Türk-İş son asgari ücret toplantısında 4 işçiyi toplantılara sokarak geçim sıkıntılarını anlatmaları için onlara fırsat verdi. İşçilerden Durmuş Öztürk çocuklarının peynir yiyemediğini, çocuklarına 10 TL verirken dahi zorlandığını belirtirken, Hatice Akgedik ihtiyaçlarının ancak yarısını alabildiğini belirtti. 

Bir yandan mevcut maaşlarla geçim iyice zor hale gelmişken bir yandan da uzmanlar yapılacak yüksek bir asgari ücret zammının bizi çok daha fazla zorlayacağı uyarısında bulunuyor. Ancak daha asgari ücret zammı yapılmadan marketlerde etiketler değişmeye başladı bile. Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Moody’s Investors Service tarafından Türkiye’ye ilişkin yayınlanan rapora göre, enflasyonun yakın vadede daha da yükselmesi olası görünüyor, bunun nedeni olarak ise asgari ücrette yapılacak yüksek bir zam gösteriliyor. Yapılacak yüksek zam ve bunu takip eden yüksek bir enflasyon olması durumunda para politikalarında geçmişteki sisteme dönülmesi olası görünüyor ve bu durumda ise bizleri daha da zor günler bekleyebileceği ihtimali üzerinde duruluyor. 

Prof. Dr. Doron Acemoğlu ise Türkiye’nin çöküşün eşiğinde olduğunu, asgari ücretin gelir dağılımına göre çok yüksek olduğunu ancak reel olarak bakıldığında fakirliğin azıcık üzerinde olduğunu belirtiyor. Bu durumdan ise asgari ücret artışıyla değil eğitim sisteminin düzeltilmesiyle, teknolojiye yatırım yapılmasıyla ve sistemin tamamen güncellenmesiyle çıkılacağını belirtiyor. Ayrıca faiz artışıyla da bu işin düzelme ihtimali olmadığını da defalarca belirtti ancak artışlar devam etti. 

Geçim sıkıntısı hissetmeyen neredeyse kimse kalmamışken, market fiyatları, kira tutarları vb. pek çok kalemde artışlar dur durak bilmezken asgari ücrete yüksek bir artış beklentisi tabi ki herkeste var ancak yapılacak yüksek artış da yine dönüp dolaşıp vatandaşı etkiliyor. Bu durum nasıl düzelecek, vatandaş ne zaman rahat bir nefes alacak herkes merak ediyor ancak uzmanların görüşüne göre yakın bir gelecekte bu mümkün olmayacak gibi görünüyor.