Eskiden alternatif kanal olarak adlandırdığımız dijital bankacılık, artık bir kanal olmanın çok ötesinde bir noktaya evrildi. İklim krizine karşı savaşımızda da bize destek olabilecek dijitalleşmeyi, Paris Anlaşması ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu bir şekilde sürdürülebilir bir ekonomik modele geçişi hızlandırmak için bir araç olarak kullanabiliriz. Dijitalleşmenin bize sunduğu veri analizi sayesinde stratejilerimiz daha akıllı ve kitlelere daha kolay ulaşmamızı sağlayarak tabana yaygın bir sürdürülebilirlik stratejisi hedefine ulaşabiliriz. 

Garanti BBVA olarak dijitalleşme ve sürdürülebilirlik odağındaki çalışmalarımızı birbirini destekleyerek yürütüyoruz. Dijitalleşmenin oluşturduğu finansal risk ve fırsatları, sürdürülebilirliğin ortaya çıkardığı risk ve fırsatlarla entegre şekilde yönetiyoruz. İklim krizi kaynaklı sorunlara karşı dijitalleşmenin getirdiği fırsatlarla kaynak tüketimini azaltmayı ve verimliliğe katkıda bulunmayı hedefliyoruz. İnsan hizmetinde teknolojiye odaklanıyor, dijitalleşmeyi insan için doğa için tüm dünya için hizmete sunuyoruz. Aslında, bizim için dijitalleşme sadece bir süreç değil, 25 yıldır süregelen bir kültür, temel bir bakış açısı. Amacımız çok açık: Çağın Fırsatlarını Herkese Sunmak. Bu amaçla teknolojideki gücümüzü yenilikçi çalışmalarımızla birleştiriyoruz. Dijitalleşmeyi müşterilerimize fayda sağlamak için bir araç olarak görüyoruz. Kusursuz, uçtan uca müşteri deneyimi tasarlamak için müşterilerimizi dinliyor, ihtiyaçlarını anlıyor ve tüm enerjimizi onları karşılamaya harcıyoruz. Dijitalleşme sayesinde bankacılıkta hayal gücünün sınırlarının zorlandığı bir döneme giriş yapacağız.

Dijitalleşmeden bahsetmişken şunu da unutmamamız gerek, bugün artık en büyük gücün veri olduğu bir dönemdeyiz. Veri, müşterilerimizin hayatını daha da kolaylaştıran, günlük ihtiyaçlarına cevap veren, yaşam tarzlarına göre önerileri kişiselleştirebilen, finansal hizmetlerden daha ötesini sunmaya odaklanan bir dünyanın kapısını açıyor. Biz geleceği öngörerek bankacılığın ötesinde adımlar atmaya başladık. Gerek finansal sağlık alanında verdiğimiz tavsiyeler gerek sürdürülebilirlik çalışmalarımızla artık ürün sunmanın çok ötesinde bir noktada konumlanıyoruz.

 

Kapsayıcı büyümeyi ve iklim kriziyle mücadeleye odaklanan sürdürülebilirlik stratejimizin de dijitalleşmeden destek alarak akıllı ve toplumun tüm kesimlerine yaygın olması için çalışıyoruz. Bankacılık ürün ve hizmetlerimizle bu iki odak alanına hizmet ederken sorumlu bankacılık anlayışıyla topluma katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Finansal okuryazarlığını artırmak için finansal sağlık inisiyatiflerimizle müşterilerimizi desteklemeye çalışıyoruz. Dijital kanallarımızdan sunduğumuz finansal kapsayıcılık odaklı ürün ve çözümlerimizle cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kırılgan grupların ekonomik özgürlüklerine ulaşması ve tabana yayılan finansal sağlık bilinçlendirmesini amaçlıyoruz. İklim kriziyle mücadele konusunda müşterilerimizin farkındalık seviyesini artıracak Ekolojik Durumum uygulamamızla karbondioksit, su ve ağaç cinsinden müşterilerimizin enerji tüketimi kaynaklı karbon ayak izlerini hesaplayarak karbon salımlarını azaltabilecek öneriler sunuyoruz. Örneğin mobilden müşteri olma, dijital ekstre tercihi gibi sürdürülebilir adımlar attıklarında biz de onlar adına ecoDrone ile ulaşması zor alanlara tohum topu bırakarak iklim kriziyle mücadelelerine katkıda bulunuyoruz.

İklim kriziyle mücadele için farklı bankacılık ürün ve hizmetleri geliştiriyoruz. Güneşten gelen sonsuz enerjiyi kullanmamızı sağlayan Güneş Enerjisi Santrallerini fonlamamızı daha fazla miktarda ve daha kolay ulaşılabilir şekilde devam ettiriyoruz. Bir diğer ürünümüz olan elektrikli araç kredilerimizle fosil yakıt bazlı ulaşım sektörünü elektrik bazlı ulaşıma dönüştürmeye katkı sunmayı amaçlıyoruz. İlerleyen süreçte bunları dijital kanallarımızdan müşterilerimize doğrudan sunmak için çalışıyoruz. 

Kapsayıcı büyüme alanında ise Kadın Girişimcilerimize verdiğimiz destekle ön plana çıkıyoruz. 2006 yılından bu yana kadın girişimcilere yönelik ürün ve hizmetler sunuyoruz. 2018 yılında ise Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile kadın girişimcilere özel Türkiye’nin ilk sosyal bono ihracını gerçekleştirdik. Kadın girişimcilere işletme sermayesi finansmanı sağlamak bizler için en önemli kapsayıcı büyüme stratejilerimizden biri.

Toplumsal yatırım programlarımız kapsamında da önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. 2021’de Deniz Temiz Derneği/TURMEPA ile el ele verip Mavi Nefes projemizle müsilaj sorunu için deniz temizliğine başladık. Proje kapsamında bilinç yaratmak için öğretmenlerimizi ve öğrencilerimizi eğitiyoruz. Yaklaşık 30 yıllık yol arkadaşımız WWF Türkiye ile beraber de Türkiye’nin Canı Yanmasın Projesi’ne imza attık. Bu program kapsamında sağlayacağımız desteklerle, orman yangını öncesi-esnası -sonrası olacak şekilde; sivil girişimlerin kendi bölgelerinde etkili projeler hayata geçireceğine inanıyoruz. 2011’de temellerini attığımız kültür sanat kurumumuz SALT bugüne kadar 3 milyon kişiyi ağırladı. SALT’ın herkese açık ve ücretsiz bir şekilde erişime sunduğu dijital yayınların sayısı 2 milyona ulaştı. Öğretmenlerin mesleki ve kişisel gelişimlerini destekleyerek, çocukların nitelikli eğitime erişim hakkını korumak amacıyla 2008 yılında kurduğumuz Öğretmen Akademisi Vakfı bugüne kadar 250 binden fazla öğretmenimize ulaştı. İlerleyen yıllarda da sorumlu bankacılık kimliğimiz doğrultusunda toplumsal yatırım programlarımızın sayısını ihtiyaçlar doğrultusunda artırmayı planlıyoruz.