Bekirfakılar köyü mevkisindeki ormanlık alanda 15 Ağustos'ta öğle saatlerinde çıkan yangın, yaklaşık 72 saat süren çalışmaların ardından kontrol altına alındı.

Çok sayıda helikopter, arazöz ve iş makinesiyle yangını söndürme çalışması yürüten 1300'ün üzerinde personel ile bölge halkının ihtiyaçlarını karşılamak için Bolu Valiliği ve AFAD koordinesinde sivil toplum kuruluşları görev yapıyor.

Oluşturulan mobil mutfak ve aşevlerinde ekiplerin ve bölge halkının yemek, su, çay ve çorba ihtiyacını karşılayan Türk Kızılay ekiplerine aralarında yabancı uyrukluların da olduğu gönüllü üniversite öğrencileri yardım ediyor.

- "İnsanın burayı bırakıp gidesi gelmiyor"

Ankara Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü öğrencisi Tunahan Erdoğdu, AA muhabirine, Kızılay gönüllüsü olarak acil ve afet durumlarında yürütülen faaliyetlere destek verdiklerini söyledi.

Erdoğdu, "Biz de burada gençlerimizin yapması gereken hizmetlerden birisini gerçekleştiriyoruz. Jandarmaya, polise, itfaiyecilere, ormancılarımıza, diğer görev alan tüm kurum personelimize yemek, su, ayran, meyve suyu, kek bisküvi desteği sağlamaya devam ediyoruz. Güzel bir duygu. İnsanın burayı bırakıp gidesi gelmiyor." diye konuştu.

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi (BAİBÜ) Muhasebe Bölümü öğrencisi Mehmet Emin Mataracı ise bölgede Kızılay ekiplerine destek olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Burada zor şartlar altında çalışan personelimize, evlerini boşaltmak zorunda kalan vatandaşlarımıza yemek, içecek sağlıyoruz. Onların gönüllerine dokunuyoruz. Bu çok güzel bir duygu. Bütün gençleri Kızılay ile sahaya davet ediyorum." ifadelerini kullandı.

- "Kızılayın faaliyetlerinde görev aldığım için mutluyum"

BAİBÜ Makine Mühendisliği son sınıf öğrencisi Bangladeşli Sazeed Ahmad Fahim de Kızılayın faaliyetlerinde görev aldığı için çok mutlu olduğunu söyledi.

Türk Kızılayı farklı ülkelerdeki mağdurlara yönelik faaliyetleri sayesinde tanıdığını anlatan Fahim, "Bangladeş'teyken hep o faaliyetlerin bir parçası olmak istemişimdir. Buraya gelince bu fırsatı kaçırmak istemedim. Daha önce Gerede'de yaşanan yangında görev adım. Deprem bölgesinde bulundum. Kızılay ile yeme içme yardımında bulunuyoruz. Bölgede mağdur 1 kişi bile kalsa yemek, çay, çorba dağıtmaya devam ediyoruz." şeklinde konuştu.

BAİBÜ Mimarlık Bölümü öğrencisi Çadlı Djamal Hegra Moustapha da Türkiye'ye gelmeden önce ismini duyduğu Kızılayın yardımlaşma ve dayanışma faaliyetlerinden çok etkilendiğini kaydetti.

Türkiye'ye gelir gelmez Kızılay ile tanışmak için çaba harcadığını anlatan Moustapha, şöyle devam etti:

"Kızılaya gönüllü olarak kaydoldum. Yardım faaliyetleri yapıyoruz. Afetlerde görev alıyoruz. Daha önce depremde görev yapmayı çok istedim ama gidemedim. Bu yangından haberdar olunca destek vermeye geldim. Burada arkadaşlarımıza, ağabeylerime, yangını söndürmeye çalışanlara destek vermeye geldim. Burada görev alırken yaşadığım duyguları anlatamam. Çok mutluyum, bu işi gönüllü olarak yaptığım için çok sevinçliyim."

Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi Iraklı Hasan Hazım da Türk Kızılay ile 6 Şubat depremleri döneminde tanıştığını belirtti.

Hazım, o zamandan bu yana Türk Kızılayın faaliyetlerinde gönüllü olarak görev aldığını dile getirerek, "Lübnan'da yaşıyorum. Orada da Kızılay muhtaçlara, mağdurlara yardım ediyor, destek veriyor. İnsanlara yardım etmeyi çok seviyorum." dedi.