TURMET YENİ PAZARLARDA BÜYÜMEYE HAZIRLANIYOR
Eskişehir merkezli Turmet Madencilik, seramik sektörüne yönelik katma değerli ara ürünler sunarak sektördeki güçlü konumunu daha da sağlamlaştırıyor.
Şirket, özellikle üretim verimliliğini artırmak ve karbon ayak izini azaltmak amacıyla otomasyon ve dijitalleşme yatırımlarına hız vermiş durumda. Turmet Madencilik Genel Müdür Yardımcısı Umut Rallas, geniş ürün yelpazesi ve yüksek üretim kapasitesiyle hem Türkiye’deki hem de yurt dışındaki seramik sektörüne önemli katkılar sunduklarını belirterek şirketin gelecek hedefleri hakkında detaylı bilgi paylaştı.
Rallas “Seramik sektörüne yönelik uçtan uca çözümler sunuyoruz. Hem granül hem de mikronize kalsit ve dolomit gibi endüstriyel minerallerin üretimini Eskişehir’deki iki maden ocağımız ve iki fabrikamızda gerçekleştiriyoruz. 1 mikrondan 5 milimetreye kadar değişen çeşitli boyutlarda üretim yapabilme kapasitemizle sektörde önemli bir tedarikçi konumundayız,” dedi. Ürünlerinin, yüksek mukavemetli yapıştırıcılar ve derz dolgular gibi seramik sektöründe kritik öneme sahip alanlarda kullanıldığını belirten Rallas, Türkiye’nin en geniş ölçüm kapasitesine sahip laboratuvarlarından birine sahip olduklarını ve tane boyut ölçümlerini uluslararası standartlarda gerçekleştirebildiklerini ifade etti.
Turmet Madencilik, mevcut durumda Avustralya’dan Hindistan’a, Katar’dan Gana’ya kadar uzanan 20’den fazla ülkeye ihracat yapıyor. Rallas, özellikle Afrika, Arap ülkeleri ve Doğu Avrupa pazarlarına odaklandıklarını ve bu pazarlardaki etkinliklerini artırmak amacıyla çeşitli iş birlikleri geliştirdiklerini söyledi. Pandemi sonrası tedarik zincirlerinde yaşanan değişimlerle birlikte bu bölgelere odaklanmanın stratejik bir karar olduğunu ifade eden Rallas, ihracat alanındaki çalışmalarını daha da genişletmeyi planladıklarını belirtti.
Şirketin 2024 yılı içerisinde başlattığı otomasyon yatırımları, üretim süreçlerini hızlandırma ve verimliliği artırma amacı taşıyor. Şu anda %40 oranında tamamlanan otomasyon çalışmaları sayesinde hem üretim kapasitesinde hem de kalite kontrol süreçlerinde önemli iyileşmeler hedefleniyor. “2026 yılına kadar yeşil dönüşüm ve dijitalleşme süreçlerimizi tamamlamayı planlıyoruz. Bu kapsamda, karbon ayak izini ölçümleyen ilk madencilik şirketi olarak çevresel sorumluluğumuzu önemsiyoruz,” diyen Rallas, üretim süreçlerine yeşil düşünceyi entegre ettiklerini vurguladı.
Rallas, seramik sektörünün katma değeri yüksek ürünler üretme kapasitesine sahip olduğunu ve bu potansiyelin artırılması gerektiğini belirterek, seramik sektöründeki üreticilere yönelik ihracat desteklerinin artırılması çağrısında bulundu. Ülke ekonomisine katkı sağlamak ve ihracatta sürdürülebilir büyümeyi desteklemek amacıyla, yalnızca nihai ürün değil, son ürüne değer katan ara ürün üretimlerinin de aynı kapsamda desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Rallas, Türkiye’nin katma değerli sektörlerinin başında gelen seramik sektöründeki yatırımların, özellikle ihracata odaklanması gerektiğini ve bu alanda yapılacak desteklerin ülkenin dış ticaret dengesine olumlu katkı sağlayacağını sözlerine ekledi.