TÜRKİYE'Yİ LİDER YAPACAK PROJE
Kara, hava ve deniz araçlarını dönüştürme ve işlevselleştirmede dünyaca ünlü Türk firması DizaynVip, Türkiye'yi küresel bazda lider yapacak yeni bir otomobil teknolojisi üzerindeki girişimini tamamladı. Şirket, dünyaya çağ atlatacak projeyi Türkiye'nin 100'üncü kuruluş yıldönümü olan 2023'te tanıtacak.
Sedat YILMAZ
Türkiye’nin hatta dünyanın en fazla aranan isimlerinden biri… Kendisi, otomobil teknolojisinde adı öne çıkanlardan, belki de en önemlilerinden…
Erbakan Malkoç…
Ardahan Göle’nin Dengeli köyünde doğan ve otomobil tamirci çıraklığından başlayan kariyerini dünya ekonomik devleriyle ortaklığı ile devam ettiren, Türkiye’de de otomobil sektörünün nabzını yakından tutan ve otomobil sektörünü temsil eden bir dikkat çeken bir isim.
DizaynVip Group’un Yönetim Kurulu Başkanı… Alman sanayi devi Mercedes Benz’in yetkili van partneri.
Erbakan Malkoç, Analiz gazetesi olarak bizi İstanbul Avcılar’daki fabrikasına davet ettiğinde yapay zeka ve hologrom teknolojileri üzerinde çalışıyordu. Yüzyılın teknolojisini dönüştürdüğü araçlarda kullanmaya başlamıştı bile.
İşi dönüştürüp işlevselleştirmek
Malkoç’un işi; hava, deniz ve kara araçlarını dönüştürüp işlevselleştirmek. Erbakan Malkoç işini şöyle anlatıyor:
“Bizim farkımız şu. Öncelikle hiçbir araçta olmayan teknolojiyi kullanıyoruz. Görsel ve işlevselliğin yanında bir aracı kişiselleştiriyoruz. 2006’da biz tabletle araçları kontrol etmeye başladık. 2009’da araçlara normal taç panel noktasına geldik. 2014 yılında araçları sesle kontrol ettik. 2018’de araçların içinde asistan vardı. 2020’de yapay zeka ve hologram kullandık. Yani teknolojide çok farklı noktadayız” diyor.
Malkoç’un DizaynVip’i şu anda artık seri üretimde ve 200 ülkede tanınan bir marka. DizaynVip 2019’da başlattığı yapay zeka teknolojisinde prototipin üzerine yeni eklemeler yapmış. Marka, son uygulamalarını dünyaya açmak üzereyken pandemiden olumsuz etkilense de yeni planlamalarını bu yıl devreye almaya kararlı olduğunu gösteriyor.
Nitekim, Türkiye’nin henüz ihracatta kilogram başı 1,5 doları geçemediği günümüzde Erbakan Malkoç, hizmet ve üretimde kilogram başı ihracatta 300 doları aşmış gidiyor... 50 bin euroluk bir aracı dönüştürdüğünde 500 bin euroluk bir katma değer oluşturabiliyor. Dolayısıyla Türkiye’nin Erbakan Malkoç’ların sayısını mutlaka artırması gerekiyor.
Uluslararası ödülleri var
Malkoç, yıllardır katıldığı dünyaca ünlü Cenevre Otomobil Fuarı’nda küresel bazda parmak ısırtacak işlere imza atmış ve ödüller almış. Uluslararası Marka Liderleri Zirvesi Lob’in Europe’ta aldığı “Avrupa’nın En İyi Otomobil Tasarımı Ödülü” yine ABD’nin en prestijli organizasyonu IMA IMPACT Teknoloji Zirvesi’nde kazandığı “Dünyada Otomobil Tasarımında Teknolojiyi En İyi Kullanan Firma Ödülü” başarılarından sâdece bazıları…
Erbakan Malkoç, bugün aynı gayretle işine devam ediyor. “Sektörde nerelerde farklılıklar oluşturabilirim. Araçta eksiksiz nasıl bir konfor ve rahatlık sağlayabilirim” diye yılmadan gecesini gündüzüne katıyor.
İş insanlarına tavsiyelerde bulunan Erbakan Malkoç, geçmişte olduğu gibi bugün de çok konuşulan cari açıkla ilgili ders verici ifadeler kullanıyor ve şöyle diyor:
“Borçla iş yaptığından alırken de satarken de kaybedersin. 5 dolara aldığın malı katma değerli yapamadığından 1 dolara satmak için pazar pazar koşturmak zorunda kalırsın. Belki güç bela borcunu kapatırsın ama yaptığın işten kâr edemezsin, sürekli zarara uğrarsın. İşte al sana cari açık! Peki kaliteli mal yapsan, yüksek fiyatlardan satsan, dövizin artışı seni etkiler mi, hayır… Döviz açığı verir misin, yine hayır! Bilâkis daha fazla kazanırsın!”
Her parçada “Made in Türkiye”
İşi otomobil dönüşümü ama neler yapıyor neler… 3 bin 600 parça malzemeyi hem de üzerine “Made in Türkiye” yazarak bir araya getiriyor. O muhteşem araçları ortaya çıkarıyor.
Parçaların yüzde 99’u yerli… Otomobil dönüşümüne yüksek katkı veren mühendisleri var… DizaynVip’te zirve seviyede kaliteye önem veren, bilgi ve tecrübeye sahip onlarca insan çalışıyor. Öncelikle Malkoç’un otomobil dönüşümü fabrikasyon değil, fason değil! Tamamen el ürünü… “Hand made”… İlmek ilmek altın değerinde ürün işleyen bir iş modeli… Yapılan faaliyet, aktivite şahsa ve kuruma özel! Zamandan ve mekândan bağımsız.
Kendi tesislerinde bilgisayar kartlarından, borduna, çipine, mültimedyasından ses düzenine, işlevleri yüksek ışıklandırma ve mefruşatından koltuk sistemlerine kadar otomobilde her işi ayrıntılı tam tekmil itina ile kemâlatın zirvesine ulaştırıyor.
Kendisi şöyle konuşuyor:
“Yani otomobillerde LCD (Liquid Crystal Display yani Sıvı Kristal Ekran… Elektrikle kutuplanan sıvının ışığı tek fazlı geçirmesi ve önüne eklenen bir kutuplanma filtresi ile gözle görülebilmesi ilkesine dayanan bir görüntü teknolojisi) dönemini, eski teknolojiyi bitirdik… Üç boyutlu teknolojiyi dahi geride bıraktık… Bundan böyle size bilgiyi verecek kişi aracınızın içine girecek ve sizi bilgilendirecek. Üç boyutluya gerek kalmadan çıplak gözle o görüntü ile bütünleşebileceksiniz… Açıkçası yeni teknolojiyle; asistanlık görevi çok ileri seviyelere taşınıyor. Biz tamamen kendi kadromuzla, kendi ekibimizle yazılımlarımızı kendimiz üreterek teknoloji üreten bir firmayız.”
Seri üretimi 1000’e çıkardık
Erbakan Malkoç, DizaynVip’te yakın zamana kadar itina ile işlediği 500 otomobil olan araç üretim sayısını istihdam ve kapasiteyi artırarak 1000 seviyesine yükseltmiş.
Seri üretime geçilse de amaç ve prensiplerinden vazgeçmediklerini dile getiren Erbakan Malkoç, “Her ne kadar teknoloji üreten ve ihraç eden bir konuma kavuşsak da ‘hand made’ (el yapımı) özelliğimizi koruyoruz” diyor.
Hand made’in seri üretim noktasında siparişleri yetiştirmek için sıkıntılar oluşturabildiğini, bu sorunun çözümü için de etkin bir proje ve planlama ile hareket ettiklerini belirten Erbakan Malkoç, “Bunu Çin’de kurduğumuz tesisle aştık. Söz konusu tesisle üretim sayımızı 1000 araca çıkardık. Şayet Çin’de hayata geçirdiğimiz tesisin benzerlerini diğer lokasyonlarımızda da hizmete açabilirsek seri üretimde istenilen hedefleri yakalayabiliriz” bilgisini veriyor.
Türkiye’nin otomobil teknolojisinde yüksek standartlarla önemli bir yere geldiğini, Türk dönüşüm sektörünün de kullandığı teknoloji ile dünyadaki rakiplerine fark attığını dile getiren Erbakan Malkoç, “Tecrübemizi yurt dışına açmış durumdayız. Çin’de kurduğumuz tesis, Türk menşeli ürünlerimizin ihracatını da kolaylaştırdı. Çin’deki benzer yapının aynısını yıl içerisinde Dubai, Rusya pazarlarında hayata geçirmek istiyorduk. Ancak pandemi dolayısıyla bu planlarımızı bu yıla erteledik. Bunun yanında dünyaca ünlü isimlere geçen yıllarda olduğu gibi artan bir ivme ile dönüştürdüğümüz araçları göndermeyi sürdürüyoruz” şeklinde konuşuyor.
2023 yılına hazırlanıyoruz
2020’nin otomobil sektörü açısından ÖTV zamlarının gündeme geldiği ve yerli otomobil TOGG çalışmalarının devam ettiği bir yıl olduğunu hatırlatan Malkoç, yaşanılan küresel salgın nedeniyle otomotiv satışlarında ciddi azalma yaşandığını, ancak Mayıs ayıyla birlikte otomotiv yan sanayi sektörünün ihracatta kan kaybını telafi etmeye başladığını, Ekim rakamlarıyla beraber otomotiv sektörünün ihracatta yeniden yüklenici güç olduğunu ortaya koyduğunu ifade ediyor.
Türkiye’nin tecrübesi ve kalitesiyle güçlü bir ekonomiye sahip olduğunu belirten DizaynVip Yönetim Kurulu Başkanı Erbakan Malkoç, otomobil teknolojisinde ileri bir seviye kazanan ülkenin yerli otomobil konusunda da bunu başardığını, otomotiv teknolojilerinde dünyanın merkez üssü haline getirme hedefleri bulunan DizaynVip ile milli hedeflerin buluştuğunu dile getiriyor.
Halen çalışmaları süren yerli otomobilin (TOGG) gelenekselliğin dışına çıkıp, mevcut araç segmentlerin ötesinde, en üst seviyede olması gerektiğine vurgu yapan Erbakan Malkoç, “Uluslararası rekabet için farklılığı ortaya koymak lâzım. Zannediyorum bu da olacak. Biz de tasarım, üretim, teknoloji, teknik, marka ve kalite olarak dünya otomobil teknolojisinde önemli bir yerdeyiz. Yerli otomobilin her safhasında yer alabiliriz. Devlet ‘Sen lastik sök, tak’ derse, onu da yaparız” diyor.
Türkiye’nin otomotiv sektörü konusunda tecrübelerinin yerli otomobilin doğmasına sebep olduğunu ve başlangıç olarak elektrikle başlamanın doğru bir tercih olarak öne çıktığını belirten Erbakan Malkoç, TOGG’un duruşu, tasarımı ve teknolojisiyle insanın gözünü okşadığını, istenildiğinde DizaynVİP’in yerli otomobile destek verebileceğini kaydediyor.
Türkiye’yi lider yapacak proje
DizaynVip olarak tasarım, teknoloji ve üretimin vazgeçilmezler olarak belirlediklerini anlatan Erbakan Malkoç, “Fabrikalarımızda kullandığımız her şey ya kendi üretimimiz ya da ülkemizdeki üreticilerden temin ettiğimiz ürünler. Üzerinde çalıştığımız otomotiv teknolojisi üzerine yepyeni adımlar var. Şu an açıklayamayacağımız projemizi 2023’e kadar sizlere tanıtmak üzere büyük bir heyecan içerisindeyiz” diye konuşuyor.
Halen yapay zeka üzerinde dünya otomobil endüstrisinde yeni sayfalar açacak yeni bir proje üzerinde çalıştıklarını belirten Erbakan Malkoç, “Bu proje dünya otomobil sektörüne farklı bir yön verecek. Biz otomobilleri konuşturuyoruz. DizaynVip aracınızla bağ kurmak için bu teknolojiyi geliştirdi. Hedefimiz cansız araçları canlandırmak. Araçlar canlandığı zaman yapamayacağı bir şey olmayacak. Aracınız mekanik olmaktan çıkıp hologram teknolojisiyle sizinle arkadaş olan bir obje haline gelecek” bilgisini veriyor.
Otomobil tamirinde çıraklık, kalfalık ve ustalık döneminden sonra 1992 yılında kendi atölyesini kurduğunu anlatan Erbakan Malkoç, “Bugün 40 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Dünyada herkes bizi tanıyor. Şimdi yeni bir otomobil konusunda farklı bir proje üzerinde çalışıyoruz. Bu otomobil küresel sektörde yeni bir sınıf açacak ve ‘yeni bir otomobil nasıl olabilir’i düşündürecek bir proje” diyor.
Milyarder ve milyonerlerin havada veya denizde araçlarla birbirleriyle yarışabileceklerini, ancak karada yarışma noktasında en lüks otomobil isteyenlerin DizaynVip’e geldiklerinin altını çizen Erbakan Malkoç, “Dünyada üretilebilecek, milyarderlerin tercih edebileceği bir otomobil projesi üzerinde çalışıyoruz. Bu proje Türkiye’yi dünyayı otomobil sektöründe 10 adım öne çıkaracak. Tasarımı bitti, DNA’sı, ara yüzü, bütün her şeyi tamamlanmış vaziyette partnerlerimizi oluşturuyorum. İlk prototipleme olmadan, insanların gözleri üzerine çıkarmadan bu projeyi açıklamak istemiyorum” diye konuşuyor.
Bizim satma derdimiz yok
Dünya otomotiv sektörünün 95 trilyon dolarlık bir pazar olduğunu ve yılda 90 milyon aracın üretildiğine işaret eden Malkoç, salgında tedarik zincirinde sıkıntılar yaşanabileceğini söylüyor. Kendi sektörüyle ilgili şu ana kadar sıkıntı yaşamadıklarını belirten Malkoç, “Biz hızlı hareket edip hızlı bir şekilde durabiliyoruz. Pandemide şu anda tedarik zincirimizi ülke içinde tutuyoruz. Zaten yüzde 100 yerli bir firmayız. Neredeyse bütün parçaları fabrikamızda üretiyor, tedarik ürünleri ise yurt içinden hallediyoruz. Pandemi herkesi, her şeyi özelleştiriyor. Herkesin yapısı, tavrı, karakteri farklı. Bizim de iş olarak kişiselleştirme noktasında bir hareket tarzımız var. Pandemi döneminde araçlarımıza yoğun bir ilgi oldu. Çünkü steril bir ortamda, trafik stresine takılmadan, üst düzey konfor ve teknoloji ayrıcalıklarıyla işe gidiş gelişlerini/iş seyahatlerini gerçekleştirebildi” diyor.
Geçen yıl Cenevre Fuarı’nın pandemi sebebiyle sanal ve reklama dönük bir hal aldığını, kendilerinin pandemi öncesi katılım müracaatına rağmen, katılım göstermediklerini belirten Erbakan Malkoç, “İnsanlar fuarda müşteri bulma derdinde. Bizim ise öyle bir durumumuz yok. Biz satma değil, yapma derdindeyiz. 3 bin 600 parçayı otomobille buluşturup bunu ‘Made in Türkiye’ ibaresiyle dünyanın her yerine taşıma gayretimiz var. Çin’de bunu yatırımlarla başardık. Yine geçen sene başında Kamboçya’ya dahi ihracat gerçekleştirdik. Biz kompakt çalışan bir firmayız” bilgisini veriyor.
Dönüştürdükleri araçların sigorta açısından hiçbir sorun yaşamadığını, her şeyden önce dünya devi bir şirketin partneri olarak çalıştıklarını vurgulayan Erbakan Malkoç, “Bizim 10 yıl önce yaptığımız proje bile bugün dünyada karada yürüyen en lüks araç olarak gösteriliyor. Uzayan otomobil, lüks otobüs her ne kadar dikkat çeken projelerimiz arasında görünse bile yaptıklarımızın yanında az bile kalıyorlar. Özellikle üzerinde çalıştığımız projeyi duyuracağımız zaman yer yerinden oynayacak” ifadelerini kullanıyor.