SON DAKİKA
Madencilik Pazartesi 24 Şubat 2025 02:52

TÜRKİYE'NİN MADENCİLİK GÜCÜ VE KÜRESEL POZİSYONU

Türkiye, dünya bor rezervlerinin %73'üne sahip olup, doğal taş ihracatında lider konumdadır. Güçlü altyapı, eğitimli iş gücü ve devlet teşvikleriyle madencilikte küresel rekabet avantajı elde etmektedir

Türkiye'nin madencilik gücü ve küresel pozisyonu

Türkiye, zengin maden çeşitliliği, güçlü rezervleri ve stratejik konumuyla küresel madencilik sektöründe önemli bir oyuncu haline gelmiştir. Türkiye’nin maden yatakları, özellikle doğal taşlar ve bor gibi değerli kaynaklarıyla dikkat çekmektedir. Türkiye, dünya genelindeki doğal taş rezervlerinin %40'ını, bor rezervlerinin ise %73’ünü elinde bulunduruyor. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin bor ticaretindeki küresel payı %62’ye ulaşırken, doğal taş ihracatında da dünya lideri konumundadır. Türkiye'nin sahip olduğu bu güçlü kaynaklar, ülkenin madencilik sektöründe rekabetçi avantajlar elde etmesini sağlamaktadır.

Türkiye, dünya genelinde önemli maden rezervlerine sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda bu rezervlerin işlenmesi ve ticaretinde de etkin bir rol oynamaktadır. 2021 yılında Türkiye’de gerçekleştirilen küresel bor ticareti oranı %62 olarak kaydedilmiş, Türkiye'nin bor ticaretindeki küresel etkisi artmıştır. Ayrıca, Türkiye'nin linyit rezervi ve altın üretimi gibi değerli doğal kaynakları, ülkenin madencilik sektörü üzerindeki etkisini artırmaktadır. 2022’de Türkiye, 31 ton linyit üretmiş ve altın üretimi de önemli bir seviyeye ulaşmıştır.

2021’de madencilik sektörünün Türkiye GSYİH içindeki payı %1,33 iken, 2022’de bu oran %1,36’ya yükselmiştir. 2020’de madencilik sektörünün toplam üretim değeri 83,01 milyar TL iken, 2022’de bu rakam %58 artarak 131,5 milyar TL'ye ulaşmıştır. Bu büyüme, Türkiye’nin madencilik sektöründe sağladığı ilerlemenin ve sektörün küresel rekabetteki etkisinin bir göstergesidir. Türkiye’nin madencilik sektöründe sağladığı bu büyüme, yalnızca doğal kaynaklar açısından değil, aynı zamanda sektördeki iş gücü, altyapı ve devlet teşvikleri ile de desteklenmektedir.

Türkiye’nin madencilik sektöründeki en büyük avantajlarından biri, ülkenin genç, dinamik ve eğitimli iş gücüdür. Türkiye’de 38 şehirde 12 maden mühendisliği bölümü bulunmakta ve 2023 yılında Maden Mühendisleri Odası’na kayıtlı 19.609 maden mühendisi bulunmaktadır. Bu nitelikli iş gücü, Türkiye’nin madencilik sektörüne büyük katkı sağlamaktadır. Ayrıca, Türkiye’nin lojistik avantajları, önemli pazarlara yakınlık ve cazip devlet teşvikleri, yatırımcılar için Türkiye’yi çekici bir pazar yapmaktadır. 2023 yılı itibariyle Türkiye, madencilik sektörüne 171 milyon ABD doları doğrudan yabancı yatırım çekmeyi başarmıştır. Bu durum, Türkiye’nin madencilik sektöründeki büyüme potansiyelini ve ülkenin küresel pazarlardaki rekabetçi konumunu gösteren bir diğer önemli göstergedir.

Türkiye, madencilik sektöründe yalnızca ulusal pazarda değil, aynı zamanda uluslararası düzeyde de büyük bir oyuncu haline gelmiştir. 2004 yılında Türkiye’de yalnızca 138 olan uluslararası maden şirketi sayısı, 2023 itibariyle 649’a çıkmıştır. Bu artış, yatırımcıların Türkiye'ye olan ilgisinin arttığının bir göstergesi olup, Türkiye’nin dünya çapında madencilik yatırımları için cazip bir pazar sunduğunu kanıtlamaktadır.

Yatırım teşvikleri, Türkiye’de maden yatırımlarını cazip kılan bir diğer önemli faktördür. Türkiye, illerin sosyo-ekonomik gelişim seviyelerine göre 6 bölgeye ayrılmıştır. Bölge 1 en gelişmiş bölge iken, Bölge 6 daha az gelişmiş bir bölgedir. Madencilik yatırımları, yatırımın yapıldığı bölgeye bakılmaksızın yüksek teşvik oranlarından faydalanmaktadır. Bu da yatırımcılar için büyük bir fırsat sunmaktadır. Türkiye’nin madencilik sektörü, yalnızca doğal kaynaklar ve iş gücü ile değil, aynı zamanda gelişmiş altyapı, lojistik imkanlar ve cazip devlet teşvikleriyle de desteklenmektedir.

Türkiye’nin madencilik sektöründeki büyümeye yönelik sağladığı bu destekler, sektördeki potansiyelin daha da artmasını sağlayacaktır. Özellikle bor, altın, linyit gibi stratejik hammadde rezervleri ve güçlü altyapı, Türkiye’nin madencilik sektörünü küresel ölçekte daha da rekabetçi hale getirecektir. Türkiye’nin madencilik sektörü, ülkenin ekonomik büyümesine katkı sağlamaya devam edecek ve küresel pazarlarda daha fazla söz sahibi olma yolunda önemli adımlar atacaktır.

ABONE OL