Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Kocaeli Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen MARMARAKAF’da yaptığı konuşmada, Türkiye'nin savunma sanayii alanındaki önemli başarıları ve geleceğe yönelik stratejik hedefleri hakkında geniş bir değerlendirme yaptı. Görgün, Türkiye’nin savunma sanayiindeki dönüşümünü ve dünya genelindeki rekabet gücünü şu sözlerle özetledi: "Türkiye olarak, artık yalnızca ihtiyaçlarımızı karşılayan değil, aynı zamanda teknoloji üreten, yön belirleyen ve dünyada sözü geçen bir ülke olma yolunda kararlı adımlarla ilerliyoruz. Bu süreçte en büyük gücümüz, iyi yetişmiş, vizyon sahibi ve üretken gençlerimizdir."

Türkiye'nin savunma sanayiinde kaydettiği ilerleme, sadece teknik başarılarla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda Türk mühendisliğinin ve teknoloji üretiminin uluslararası alanda güven kazandığını da gözler önüne seriyor. Görgün, konuşmasında, Türk savunma sanayiinin yalnızca kendi iç ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, dünya çapında bir teknoloji üreticisi haline geldiğini vurguladı. Türkiye, artık sadece kendi güvenliğini sağlayan bir ülke değil, dost ve müttefik ülkelere de güven veren, onların güvenliğini destekleyen bir konumda bulunuyor.

Görgün, özellikle "SİPER Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi" gibi projelerin Türkiye'nin savunma sanayii alanındaki öncü çalışmalardan biri olduğunu belirtti. SİPER projesi, Türkiye'nin hava savunma sistemlerini tamamen yerli ve milli imkanlarla korumayı hedefliyor. Bu proje, yalnızca teknik bir başarı değil, aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlık, güvenlik ve teknolojik derinliğini simgeliyor. Görgün, bu projede, büyük firmaların yanı sıra 750 alt yüklenici firma, 50 KOBİ, 10 üniversite ve 2 araştırma enstitüsünün de aktif olarak yer aldığını belirterek, savunma sanayiinin çok geniş bir iş birliği ve dayanışma ağına sahip olduğunu vurguladı.

Türk savunma sanayii, her geçen yıl daha da güçleniyor ve sadece Türkiye’nin savunmasını sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda ihracatla da Türkiye’ye değer kazandırıyor. 2002 yılından itibaren Türk savunma sanayii ihracatında önemli bir artış yaşandı ve Türk yapımı sistemler, artık dost ve müttefik ülkelerin güvenliğine katkı sağlıyor. Görgün, Türk savunma sanayii ürünlerinin 185 farklı ülkeye, 230 farklı ürünü ihraç ettiğini ve bu sistemlerin dünya genelinde görev yaptığını ifade etti.

Savunma sanayii ihracatının yalnızca araç ve ekipman temininden ibaret olmadığını belirten Görgün, Türk mühendisliğini, vizyonunu ve çözüm odaklı yaklaşımını da dünya genelinde tanıttıklarını söyledi. Türk savunma sanayiinin bu kadar büyük bir ihracat potansiyeline ulaşmasının, yalnızca ürün sağlamakla kalmayıp, her ülkenin ihtiyacına özel çözümler sunarak gerçekleştiğini de vurguladı. Müşterilere sadece ürün değil, aynı zamanda yerinde servis ve özelleştirilmiş çözümler sunduklarını belirten Görgün, "Terzi işi üretim anlayışıyla, her ülkenin özel ihtiyaçlarına en uygun sistemleri geliştiriyoruz. Bu yaklaşım sayesinde, ihracat potansiyelimizi her geçen gün artırıyoruz" dedi.