TURİZME GASTROKÖY FORMÜLÜ
Turizm Bakanlığı, TÜRSAB, Life Park, Gastronomi Turizmi Derneği ile entegre şekilde hayata geçirilen Gastroköy Projesi, Türkiye'nin yerel mutfağını turistlere tanıtacak ve yabancı ziyaretçileri 81 ilin lezzetleriyle buluşturacak. Gastroköy Projesi'nde ilk adım İstanbul Bahçeköy'de atılıyor.
Talip BAYRAM
Gastronomi turizmi, yerli ve yabancı turistlerin gastronomik ürünleri tatması, yeni deneyimler elde etmesi ve bu deneyimleri yaşarken konaklama, transfer gibi turizm faaliyetlerini kullanmaları ile ortaya çıkan popüler bir turizm çeşidi. Ülkemizin “Anadolu Mutfağı” ve “Osmanlı Mutfağı”nı deneyimlemek için seyahat eden yerli ve yabancı turistlere tanıtılmasında “Gastronomi Turizmi Derneği” büyük görevler üstlendi.
Gastronomi Turizmi Derneği, dünya turizm pastasının en önemli mecrasına Türkiye'nin tüm gastronomi paydaşlarını hazırlıyor. Lezzet diyarı Anadolu’muz, UNESCO'nun insanlığın somut olmayan kültürel mirası listesinde oldukça fazla ürünle yer alıyor. Mesela geleneksel tören keşkeği, mesir macunu festivali ve Türk kahvesi geleneği gibi örnekler bulunuyor. En çok coğrafi işaret almış yemek Erzurum'da. Erzurum’u sırasıyla Kayseri, Manisa, Mersin, Mardin, Afyon, Bursa ve İzmir takip ediyor. Başvuru rekortmeni ise Şanlıurfa ilimiz. Şanlıurfa 26 yemeğinin coğrafi işaretle tescillenmesini bekliyor.
Gastronominin turizmde katma değerli hale getirmek için Turizm Bakanlığı ve TÜRSAB ile entegre bir şekilde önemli bir proje başlatan Gastronomi Turizmi Derneği (GTD) Osmanlı ve modern Türk mutfağı ile turizmde yeni açılımlar planlıyor. Derneğin hedefi gastronomi kültürünün turizme birlikte hayata geçirilerek tüm yurt sathına yaymak.
Projeyi ve lezzet turizmini, gastronominin turizmdeki yerini GTD Başkanı Gürkan Boztepe ile konuştuk. Boztepe, projenin oluşturulmasında GDT yönetim kurulu üyesi Erdem İpekçi’nin de çok ciddi katkısı olduğunu ve projenin daha da geliştirilmesi konusunda kendisinin gecesini gündüzünü kattığını söyledi.
Türk turizmi "Gastroköy" ile şahlanacak
GTD Başkanı Gürkan Boztepe, Türk turizminin istenilen seviyeye nasıl geleceği konusunda başladığı sözlerine gastronominin turizme olan müspet etkilerini anlatmakla devam etti. Yabancıların özellikle tatile çıktıklarında yeme/içmeye fazla önem verdiğini belirten Boztepe bu durumu şöyle dile getirdi:
“Belki birileri; denizi, kumu, sahil yerlerini, tarihi ören yerlerimizi anlatalım çok iyi oteller yapalım, vs. diyecekler. Ben bunları yapmayalım demiyorum ama altını kalın harflerle çizerek Türk turizmini şahlandıracak olan şeyin Türk ve Osmanlı Mutfağı olduğunu söylemek istiyorum. Ramazan ayında Sultanahmet ve Ayasofya’nın merkezinde bulunan turistik ünlü bir restorandaydım. İftar vaktinde dikkatimi çeken önemli bir husus, restoranın belki yarısını oruç tutmayan turistler oluşturmaktaydı. Farklı dinlerde olsalar bile, Kültürel olarak gördükleri, iftar vaktinde bizimle beraber iftar açmak ritüelini deneyimliyorlardı. Çok ilginç gördükleri muhakkak, belki de iftar bir Müslüman edasıyla iftar yemeğine hurma ile başladılar vs. ve hatta dualarını bile yaptılar. Tabi ki kendi inançları gereği, ama bu durum benim için inanılmaz tecrübe oldu. Bu manzaradan önemli dersler çıkardım” dedi.
Otelden çıkmayan turistin faydası yok
Türkiye’ye ait kültürel, dini ve hatta yeme/içme geleneklerinin yabancılara iyi anlatıldığında önemli kazanımlar elde edileceğine vurgu yapan Gürkan Boztepe, “Yabancılar bizim yaşantımıza, yememize, içmemize hatta ritüellerimize çok dikkat ediyorlar. Hatta bu yaşantımıza eşlik etmek için çabalıyorlar. Korkunç da para harcıyorlar. Madem böyle bir durum var. Gastronomiyi turizmin içine katıp işi katma değerli hale getirebiliriz. Otelden çıkmayan turistin ülke ekonomisine faydası yok” diye konuştu.
Sultanahmet’teki gibi birkaç restoranımız gibi mekanların genele yayılması durumunda ekonomi adına önemli kazanımlar elde edilebileceğini belirten Gürkan Boztepe, “Maalesef bugün İstanbul’da veya büyük şehirlerimizde buna benzer mekanlar konusunda eksikliğimiz var. Ancak Anadolu’nun birçok yerinde yerel olarak bu lezzetleri bulmamız mümkün. Reklam olur diye isim vermek istemiyorum ama kayısılı kaburga dolmasını biliyorsunuz haber yapmıştık. İnanılmaz bir görüntüsü vardı. Sadece bu lezzet için bile Malatya’ya gidilir ve lezzetin tadına bakılır. Tabi turisti vilayet vilayet gezdirmek kolay değil. Böyle lezzetleri İstanbul gibi büyük şehirlerde yaygınlaştırmalıyız” ifadesini kullandı.
GTD olarak işe İstanbul’dan başladık
GTD Başkanı Gürkan Boztepe, Gastroköy Projesi’ni İstanbul Bahçeköy’de ormanlık alanda faaliyetteki Life Park’ın sahibi Erdem İpekçi ile birlikte hazırladıklarını ve projeyi daha da açılımla hale getirmek için çalışmaların devam ettiğini söyledi. Boztepe, “Türkiye’ye gelen yabancıların yüzde 88’si tatil tercihinde Türk mutfağının olmazsa olmaz olduğunu söylüyor. Türk mutfağını dünyaya tanıtacak Gastroköy Projesi’nde ilk adım İstanbul Bahçeköy’de attık. Buna turizmin, tatilin yeni tarzı diyebiliriz. Türkiye’nin ilk Gastronomi Köyü olacak olan Gastroköy, İstanbul’da Türkiye’nin yerel mutfaklarını turistlere tanıtacak ve yabancı ziyaretçilerini 81 ilin lezzetlerine çekecek. Orman Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Life Park, TÜRSAB, GTD ile entegre çalışacak olan Gastroköy Projesi’nde, Anadolu’nun 7 bölgesinin mutfak kültürü, Gastronomi Turizmi Derneği temsilcileri önderliğinde yerinde görsel showlar ve satış şeklinde tanıtılacak. İşte yerel lezzetlerimizi dünyaya anlatmaya fırsatımızın olacağı ve tüm gezi planlarınızı yeniden gözden geçireceğimiz bir proje geliyor” şeklinde konuştu.
İnsanlar niçin seyahat ediyor, tatile çıkıyor?
Yapılan araştırmalarda Türkiye’ye gelen yabancıların yüzde 88’inin tatil tercihinde Türk mutfağından bahsettiğini, yerli turistin de yeme içmede seyahati sevmeye başladığını ifade eden Gürkan Boztepe, “Yaklaşık 15 yıllık turizm gelirlerinin yapılan analizinde ortalama ise (yüzde 26,7) Yeme-içmeye pay ayrıldığını görmekteyiz. Peki, Türkiye’deki turizmciler ve restoranlar bu kitleye hizmet vermeye hazır mı, diye sorduğumuzda şöyle cevap vermek gerekir: TÜİK verilerine göre; Türkiye’ye 2014-2015 yıllarında gelen ziyaretçi sayısı 36 milyon civarında iken 2016 yılında bu sayının 25 milyona düştüğü ve 2017 yılında yeniden artış göstererek 32 milyona çıktığı görülüyor. 2018 senesinde de bu artışına devam ederek ziyaretçi sayısı yaklaşık 39 milyonu yakalamıştır. Bu bilgiler ışığında görülüyor ki ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısı 2018 yılında bir önceki seneye oranla yüzde 21,4 artarak toplamda 38.951.902 kişiye ulaşmış. Turizm (seyahat) gelirleri ise 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 12,3 artarak 29,5 milyar dolara ulaşmıştır. Bu 29,5 milyar dolarlık gelirin yüzde 81,41’i yabancı ziyaretçilerden elde edilirken bu gelirin yüzde 18,11’i yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşlar tarafından geliyor” dedi.
Kişi başı turizm gelirimiz düşük
Türkiye’ye yılda ortalama 30 milyonun üzerinde turistin geldiğini hatırlatan Gürkan Boztepe, “Yine TÜİK’in verilerine göre 2014 yılında Türkiye‘ye gelen turistlerin kişi başına harcaması 828 dolar düzeyinde iken 2018’deki turizm geliri ise 647 dolar olarak gerçekleşmiş ve 2014 yılındaki kazancın altına düşmüştür. Bunun içerisinde yabancıların ortalama harcaması 617 dolar iken yurtdışında ikamet eden vatandaşların ortalama harcaması ise 801 dolar. Gene de 2014 yılına nazaran gelirdeki azalışa rağmen GSYH’de 2018’de yüzde 3,8’lik payı ile turizmin, son beş yıl içerisindeki en yüksek oranı yakaladığını söyleyebiliriz. Türkiye dünyada ziyaretçi sayısında 8. sırada olmasına rağmen turizm gelirinde 14. sırada yer almaktadır. Bunun nedeni ise yeterince turisti harcama yapmaya ikna edemiyoruz. Halbuki yeme-içme konularına ağırlık verdiğimizde bu harcamanın yakarılara çıktığına hepimiz şahit olacağız. Evet, ülkemizde Gastronomi Turizminde istikrarlı artışın sürdüğünü söyleyebiliriz. 2004 yılında Türkiye’nin turizm gelirlerinin 17 milyar düzeyinde iken gelen turistin yeme içme için yaptığı harcama 3,1 milyar dolar düzeyindeydi. Bu rakam aradan geçen 14 yıl içinde iki katı da aşarak 2018 yılında 6 milyar dolara ulaştı” diye konuştu.
2019 yılının ilk 6 ayında ise Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yılın ilk yarısında tatilini Türkiye'de geçiren turistlerin toplam harcaması, 9 milyar 663 milyon doları kişisel harcama, 2 milyar 940 milyon doları da paket tur harcamaları olmak üzere toplam 12 milyar 603 milyon doları bulduğunu hatırlatan Boztepe, “Turistlerin kişisel harcamalarının 4'te 1'ini yaklaşık 2 milyar 400 milyon dolarla yeme-içme harcamaları oluşturdu. Hedef gastronomi turizmi ile bu rakamı daha da yükseklere çıkarmak” ifadelerini kullandı.
Anadolu lezzetlerini dünyaya tanıtacak
Gastronomi turizminin, yerli ve yabancı turistlerin gastronomik ürünleri tatması, yeni deneyimler elde etmesi ve bu deneyimleri yaşarken konaklama, transfer gibi turizm faaliyetlerini kullanmaları ile ortaya çıkan popüler bir turizm çeşidi olduğuna vurgu yapan Gürkan Boztepe, Gastronomi Turizmi Derneği’nin Anadolu Mutfağı ile Osmanlı Mutfağı’nı deneyimlemek için seyahat eden yerli ve yabancı turistlere tanıtılmasında büyük bir görev üstlendiğini söyledi.
Gastronomi Turizmi Derneği’nin dünya turizm pastasını en önemli mecrasına Türkiye’nin tüm gastronomi paydaşlarını hazırladığını, lezzet diyarı Anadolu’nun UNESCO’nun insanlığın somut olmayan kültürel mirası listesinde oldukça fazla ürünle yer aldığını belirten Gürkan Boztepe, “Mesela geleneksel tören keşkeği, mesir macunu festivali ve Türk kahvesi geleneği gibi örnekler bulunmaktadır. En çok coğrafi işaret almış yemek Erzurum'da bulunmaktadır. Erzurum’u sırasıyla Kayseri, Manisa, Mersin, Mardin, Afyon, Bursa ve İzmir takip ediyor. Başvuru rekortmeni ise Şanlıurfa ilimiz olmuştur. Şanlıurfa 26 yemeğinin coğrafi işaretle tescillenmesini bekliyor. İşte bu ürünleri yabancı ziyaretçilere iyi anlattığımızda ülkemizden çıkmayacak ve bir dahaki sene birilerini alıp getirecek” şeklinde konuştu.
GTD’nin dev projesi Gastroköy
Gastronomi Turizmi Derneği’nin kuruluşundan bu yana önemli aktivitelerde bulunduğunu anlatan Gürkan Boztepe, “Türkiye’de ilk defa gastronomi turizmini konuşmaya başlayan Gastronomi Turizmi Derneği (GTD) yine çok konuşulacak bir projeye imza atıyor. Dernek üyemiz Erdem İpekçi yüzlerce dönümlük Bahçeköy’de ormanlık alanda faaliyette olan Life Park’ın da sahibi. Buranın içinde bulunan 100 dönümlük araziyi Orman Bakanlığı ve TÜRSAB yetkilileri birlikte hareket ederek Gastroköy projesine dönüştürüyor. Dünyada gastronomi turizmiyle ilgili faaliyetlerin başında yemek etkinlikleri geliyor. Dünyada Turizm alanında faaliyette bulunan kuruluşların yüzde 8O’e yakını yemek etkinliklerine yönelik ürün ürettiklerini söylemekteler. Dünya lideri ABD'de 17 bin 879 topluluk yemek turizmi için çalışıyor. Dolayısıyla İstanbul Bahçeköy’de yapılacak bu proje gastronomi alanında dünya ile rekabet açısından büyük bir avantaj doğuracak” ifadelerini kullandı.
81 ilin lezzetlerini ziyaretçilere tattıracak
GTD Başkanı Gürkan Boztepe, derneğin 2 yıldan beri Orman Bakanlığı ve Kültür Turizm Bakanlığı ile entegre olarak çalıştığı, Türkiye ve İstanbul için turizmde apayrı bir destinasyon olarak oluşturduğu Türkiye’nin ilk Gastronomi Köyü olacak olan Gastroköy’ün, İstanbul’da Türkiye’nin yerel mutfaklarını turistlere tanıtacağını ve yabancı ziyaretçilerini 81 ilin lezzetlerine çekeceğini söyledi.
Orman Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Life Park, TÜRSAB, GTD ile entegre çalışacak olan Gastroköy projesinde, Anadolu’nun 7 bölgesinin mutfak kültürü, Gastronomi Turizmi Derneği temsilcileri önderliğinde yerinde görsel showlar ve satış şeklinde tanıtılacağını belirten Gürkan Boztepe, “Gastronomi ve Turizm sektörünün saha deneyimli profesyonelleri, yurtiçi ve yurtdışında faaliyet gösteren seyahat acenteleri, marka&mekan sahipleri, tedarikçiler, bloggerlar ve gastronomi köşe yazarları vs. bir çok kişi bu projenin paydaşları olacak. Gastroköy sayesinde İstanbul’dan Anadolu’ya lezzet turları düzenlenecek. Bu proje kapsamında İstanbul’a gelen yabancı ziyaretçiler, bu lezzetleri daha fazla merak ettiklerinde Anadolu’ya bu lezzetlerin kaynağına koşacak ve belki de dolayısıyla Anadolu’ya da turist akını başlayacak” dedi.
Gastroköy projesinin tutacağından eminim
Türk turizm sektörü, Anadolu mutfağını dünyaya tanıtmak ve seyahat acentelerinin tek bir noktadan satış yapma ihtiyacını karşılamak için Türk Gastronomi Köyü projesi olan Gastroköy’ü geliştirdiği bilgisini veren GTD Başkanı Gürkan Boztepe, “Türkiye Gastronomi Köyü projesi, proje alanının da içinde bulunduğu Sarıyer'deki Life Park Bahçeköy'de yapılacak. Zaten çok faal olan ve yüzlerce dönüm üzerinde yapılan aktivitelerle kendinden söz ettiren Life Park içine yerleşecek olan Gastroköy’le bambaşka bir hal alacak. Festivaller, lezzet şovlar, workshoplar vs. Türk Turizmi atağa kalkacak ve İstanbul bu Gastroköy destinasyonuyla çok fark atacak. Bence bu proje tutar. Gastronomi Turizmi Derneği'nin hayata geçirdiği Türkiye Gastronomi Köyü projesiyle, Türk mutfağı ve Anadolu lezzetleri hem dünyaya tanıtılacak hem de 700 dolar seviyesinde olan turist başına ortalama harcama seviyesini yukarılara çıkaracak” şeklinde konuştu.