Dolar $
32.59
%0.18 0.06
Euro €
34.85
%0.29 0.1
Sterlin £
40.58
%-0.05 -0.02
Çeyrek Altın
4069.03
%0.04 1.69
SON DAKİKA
FİNANS Cuma 26 Kasım 2021 17:22

TÜRK HİSSELERİNDEKİ YÜKSELİŞ GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ OLMAYABİLİR

TL'deki değer kaybı ihracatçı şirketlerin baskın olduğu BIST-100 endeksinin 12 yılın en iyi aylık performansını göstermesini sağlarken, Türk hisselerine yeniden yönelmiş olan yabancı yatırımcılar için ise durum oldukça farklı.

Türk hisselerindeki yükseliş göründüğü gibi olmayabilir

Çelik üreticisi İskenderun Demir (İsdemir) ve cam üreticisi Şişecam gibi ihracatçı şirketlerin hisselerinde görülen yükseliş piyasa değeri 37 milyar dolar olan BIST-100 endeksinin Kasım ayında yaklaşık %20 yükselmesini sağladı. TL ise Kasım'da %20 değer kaybetti.

Gelişmekte olan ülkelerde ekonomik sıkıntılar yaşandığında enflasyon nedeniyle şirketler fiyat artışına gittiğinden ya da yurtdışına ihracat yapıyorlarsa zayıf kurdan faydalandıklarından yerli yatırımcı hisse senetlerini nispeten güvenli liman olarak görür ve bu nedenle hisse senedi piyasaları yükselir.

Büyük uluslararası yatırımcılarsa böyle durumlarda tam tersine büyük bir değer kaybı beklentisiyle mevcut yatırımlarını dolara ya da bir diğer başlıca para birimine çevirmek durumunda kalıyorlar.

MSCI'nın dolar cinsi Türkiye endeksi, TL'de Salı günü görülen sert düşüş sonrasında %9 geriledi. Endeks, bu ay %20 gerilerken, yılın başından beri %30 düşüş kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın düşük faizlerin ekonomi ve istihdamı destekleyeceğine dair alışalagelmişin dışındaki politikasının TL'deki değer kaybını tetiklemesi ve enflasyonun yaklaşık %20 seviyesine yükselmesi Türkiye'deki hisselerin tarihin en ucuz seviyesini görmesine ve bazı yatırımcıların başka yatırımlarındaki kayıplardan korunmak için hisse almasına neden oldu.

İstanbul Portföy'de fon yöneticisi olan Doruk Ozaner, "(Borsanın) TL cinsinden tüm zamanların en yüksek seviyelerini görmesinin temel nedeni TL'deki sert değer kaybı ve ihracatçı şirketlerin hisselerinden alınan getirinin çok yüksek olması" dedi.

Ozaner, "Borsaya dolar cinsinden baktığımızda tarihi olarak ucuz seviyelerde" diye ekledi.

Refinitiv IBES verilerine göre MSCI Türkiye endeksinin dolar cinsinden fiyat kazanç oranı 5.4'ken, diğer gelişmekte olan piyasalarda bu oran yaklaşık 13 seviyesinde.

KÂR ARTIŞI

Türkiye'deki çoğu ihracatçı şirket TL'deki değer kaybının ve koronavirüs salgınının ardından küresel ekonomide bu yıl görülen toparlanmanın faydasını görüyor. İsdemir'in üçüncü çeyrekte net kârı %657 artarken, Şişecam'ın üçüncü çeyrekte 1.35 milyar TL olarak açıklanan net kârı beklentileri %6.5 aştı.

Bu kâr artışları dikkatlerden kaçmadı. Yurtdışı yerleşiklerin hisse portföyü geçen hafta 384 milyon dolar artarken, Kasım ayı başından beri üç haftadaki artış ise 1.14 milyar dolara ulaştı. TCMB verilerine göre 12 Kasım haftasında net 480 milyon dolar ile bir yılın en yüksek haftalık girişi gerçekleşti.

Ozaner, "Yabancı yatırımcılar swap piyasasında ucuz TL aldıkları için borçlanıyor ve piyasada pozisyon alıyorlar. Merkez bankasının faiz artırmayacağına ve faiz indirimlerine devam edeceğine inanıyorum. Bu Türkiye'nin yeni ekonomik modeli; yüksek enflasyon, yüksek dolar/TL seviyeleri, düşük faiz oranları" dedi.

TL, 2011'den bu yana neredeyse %90 değer kaybetti. 10 yıldan uzun süredir TL'deki zayıflamanın neden olduğu zarar açıkça görülüyor.

Bank for International Settlements verilerine göre bu yılın Mart ayı sonunda Türk şirketlerinin gelirlerinin yaklaşık %20'si yalnızca borçlarının faiz ödemelerinde kullanıldı. Bu oran, 2011'de yalnızca %7.4 seviyesindeydi.

MSCI'nin dolar cinsi Türkiye endeksi, aşırı borçlanma ve o dönemin ABD başkanı Donald Trump liderliğindeki ABD hükümetiyle zayıf ilişkilere dair endişeler nedeniyle 2018'deki büyük TL krizinin ardından gördüğü seviyelerde yer alıyor.

MSCI'nin 50 ülkeyi kapsayan dünya borsaları endeksi ise ise aynı dönemde %50 yükseldi.

SEB gelişmekte olan piyasalar stratejisti Per Hammarlund bu nedenle özellikle döviz krizinin tırmanmaya devam ederek faiz oralarında acil durum artırımını ve hatta yatırımcıların paralarını çekmesini engelleyecek sermaye kontrollerini tetiklemesi ihtimali nedeniyle halen temkinli olunması gerektiğini düşünüyor.

Hammarlund, "Bu aşamada hisse piyasası şu an için ucuz görünse bile gelecekte aşırı değerlenmiş görünecek. Ben bu ekonomik deneyin başarısız olmaktan başka şansı olmadığını düşünüyorum" dedi.

ABONE OL

EN ÇOK OKUNANLAR