SON DAKİKA
Haber Merkezi | SAĞLIK Cuma 14 Haziran 2024 13:01

TÜRK HALKININ YÜZDE 64'Ü SAĞLIKLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR

Siemens Healthineers Türkiye, ülkemizdeki sağlık farkındalığını ölçen ikinci 'Sağlık Okuryazarlığı Araştırma Raporu'nu yayınladı. Bireylerin sağlık algısını, alışkanlıklarını ve farkındalıklarını ortaya koyan rapora göre Türkiye'de sağlıklı olduğunu düşünen vatandaşların oranı, bir önceki araştırmaya göre yedi puan gerileyerek yüzde 64'e indi.

Türk halkının yüzde 64'ü sağlıklı olduğunu düşünüyor
Tıbbi teknoloji şirketi Siemens Healthineers Türkiye, ülkemizdeki sağlık farkındalığına dair çarpıcı veriler ortaya koyan ‘Sağlık Okuryazarlığı Araştırması’nın ikincisini gerçekleştirdi. 2022’deki ilk araştırma gibi yine Method Research Company ile gerçekleştirilen yeni araştırma, bireylerin hastane tercihi, yaşam tarzı, hastalıklar, koruyucu sağlık hizmetleri kullanımı, sağlık bilgisine erişim ve gelecek beklentileri hakkındaki görüşlerini ortaya koyuyor.

Türkiye’nin çeşitli illerinde yaşayan, farklı demografik özelliklere sahip, 18-65 yaş arasındaki 400’den fazla kadın ve erkek ile yüz yüze yapılan görüşmelerden elde edilen araştırma sonuçları, Siemens Healthineers Türkiye Görüntülemeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ertan Cömert ve Türk Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Can Çevikol’un katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında paylaşıldı. Toplantıda şirketin sağlık okuryazarlığını artırmayı amaçladığı projelerini tek çatı altında toplayan ‘Bilmende Fayda Var’ platformu da Kurumsal İletişim Direktörü Nesrin Kalay Bozpınar tarafından tanıtıldı.

‘Sağlıklıyım’ diyenlerin oranı azalıyor

Siemens Healthineers Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Raporu’na göre Türkiye’de kendini sağlıklı görenlerin oranı yüzde 64 Bu oran 2022’deki ilk araştırmada yüzde 71 seviyesindeydi. Araştırmaya göre bireylerin öncelikli sağlık merkezi tercihi yine devlet hastanesinden yana. Yüzde 55’lik kesimin ilk tercihi devlet hastanesi, bunu yüzde 25 ile özel hastaneler izledi. Devlet hastanelerinin tercih edilme oranı 2022’deki araştırmada yüzde 61; özel hastanelerin tercih edilme oranı ise yüzde 22 çıkmıştı. Tercih dağılımında üniversite hastanelerinin ve sağlık ocaklarının oranı ise yüzde 10 seviyesinde çıktı.

Kadınların yüzde 77’si mamografi çektirmiyor

Araştırma, Türkiye’de halkın koruyucu sağlık hizmetlerinden yeterince faydalanmadığını da ortaya koydu. Araştırmaya göre halkın yüzde 75’i kronik hastalıklarının farkında değil. Farkında olanlar en çok yüksek tansiyon, diyabet, astım ve tiroid/guatr hastalıklarına sahip. ‘Check-up yaptırmıyorum’ diyenlerin oranı yüzde 78 çıkarken, düzenli check up’a gidenlerin kontrollerini ortalama 3,5 yılda bir yaptırdığı belirlendi. Araştırmada dikkat çeken sonuçlardan biri de mamografi çektirme oranı. 2022’deki araştırmada düzenli mamografi kontrolü yaptıranların oranı yüzde 36 iken; bu yıl bu oran yüzde 23’e geriledi. 30 yaş üzeri kadınların yüzde 77’si hiç mamografi çektirmediğini belirtirken, yüzde 74’ü mamografi çektirmemelerine gerekçe olarak ‘İhtiyaç duymadım’ yanıtını verdi.

Türk Radyoloji Derneği Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Can Çevikol mamografi oranlarıyla ilgili olarak, “Hem kamuda hem de özel sektörde yıllardır meme kanseri farkındalığına yönelik çalışmalar ve kampanyalar yapılıyor. Bu çalışmalara rağmen yüzde 77’lik kesimin hayatında hiç mamografi çektirmemiş olması, ülkemizdeki en yaygın hastalıklardan meme kanserinde erken tanı ve tedavi için engel teşkil ediyor. Kanser tedavilerinden haberdar olmayanların yüksek oranda olması da dikkat çekici. Bireylerin sağlıkla hayatlarına devam edebilmeleri ve sağlık sistemimizdeki yükün azaltılması için halkımızdaki farkındalığın ve sağlık okuryazarlığı oranının artırılması gerekiyor” dedi.

Nörolojik hastalıklarda artış var

Rapora göre katılımcıların sahip oldukları ya da atlattıkları kalp krizi, metabolik hastalıklar, karaciğer yağlanması gibi hastalıklarda önemli artış görülmedi. Buna karşın nörolojik hastalıkların oranı yüzde yediye yükseldi. Bu oran 2022’deki ilk araştırmada yüzde 3 seviyesindeydi. Orandaki artış ile ilgili konuşan Prof. Dr. Can Çevikol, “Hem dünyada hem de ülkemizde, son yıllarda özellikle nörovasküler, kardiyovasküler ve kanser hastalıklarında artış gözlemliyoruz. Avrupa'da her iki ölüm nedeninden birisi nörovasküler ve kardiyovasküler hastalıklar. Bu artışı, kişilere özel genetik ve çevresel sebeplerin yanında nüfusun yaşlanmasına bağlayabileceğimiz gibi, düzenli sağlık kontrollerinin yaptırılmamasına ve kişilerin yaşam tarzlarına da bağlayabiliriz. Araştırma sonuçlarından halkımızın check-up yaptırma oranının ve spor alışkanlığının oldukça düşük olduğunu, stres seviyesinin yüksek seyrettiğini, neredeyse yarısının sigara içtiğini ve bu oranların 2022’ye göre artış gösterdiğini görüyoruz. TÜİK verileriyle karşılaştırıldığımızda da çıkan sonuçlar benzerlik gösteriyor. Tüm bu konular özellikle nörovasküler, kardiyovasküler ve kanser hastalıklarının artışında önemli rol oynuyor. Halkımızın sağlık konusundaki farkındalığının düşük olması, erken tanı ve tedavi için büyük engel teşkil ediyor” ifadelerini kullandı.

‘Gençlerde kanser vakaları artışta’

Çevikol, “40 yaş ve üstü kişilerde kanser vakaları son yıllarda düşüş gösterirken, genç nüfusta kansere yakalanma oranı hızla artıyor. Ulusal Kanser Enstitüsü'nün verilerine göre ABD'de 1975-2019 arasında ortaya çıkan kanser vakalarında 15-39 yaş arası hastaların oranı yüzde 35’e kadar yükseldi. Gençlerde en hızlı artan kanser vakaları mide ve bağırsakla ilgili olanlar. BMJ Oncology dergisinde 2023’te yayımlanan ve yaklaşık otuz farklı kanser türünü inceleyen araştırmaya göre de 1990-2019 arasında dünya çapında 50 yaş grubunda kanser oranı neredeyse iki katına çıktı. Özellikle gelişmiş ülkeleri etkileyen bu durum, 50 yaşın altındaki kişilerde kanserden ölümlerin artmasına neden oluyor. Gençlerin bu tür hastalıklara karşı farkındalık kazanması gelecekte sağlıklı bir toplum oluşturulmasında büyük önem arz ediyor” dedi.

Radyolojide radyasyon dozu bilinmiyor

Katılımcıların yüzde 68’i radyoloji hizmetleri ile ilgili bilgileri doktor ve hemşireden, yüzde 34’ü internetten, yüzde beşi ise sosyal medyadan edindiğini belirtti. Tomografide cihaz markasına göre radyasyon dozunun değişiklik gösterdiğini, on kişiden dokuzu bilmiyor. Yüzde 43’lik kesim, doz farkı hakkında bilgilendirildiğinde tercihlerinin değişeceğini belirtti.