"TEKSTİLDE YEŞİL DÖNÜŞÜMLE DÜNYA PAZARINDA ÖNE ÇIKABİLİRİZ"
Zorluteks Genel Müdürü Cemil Çiçek, Türkiye'nin, tekstil sektöründe önemli konuma geldiğini belirterek, ürünlerin sürdürülebilirlik, teknoloji ve yenilik odaklı geliştirilmesi durumunda dönüşümde öncü olarak dünyanın tercih edilen ülkeleri arasında üst sıralara çıkılabileceğini söyledi.
Çiçek, Türkiye'nin tekstil sektöründe çok iyi bilgi birikiminin yanı sıra yeni nesil teknolojilere uygun altyapısına ve yetişmiş insan kaynağına sahip olduğunu kaydetti.
Tekstil ara mamullerinde kalitenin birinci öncelikleri olduğuna değinen Çiçek, AB ülkeleri ve diğer gelişmiş pazarlarda temel tercih edilme sebeplerinin fiyat değil, kalitenin olduğunu ifade etti.
Çiçek, "Zorlu Tekstil Grubu'nda hem ev tekstili tarafında hem de grubumuzun diğer ana faaliyet alanı olan polyester iplikte, gelişmiş pazarlarda yüksek kaliteli iplik ve kumaş talebindeki yükselen ivmeden de bunu anlıyoruz. Bu pazarlardaki iş yaptığımız firmalar her ne kadar ticaretin doğası gereği bizi fiyat konusunda zorlasalar da kaliteyi riske etmek istemediklerinden dolayı bizim gibi katma değerli üretim yapan tedarikçilerden kolay vazgeçemiyorlar." diye konuştu.
Gelecek dönemdeki olası ticaret savaşlarının da düşünülmesi gerektiğine işaret eden Çiçek, AB Yeşil Mutabakatı ve ABD tarihinin en büyük "iklim paketi" olarak nitelenen Enflasyonu Düşürme Yasası (IRA) gibi regülasyonlara hızla uyum sağlanması gerektiğini dile getirdi.
Sektör olarak, özellikle büyük ölçekli firmaların dönüşüme oldukça hazır olduğunu kaydeden Çiçek, ancak bu sürece KOBİ'leri de dahil ederek uyum kapsamında gerekli belgelendirmelerin hızla yapılması gerektiğini anlattı.
Çiçek, "Şu an rekabetin yeni adı sürdürülebilirlik ve aslında katma değerin merkezinde de bu var. Bizim fiyat rekabet tarafında yer almamız büyük bir zaman kaybı ve sonuç alamayacağımız bir alan. Fakat katma değerli ürünler konusunda uzun yıllardır sektör olarak önemli bir mesafe aldık, şimdi bunun merkezine yeşil dönüşümü, sürdürülebilirliği alırsak katma değerli ihracat konusunda gerçek bir sıçrama yapabilir, dünyanın tercih ettiği yeşil tekstil üreticilerinden biri olarak yarışta öne geçebiliriz." dedi.
- "Katma değeri tekstilin farklı alt sektörlerinde farklı şekilde yaratabilirsiniz"
Katma değeri somutlaştırmanın ve ölçümlemenin kolay olmamasına rağmen kilogram başına ortalama ihracat değerine bakılarak ölçümlemenin yapılabileceğini aktaran Çiçek, katma değerin çok geniş bir kavram olduğuna dikkati çekti.
Çiçek, "Ülke olarak ihracatta kilogram başına ortalama ihracat değerimiz sadece 1,57 dolar. Tekstil ve ham madde kategorinde bu rakam 4,5 doların üstünde. Hazır giyim tarafı ise 15,74 dolara ulaşan kilogram başına ortalama ihracat değeriyle sektörümüz için katma değer açısından iyi bir örnek sunuyor. Üretim, satış, pazarlama, sevkiyat ve markalama dahil tüm süreçleri kapsayan bir değerler bütünü aslında. Şimdi buna bir de sürdürülebilirlik dahil oldu. Katma değeri tekstilin farklı alt sektörlerinde farklı şekilde yaratabilirsiniz." şeklinde konuştu.
2027'nin sonunda 267 milyar dolarlık bir pazar büyüklüğüne ulaşılacağının tahmin edildiği bilgisini paylaşan Çiçek, Türkiye'nin tekstil sektörü olarak 2023'te teknik tekstillerde 2,2 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini kaydetti.
- "Birçok alanda akıllı tekstillerin potansiyeli çok yüksek"
Akıllı tekstillerde işin içine yüksek teknoloji, elektronik, kimyasal, manyetik, termal, dijital ve hatta yapay zeka da dahil olmak üzere birçok disiplin girdiğini söyleyen Çiçek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunun en güzel örneği giyilebilir teknoloji. Renk değiştiren, kalp atışlarını dinleyen, adımları sayan, sağlık durumumuzu raporlayan birçok yeni nesil tekstil ürünü var. Bugün çok sınırlı ve niş bir alan olarak görünebilir ama bunun getireceği katma değeri bir düşünün. Ev tekstilinde, sağlıkta, otomotivde ve daha bir çok alanda akıllı tekstillerin potansiyeli çok yüksek."
Zorlu Tekstil Grubu'nun bir parçası olan Korteks, teknik tekstil özelliklerine sahip katma değerli iplikler ürettiğini belirten Çiçek, Zorluteks'in ise ev tekstilinde teknik tekstil özellikli kumaşlar sunduğunu bildirdi.
Kendini temizleyen stor ve kumaş perde, serin tutan pike, ortam havasını temizleyen perde, antibakteriyel nevresim takımı, LED ışıklı perde gibi birçok akıllı tekstil ürünleri olduğundan söz eden Çiçek, ısıya ve neme duyarlı, hava geçirgenliği yüksek, aynı zamanda antibakteriyel ve antiviral özellikleri bulunan ipliklere sahip ürünleri olduğunu anlattı.
Ürettikleri ürünlerin üçte birinden fazlasının teknik tekstillerden oluştuğunu ve bu oranı yüzde 75'in üzerine kadar çıkarmayı hedeflediklerini dile getiren Çiçek, şöyle devam etti:
"Akıllı ve teknik tekstillerde kendimizi ev tekstiliyle sınırlamıyoruz, bunun çok geniş bir kullanım alanı var. Özellikle müşteri deneyimi ve geri bildirimler sıfırdan yepyeni katma değerli ürünler üretmemizi sağlıyor. Çok farklı sektörlerin ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiriyoruz. Örneğin konveyör sistemleri üreten firmalara güçlendirilmiş kumaşlar üretiyoruz. Beyaz eşya sektörüne filtre kumaşı, güç tutuşur, anti-statik gibi özelliklere sahip fonksiyonel iş kıyafetleri üretiyoruz. Reklam sektörüne yönelik ışıklı pano kaplamalı kumaşlar, çadır, tente, uyku tulumu gibi daha birçok farklı alanda teknik tekstil ürünlerimiz var."
Çiçek, AB Sürdürülebilir ve Döngüsel Tekstil Stratejisi ile dijital ürün pasaportunun ve zorunlu Eko Tasarım Yönetmeliği gibi birçok uygulamanın hayata geçirileceğini vurgulayarak, "Satılmayan ve iade edilen tekstil ürünlerinin imhasının yasaklanması planlanıyor. AB kaliteli, uzun süreli kullanılabilen ve döngüsel olarak yeniden üretilebilen ürünlerin olduğu bir tekstil sektörü talep ediyor." ifadelerini kullandı.
- "Yenilikçilik odaklı rekabet yaklaşımıyla katma değerimizi çok ciddi artırabiliriz"
İhracatın yüzde 50'sinin ülke olarak Avrupa'ya gerçekleştirildiğini, Yakın Doğu ve Orta Doğu ile Kuzey Amerika'nın da eklenmesiyle oranın yüzde 80'e çıktığını aktaran Çiçek, şunları kaydetti:
"Dolayısıyla AB Yeşil Mutabakatı'na hazır olduğumuzda ihracat pazarlarımızın çoğunda katma değerimizi artırarak çok ciddi bir rekabet avantajı oluşturabileceğiz. Kaliteli, sürdürülebilirlik kriterlerine uygun ürünlere yüksek fiyat vermeye hazır bir pazardan söz ediyorum. Ürünlerimizi sürdürülebilirlik, teknoloji ve yenilik odaklı olacak şekilde geliştirir ve AB regülasyonlarına uyumlu hale getirirsek bu dönüşümde öncü olarak tekstilde dünyanın aranan ve tercih edilen ülkeleri arasında en üst sıralara çıkabiliriz. Fiyat odaklı rekabet artık bugün konuştuğumuz gibi ajandamızdan tamamen çıkar, sürdürülebilirlik ve yenilikçilik odaklı bir rekabet yaklaşımıyla katma değerimizi çok ciddi bir şekilde artırabiliriz."
Çiçek, Zorluteks olarak Zorlu Grubu'nun ortak sürdürülebilirlik stratejisi olan Akıllı Hayat 2030 doğrultusunda AB Yeşil Mutabakatı'na uzun bir süredir hazırlandıklarını belirterek, bu konudaki uyum süreçlerini tamamlamak üzere son çalışmalarını yürüttüklerinin altını çizdi.
Gerekli belgelendirmeleri aldıklarını aktaran Çiçek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Birçok sürdürülebilirlik odaklı endekste sektörümüzden iyi durumdayız. 'STeP by OEKO-TEX' sertifikası ile Made in Green etiketi kullanma hakkına sahip olduk. Bu sertifikalara sahip ürünlerimiz QR kod ile sürdürülebilirlik açısından izlenebiliyor. Sektörde karbon ve su ayak izini azaltma yolunda en hızlı adımları atan şirketlerden biriyiz. Su kullanımını azaltma ve çıkan atık suyu tekrar değerlendirme tekniklerini kullanarak Zorluteks olarak ürün başına su kullanımını yüzde 30 azaltmayı başardık. Elektrik enerjisini yenilebilir kaynaklardan elde ettiğimizi belgelendirerek, karbon emisyonlarımızı Zorluteks'te yüzde 85 azaltmayı başardık."