"TEKNOLOJİ YARIŞINDA ÜLKEMİZİ İLERİ TAŞIYACAK HER HAMLEDE BİZ VARIZ"
Dijitalleşme, 2024 yılında hız kazanmaya devam ederken, telekomünikasyon sektörü bu dönüşümün merkezindeki rolünü daha da sağlamlaştırıyor.
Akıllı ve bağlantılı bir dünyanın kapılarını araladığımız önümüzdeki on yıl, dijitalleşme süreçlerinin hem hizmet sağlayıcılar hem de tüketiciler açısından belirleyici bir etken olacağını gösteriyor. Yapay zekâ, 5G, uç bilişim ve otonom teknolojiler gibi yenilikler, sınırları yeniden tanımlama fırsatı sunarken, telekomünikasyon sektörü bu teknolojileri yalnızca kendi iş süreçlerine entegre etmekle kalmıyor, aynı zamanda diğer sektörlerin dönüşümüne de yön veriyor. Geleceğin dijital ekosisteminde telekomünikasyon, sadece bir altyapı sağlayıcısı değil, aynı zamanda inovasyonu şekillendiren stratejik bir güç olarak konumlanıyor.
Biz de Türkiye’nin en büyük telekomünikasyon şirketi olarak, son 10 yılda fiber ağımızı genişletirken sadece hız ve kapasitemizi artırmakla kalmadık, bir vizyon geliştirdik: “Herkes için daha bağlantılı, daha akıllı, daha güvenli ve erişilebilir bir dijital dünya inşa etmek”. Türkiye’nin dijital dönüşümü için 2005’ten bu yana tutarı 21 milyar doları aşan yatırımlarımızı hep bu amaç doğrultusunda gerçekleştirdik. 2023 yılında sektörün en çok yatırım yapan operatörü olduk. 2024’te de yatırımlarımıza hız kesmeden devam ederek yılın üçüncü çeyreği itibarıyla toplam abone sayımızı 53,2 milyona, fiber ağ uzunluğumuzu 459 bin kilometreye, fiber hane kapsamamızı 32,7 milyona yükselttik. Yatırımlarımız sonucunda ülkemizi 2023 yılında, (FTTH Council Raporuna göre) Avrupa’da fiber hane erişiminde 2’nci, fiber abone artışında ise 3’üncü sıraya taşıdık.
Teknolojinin insan hayatında hiç olmadığı kadar belirleyici olduğu bir dönemdeyiz. Biz de, Türkiye’nin dijital geleceğini şekillendiren bir teknoloji şirketi olarak, ülkemizin gelecekteki fırsatları en iyi şekilde değerlendirebilmesi için bugünden hazırlık yapıyoruz. Teknolojiyi kullanmakla kalmıyor, üretiyor ve sadece ülkemizin değil bölgemizin teknoloji taşıyıcısı olma misyonuyla dünyaya ihraç ediyoruz. Silikon Vadisi’nde 15 yılı aşkın zamandır ileri teknolojiler geliştiren grup şirketimiz Netsia’nın bugün dünyanın önemli operatörleri tarafından kullanılan çözümleri RIC ve SEBA ile, sanal ağ teknolojilerinde dünya trendlerine yön veren bir seviyeye geldik. 5G ve yeni nesil iletişim teknolojileri alanında 70’in üzerinde uluslararası patentimiz bulunuyor. Amacımız Türkiye’nin teknoloji alanında daha çok gelişmesi ve ürettiği teknolojileri etrafına da kullandıran bir güç olarak gelir elde etmesi.
Netsia’nın SEBA çözümünü Türk Telekom olarak kendi canlı şebekesi üzerinde kullanan dünyada ilk operatörüz. Yeni nesil fiber ağların yapay zekâ ile yönetilmesini sağlayan SEBA’yı entegre ettiğimiz servislerimiz 120 bin homepass rakamını aştı. Yerli-milli ürünümüz SEBA’nın bir yandan kendi şebekemiz üzerinde kullanımını yaygınlaştırırken bir yandan da dünyaya kullandırma hedefimiz bulunuyor. Yıl içinde Almanya pazarındaki ilk satışımızı gerçekleştirerek bu yolda önemli bir adım attık.
Bir yandan da önümüzde bir 5G’ye geçiş süreci var. Türk Telekom olarak, sektör adına gerçekleştirdiğimiz ilklerimiz, global teknoloji devleriyle iş birliklerimiz, yerli teknoloji girişimleri ve 5G oluşumlarına katkımızla bu konuda üzerimize düşeni yapıyor ve Türkiye’yi 5G’ye hazırlıyoruz. Yürüttüğümüz tüm çalışmalar; bireysel ve kurumsal kullanıcıları yenilikçi teknolojiler ile buluşturmayı amaçlıyor. Buradaki odak noktamız da müşteri deneyimini en üst seviyede tutmak. Ürün ve hizmetlerimizi ihtiyaç ve beklentilere göre sürekli geliştiriyor, müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarına yanıt veren bir evren sunuyoruz. Bu kapsamda 2023’te indirme sayısı 79 milyonu aşan Türk Telekom mobil uygulamamızı da yıl içinde yeniledik. Mobil iş kolumuzda hızla yükselen sürdürülebilir bir ivme yakaladık. Mobildeki yüksek yatırımlarımız, güçlü altyapımız ve müşteri memnuniyeti odaklı stratejimiz sonucunda mobil abone sayımızı 27 milyona yükselttik. Mobil pazarda da oyun kurucu olduğumuzu gösteren yeni bir dönemin kapılarını açarak Fiber Mobilite çağını başlattık. Fiber Mobilite dünyasında, mobil baz istasyonları arasındaki havadan veri iletimi, yerini fibere bırakıyor. Bu da abonelerimize, daha yüksek hız ve maksimum kapasitede mobil bağlantı imkânı sağlıyor. Fiber Mobilite, 5G’nin de olmazsa olmazlarından. 5G’nin efektif olarak kullanılması için baz istasyonlarının fibere bağlı olması gerekiyor. Bizim LTE baz istasyonlarımızın %53’ü şimdiden fibere bağlı durumda. Mobilde elimiz fazlasıyla güçlendiren bu oran, şu anki dünya ortalamasının da üzerinde.
Türk Telekom olarak, teknoloji birikimimizi hayatın her alanına olduğu gibi spora da aktarıyoruz. Süper Lig’in teknoloji sponsoru olarak TFF ile iş birliklerimize devam ediyoruz. 2018 yılında dünya ile eş zamanlı olarak altyapısını kurup hayata geçirdiğimiz VAR sisteminden sonra bu yıl da Yarı Otomatik Ofsayt Sistemini Türk futboluna kazandırdık.
Ulusal güvenliğin önemli bir unsuru olan veri güvenliği, yine bizim en güçlü olduğumuz alanlardan birisi. En yüksek teknolojileri kullandığımız veri merkezlerimizde veri saklama, bulut ve siber güvenlik hizmetleri başta olmak üzere çok sayıda hizmeti yüksek erişilebilirlik ve kesintisizlik ilkesi ile sunarken bu merkezlerimize çevre dostu teknolojileri entegre ederek enerji verimliliğini de destekliyoruz. Türkiye’nin en büyük siber güvenlik merkezinde, uzman mühendislerimizle sunduğumuz hizmetlere ve bu alandaki liderliğimize uluslararası kuruluşlar da kayıtsız kalmadı. Yıl içinde önce uluslararası sertifikasyon kuruluşu CREST tarafından üç başlıkta akredite edilen ilk Türk kurumu olduk. Ardından dünyanın en önemli siber güvenlik oluşumlarının başında gelen FIRST’e dahil olarak, siber güvenlik alanındaki vizyonumuzu ve yetkinliğimizi bir kez daha teyit ettik. Yine, yüksek güvenlik teknolojisine sahip Esenyurt Veri Merkezimizle, çevreye duyarlı, sürdürülebilir çözümler konusundaki yetkinliğimizi belgeleyerek TS EN 50600 Tasarım Belgesi almaya hak kazanan ilk kuruluş olduk.
Günümüzde ekonominin kaldıracı haline gelen girişim ekosistemini en geniş kapsamda destekleyen tek operatörüz. Türk Telekom Ventures bünyesinde, sağlıktan spora, eğitimden yapay zekâya birçok yenilikçi fikre yatırım yapıyor, başlangıç ve büyüme aşamasındaki teknoloji girişimlerini destekliyoruz. Yıl içinde, yenilikçi fikirlerin geliştirilmesi, sektöre fayda sağlayacak öncü projelerin yürütülmesi konusunda global çalışmalar yapan “Alaian” platformuna ilk Türk şirket olarak dahil olduk. İnovasyon konusundaki öncü rolümüzü uluslararası düzeyde pekiştirecek bu birliktelik ile girişim ekosistemimizin globale açılmasına katkımızı da bir adım öteye taşıyoruz.
Tüm çalışmalarımızın odağına insanı alarak ‘geleceği iyileştiren teknoloji’ anlayışımızla engelleri kaldıran erişilebilir yaşam projeleri oluşturuyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluk projelerimizin yanı sıra dijital dönüşümün her alanında sürdürülebilirlik ilkesini benimsiyoruz. Gelecek nesillere daha yeşil bir dünya bırakmak için Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu çalışmalar yürütüyoruz. Bu yıl ilk kez yayınladığımız Entegre Faaliyet Raporumuz ile sürdürülebilirlik stratejilerimizin çevresel etki, toplumsal fayda, dijital eşitlik ve ekonomiye olan katkılarını da ortaya koyduk. Yenilenebilir enerji yatırımlarımızı hızlandırıyoruz, 2023 itibarıyla emisyonlarımızı %22 oranında azalttık. 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyoruz. Yenilenebilir enerji ve yeşil proje yatırımlarımızın finansmanını sağlamak üzere, 500 milyon dolar tutarında, Türkiye’de finans sektörü dışında Sürdürülebilir Eurobond ihraç eden ilk şirket olduk. GES projelerimizin ilki için yakın zaman önce ÇED olumlu raporu aldık. 2025’in ikinci yarısında enerji üretimine başlayacağını öngördüğümüz ilk uygulama alanımızın büyüklüğünün 100 MWe’ye yakın olmasını bekliyoruz.
Türk Telekom olarak önümüzdeki dönemde de; ülkemizin teknoloji ihracında bayrak taşıyıcısı konumumuzla daha hızlı, güvenli ve erişilebilir bir dijital dünya yaratmak için üretmeye, çalışmaya ve ülkemize katma değer sağlamaya devam edeceğiz.