TARİHİ KRİPTO PARA VURGUNU BÜYÜYOR
2 milyar dolar ile yurt dışına kaçtığı belirlenen ve kırmızı bültenle aranan Türkiye kripto para pazarının önde gelen platformlarından Thodex'in patronu Faruk Fatih Özer'in ardından Muğla merkezli Vebitcoin'in patronu İlker Baş da gözaltına alındı. MASAK platformun tüm hesaplarına bloke koydu.
Sedat YILMAZ
Türkiye geçmişte yaşanan banker olayına rahmet okutacak kripto para skandalı ile çalkalanıyor. Kripto para pazarında 2 milyar dolarla kayıplara karıştığı söylenen ve yakalanması için kırmızı bülten çıkarılan Thodex’in sahibi Faruk Fatih Özer’den sonra Türkiye kripto para pazarında İlker Baş’ın sahipliğini yaptığı Vebitcoin de batık zincirine katıldı.
Türkiye’de belki de en büyük vurgun niteliğindeki Thodex olayı, platformun 20 Nisan’da yaptığı “Teknik bakım ve ortaklık çalışmaları dolayısıyla işlemleri durduruyoruz” yazılı açıklamasıyla duyuldu. Açıklamanın ardından platformun hiçbir telefonuna ulaşılamadığı gibi emaillere de cevap verilmedi. Bu durum Thodex’in 400 bine yakın yatırımcısını endişelendirdi.
2 milyar dolarla kayıplara karıştığı belirtilen Thodex’in patronunun yurt dışına kaçtığı, önce Tayland daha sonra ABD’de olduğu haberleri yayıldı. Ancak kendisinin Arnavutluk’ta olduğu tespit edildi. Arnavutluk’a kaçtığı haber alınan kripto para platformu Thodex’in sahibi Faruk Fatih Özer hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, gelen şikâyet dilekçelerini de değerlendirerek 22 Nisan’da İnterpol nezdinde kırmızı bülten işlemleri başlatıldı ve 23 Nisan’da kırmızı bülten çıkarıldı. Bu arada Thodex’in patronu Özer’in bankada bulunan 31 milyon lirasına el konuldu. MASAK platformun hesaplarına bloke koydu.
Kripto pazarında ikinci şok
Türkiye kripto para piyasası Thodex ile çalkalanırken ardından Vebitcoin skandalı ile ikinci defa sarsıldı. Olay, kripto para platformu Vebitcoin ile ilgili işlem şikâyetleri ve ardından şirketin sitesinden yaptığı açıklama ile ortaya çıktı.
Thodex gibi aynı yolu seçen ve artan işlemler sebebiyle yoğunluk yaşandığını, bu durumun finansal alanda şirketi çok zorlu bir sürece sürüklediğini belirten Vebitcoin’in 17 Nisan’daki açıklamasından sonra 19 Nisan’da yine “hızlı artan kullanıcısı sayısı” nedeniyle teknik açıdan altyapı bakım çalışması yapılacağını bildirerek işlemlerini durdurma kararı aldığını haber verdi.
Platformun internet sitesi vebitcoin.com’da yer alan açıklamada, “Son dönemde kripto para sektöründe yaşanan gelişmelerden dolayı işlemlerimizde beklenenden çok daha fazla bir yoğunluk meydana geldi. Bu durumun finansal alanda şirket olarak bizi çok zorlu bir sürece sürüklediğini üzülerek belirtmek isteriz. Tüm düzenlemeleri ve hak taleplerinizi gerçekleştirebilmek adına faaliyetlerimizi durdurma kararı aldık. Size en yakın sürede bilgilendirme sağlayacağız” denildi.
Bunun üzerine Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) harekete geçti ve Vebitcoin'in Türkiye’deki hesaplarına bloke koydu.
Muğla Emniyet Müdürlüğü ekipleri de, şirketin Menteşe’de bulunan adresinde arama yaptı. 2017 yılında kurulan şirketin CEO’su olan İlker Baş hakkında da yakalama kararı çıkarıldı. Yapılan soruşturma kapsamında İlker Baş, 3 çalışanı ile birlikte Muğla İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.
Nitelikli dolandırıcılık suçu
Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Nadir Yağcı, kripto para platformu Vebitcoin’in Muğla Menteş’te tespit edilen şirketin faaliyetini durdurduğu ve yürüttüğü işlemlerle ilgili mağduriyetler bulunduğu iddiaları üzerine, “nitelikli dolandırıcılık” suçundan soruşturma başlatıldığını bildirdi.
Soruşturmanın devam ettiğini aktaran Yağcı, “Şirket merkezinde ve bir kısım adreslerde yapılan arama ve el koyma işlemlerine müteakiben şirket yöneticisi ve çalışanları olan 4 kişi gözaltına alındı. Muğla Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlar Şube Müdürlüğü eliyle yürütülen soruşturma çok yönlü olarak ve titizlikle sürdürülmektedir” ifadesini kullandı.
18 farklı kripto parayla işlem yapan Vebitcoin son dönemde günlük 60 – 70 milyon dolar arası işlem yapıyordu. Kapanmadan önceki son 24 saat içinde 510 milyon liralık işlem yapan Vebitcoin, Türkiye’deki kripto para platformunda işlem hacmi olarak altıncı sırada yer alıyor. Vebitcoin’in CEO’su ve Muğla Ticaret Odası’nın meclis üyesi olan İlker Baş, Muğla’da aynı zamanda bir İddaa bayi de işletiyor.
Yatırmak kolay, çekmek zor
Kripto para pazarında faaliyet gösteren platformlarla ilgili ortak şikâyetler genellikle işlemlerin ağır işlediği merkezinde birleşiyor. Araştırmalar sonunda elde edilen sonuçlara göre aksaklıklar şu şekilde ifade ediliyor:
Alım ve satımda çoğu zaman yanlış ve yanıltıcı bilgilerin verildiği, alırken ucuz satınca gerçek fiyat gösterildiği, alımda fiyatın yükseltildiği, satımda düşürüldüğü kaydediliyor.
Hesaplarda para yatırmanın kolay, ancak çekmenin zor olduğu, hesaplara ulaşmada zorluk çekildiği, hesap değiştirmelere imkân verilmediği, 24 saat açık olması gereken birçok platform 8 saatten fazla çalışmadığı belirtiliyor.
Çalışanların yatırımcıyla ilgilenmediği, çoğu zaman telefona bile çıkmadığı, alış – satış işlemlerinde en üstten emir verildiği halde hiçbir emrin yerine getirilmediği ileri sürülüyor. Hesap sayfalarında güncellemelerin ağır aksak işlediği, gönderilen hiçbir emaile cevap verilmediği dile getiriliyor.
Anlaşma yaparken hesapların 15 dakika içinde geri dönüşünün olacağı bildirildiği halde para yatırmanın kolay, ancak para çekme konusunda büyük sorunlar yaşandığı ve çekme işleminin saatler aldığı, hatta bazen para çekmenin imkânsız hale getirildiği söyleniyor.
40’a yakın platform faaliyette
Dünyada kripto para yatırımında ilk sıralarda yer alan Türkiye’de Thodex ve Vebitcoin gibi 40’a yakın platformun kripto para alım satımına aracılık ettiği ve bu platformlarda oluşan para hacmini kimsenin tahmin edemediği, herhangi bir olumsuzluk durumunda binlerce kişinin büyük mağduriyetler yaşayabileceği tahmin ediliyor.
Son iki olaydan sonra kripto para pazarında yeni iflasların ve batıkların olabileceğine dair spekülasyonlar yapılıyor. Bu arada son yaşanan olaylardan sonra birçok yatırımcının parasını çekmeye başladığı ve mali yapısı kötü olan ve müşteri paralarını farkla alanlara aktaran kurumların sıkıntı yaşadığı belirtiliyor.
Kripto paraların herhangi bir düzenleme ve denetim mekanizmasına tâbi olmadığı, merkezi bir muhatabı bulunmadığı, piyasa değerlerinin aşırı oynaklık gösterdiği, anonim yapıları dolayısıyla yasa dışı faaliyetlerde kullanılabilme riskinin yüksek olduğu, kripto para cüzdanlarının çalınabilmesi veya sahiplerinin bilgileri dışında usulsüz kullanılabilmesi durumunun söz konusu işlemlerin geri dönülmez nitelikte olduğu görülüyor.
Türkiye kripto para pazarında önde gelen bazı şirketler; Vebitcoin (İlker Baş), Bitexen (Kemal Cenk Erdem), BTC Turk (Özgür Güneri), Koinim (Ali Çağatay Yüksel), Bitay (Niyazi Yılmaz), Paribu (Yasin Oral), Coinzo (Volkan Sarp), Felixo (Sefer Algan), Koineks (Faruk Fatih Özer), Thodex (Faruk Fatih Özer), Bithesap (Ersin Gençtürk) şeklinde sıralanıyor.
İki ünlü platformdan açıklama
Türkiye’de kripto para pazarının iki ünlü ismi Paribu ve BTC Turk’ten son olaylarla ilgili değerlendirme geldi. Paribu açıklamasında, regülasyonları titizlikle takip ettiklerini, tüm kullanıcılarının veri ve varlıklarını kesintisiz uyguladıkları güvenlik protokol ve prosedürleriyle koruduklarına dikkat çekti. Aynı açıklamada, “Kullanıcılarımızın tüm TL ve kripto varlıkları iç denetim prosedürleriyle teminat altındadır. Kullanıcılarımızın varlıkları güvenliği sağlanmış soğuk cüzdanlarda muhafaza edilmektedir” denildi.
BTC Turk CEO’su Özgür Güneri de platformları tarafından kripto paraların kolay ve güvenle alım satılabileceğini, 750 çalışanı, 3 milyonu aşkın üyesi ve 19 milyon lira ödenmiş sermayesi ile sektöre liderlik ettiklerini bildirdi. Güneri yatırımcıya son derece değer verdiklerini ve bu yönde hareket ettiklerini belirterek, “Kriptoparalar ve Bitcoin finansal dünyanın bir gerçeği. Beraber yaşamayı öğrenmek gerekiyor. Ayrıca 12 senedir var olan ve her geçen yıl katlanarak büyüyen ve dünyada 2 trilyon doları geçen bir sektörün, ülkelerin ekonomilerine kazandırabileceği değerleri göz ardı etmemek gerekiyor” dedi.
Türkiye’de de bu işi hakkıyla yapan şirketlerin olduğuna vurgu yapan Güneri, “Kullanıcıların dikkat etmesi gereken en temel kriterleri şöyle sıraladı: Finansal güç sahipliği, iyi yönetim, geçmişi ve deneyimi ile hesap verebilir olması… Diğer yandan kurumların neler yaptıklarının yanı sıra yapmadıkları da kullanıcılar tarafından yakından takip edilmeli. Bizim de prensibimiz her zaman regülasyon varmış gibi çalışmak” diye konuştu.
Kripto dünyada da can yakıyor
Türkiye’de Thodex ve Vebitcoin ile ilk kez yaşanan kripto para skandalları dünyanın daha önce tanıştığı olaylar arasında. Yaklaşık 10 yıl önce başlayan kripto para pazarında dünyada binlerce insan mağduriyet yaşadı. Türkiye’de yatırımcı kaybının iki platformla 3 milyar doları bulabileceği tahminleri yapılırken bu zamana kadar bu kaybın dünyada en büyük meblağ olacağı ortaya çıkıyor.
Bitcoin işlemlerinin dünyada yüzde 70’ini elinde bulunduran Japonya merkezli Mt. Gox platformu 2014’te 850 bin adet Bitcoin’in çalındığını açıklayarak iflas etti. O dönemde kaybın 450 milyon dolar olduğu hesaplanıyor. Yatırımcıların tamamına yakını paralarını geri alamadı.
2011 yılında ABD’de yaşanan kripto para skandalında da Bitcoin Savings and Trust, Bitcoin’i kendi cüzdanlarına yatıran yatırımcıya haftalık yüzde 7 faiz vereceğini duyurdu. Yeni kullanıcılardan elde ettiği kaynağı eski kullanıcılara faiz olarak ödemeye çalışan ancak hacim büyüdükçe sistemin çökmesiyle sonuçlanan skandalda 700 bin Bitcoin kayboldu, yatırımcı parasını geri alamadı. Şirketin sahibi ise 1,5 yıllık hapis cezasıyla yakayı sıyırdı.
İnternet dolandırıcısı Ryan Kenndy de, 2014 yılında Moopay platformuyla yatırımcıları 2 milyon dolar zarara uğrattı. Ryan Kennedy İngiltere’de 11 yıl hapis yattı. Yatırımcı parasını yine alamadı.
Yüksek kâr getiren bir üretim varmış gibi göstererek yatırımcıları sisteme katmayı amaçlayan ve ilk yatırım yapanlara ödemenin sisteme sonradan katılanların parasıyla yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemi olan ponzi ile insanları kandıran Hong Kong merkezli Mycoin de 2014 yılında yatırımcıya yüzde 154 kazanç vaadetti. Ancak platform dolandırıcılıktan kapatıldı. Burada da yatırımcının 400 milyon doları uçtu.
Güney Afrika merkezli MTI’nın batmasıyla yatırımcının 540 milyon doları ve yine aynı ülke merkezli CoinUp platformunun dolandırdığı yatırımcının 384 milyon doları kayboldu. Şirket sahipleri 16 yıla kadar hapisle cezalandırıldılar.
Kriptoya yeni düzenleme geliyor
TRT Haber, CNN Türk, A Haber, A Para ortak yayınında gündeme ilişkin soruları cevaplayan Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahan Kavcıoğlu, ekonomide önemli gündem haline gelen kripto para pazarı ve TCMB rezervleriyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kripto paralarla ilgili dünyada altyapı, düzenleme ve kontrol mekanizmasının bulunmadığına işaret eden Kavcıoğlu, “Birkaç ülke kripto parayı tamamen yasakladı. Bu konuyu sadece yasaklayarak da halledemezsiniz. Zaten bizim böyle bir niyetimiz de yok” dedi.
TCMB Başkanı Kavcıoğlu daha önce yaptıkları düzenlemenin kripto parada ödemelerin yasaklanmadığını, ödeme kuruluşlarının aracılığını yasakladığını hatırlattı. Kavcıoğlu, “Bu ödemelere aracılık eden ödeme kuruluşlarını altyapıları çok sağlam olmadığı için ‘Bu tür ödemeleri banka aracılığı ile yapın’ dedik. Bu ödemeleri yasaklamadık, sadece ‘Bankalar aracılığıyla yapabilirsiniz, diğer ödeme kuruluşları ile yapamazsınız’ dedik. Çünkü orada bazı sıkıntılar var. Kripto paranın, para yerine kullanımını yasakladık” diye konuştu.
TCMB’nin kripto para ile ilgili daha kapsamlı bir düzenleme üzerinde çalıştığını haber veren Kavcıoğlu, “İki hafta içerisinde belli bir noktaya gelecek. Her kurum kendi alanıyla ilgili çalışmayı yapıyor. Müthiş bir para trafiği var. Şu an Türkiye'den dışarıya bizi rahatsız edecek düzeyde para trafiği var. Giden para geliyor mu gelmiyor mu? Bir taraftan ithalatı kısmak istiyorsunuz, bir taraftan da her gün kripto para alımı için yurt dışına milyon dolarlar gidiyor” dedi.
Rezervlerin şekli değişti
Röportajda Merkez Bankası rezervlerinin varlık ve yükümlülük olarak yer değiştirdiğine dikkat çeken Kavcıoğlu, “Türkiye’de rezervlerin yapısı değişmiştir. 2017-2018’den sonra yurt dışındaki tüm altınlar Türkiye’ye gelmiştir. Şuan Türkiye’nin tüm altınları TCMB'dedir ve yıllardır 120 ton olan altını bugün 720 tondur. Net ifade ediyorum, Türkiye’nin 90 milyar dolar rezervi vardır, altın rezervlerimiz çok güçlüdür ve bütün altın rezervlerimiz Merkez Bankası’ndadır ve yıllarca 120 ton olan altın 720 tondur” bilgisini verdi.
Merkez Bankası’nın yıpratılmaması gerektiğinin altını çizen Kavcıoğlu, iş dünyasını da rezervlerle ilgili taraf olması gerektiğini söyledi. Kavcıoğlu, “Eğer 2020'de talepleri karşılanmasaydı, o kredileri kapatamazlardı, uluslararası borçlarını ödeyemezlerdi, o varlıklara sahip olamazlardı” dedi.
Rezervler tartışılırken o günkü şartların değerlendirmesi gerektiğini belirten TCMB Başkanı Kavcıoğlu, “2020 sonu itibarıyla reel sektörün döviz pozisyon açığı 208 milyar dolardan 157 milyar dolara indi. Bu, rezervlerden ya da Merkez Bankası'nın yaptığı bu işlemlerden karşılandı. Sizin bu talepleri bir şekilde karşılamanız lazım. Karşılamazsanız, o zaman oluşacak şeylerle Türkiye yüzleşecektir, karşı karşıya kalacaktır” şeklinde konuştu.
Dünyada pandemi sebebiyle merkez bankalarının son dönemde bilançolarının 10 trilyon dolar genişlediğine işaret eden Kavcıoğlu, “Onlar yaparken, TCMB hiçbir şey yapmadan mı duracaktı? Yapılanları kendi içinde değerlendirmemiz lazım” açıklamasını yaptı.
“Birilerine ayrıcalıklı döviz satıldı” iddialarına yer veren Kavcıoğlu, “Mümkünatı yokb Yapmak isteseniz de yapamazsınız. Kurlar tamamen o günkü piyasada oluşur ve karşı taraf bilgisi hiç kimse tarafından bilinmez” ifadelerini kullandı.