"SAVAŞ EKONOMİSİ ABD'DE ASKERİ-ENDÜSTRİYEL KOMPLEKSİ NASIL ZENGİN EDİYOR?"
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından kısa süre önce yayımlanan bir rapor dünyanın dikkatini çekti. Rapora göre, ABD'nin yurt dışına silah satış hacmi 2023 yılında yüzde 16 artarak 238 milyar dolarla rekor düzeye ulaştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından kısa süre önce yayımlanan bir rapor dünyanın dikkatini çekti. Rapora göre, ABD’nin yurt dışına silah satış hacmi 2023 yılında yüzde 16 artarak 238 milyar dolarla rekor düzeye ulaştı.
ABD yönetiminin doğrudan müzakeresiyle gerçekleşen satış hacmi önceki yıla oranla yüzde 56 artarak 80,9 milyar doları, ABD’li şirketler tarafından gerçekleştirilen ticari satış ise yüzde 2,5’lik artışla 157,5 doları buldu.
Daha önceki senelerde olduğu gibi geçen sene de ABD’nin savaştan kar ettiği bir yıl oldu. Rusya-Ukrayna ihtilafının sürmesi ve Filistin-İsrail çatışmalarının yeniden başlaması dâhil olmak üzere dünya genelinde art arda çıkan bölgesel çatışmaların güvenlik ortamını daha da karmaşık hale getirmesiyle, birçok ülke savunmasını güçlendirmek için silah satın almak zorunda kalıyor. Öte yandan, uzun süredir “savaş yoluyla hegemonyasını koruyan" ABD, silah satışı kanalıyla savaş alanlarından tecrübe ve veri elde ederek silahları daha da geliştirdi ve daha büyük pazar payına sahip oldu.
ABD’nin silahları nerelere gidiyor?
2023’de Ukrayna'nın komşusu olan Polonya, 12 milyar ABD doları karşılığında satın alınan Apache helikopterleri dâhil olmak üzere çok sayıda Amerikan silahı satın aldı. Ayrıca entegre hava ve füze savunma muharebe komuta sistemi için de 4 milyar dolarlık bir sipariş yapıldı.
ABD ayrıca Almanya'ya 8,5 milyar dolar değerinde Chinook helikopterleri ve 3 milyar dolar değerinde orta menzilli havadan havaya füzeleri satmıştı. Bunun dışında ABD, Bulgaristan, Norveç ve Çek Cumhuriyeti'ne büyük miktarda silah satışı yaptı.
Birçok yabancı medya kuruluşu, Rusya-Ukrayna çatışmalarının ABD’nin yüklü silah satış siparişi almasına neden olduğuna ve Avrupa ülkelerinin Ukrayna'ya yardım sağladıktan sonra kendi stoklarındaki açığı kapatmak için ABD'den silah satın almak zorunda kaldıklarına dikkat çekti.
ABD'nin Asya-Pasifik bölgesine yaptığı silah satışları da dikkat çekiyor. Örneğin Güney Kore, F-35 savaş uçağı satın almak için 5 milyar ABD doları, Avustralya ise C130J-30 Super Hercules nakliye uçağı satın almak için 6,3 milyar ABD doları harcadı. Japonya ve ABD, E-2D Gelişmiş Hawkeye Erken Uyarı ve Kontrol Uçağı için 1 milyar ABD doları değerinde bir anlaşmaya vardı.
Geçen yılın ekim ayında ortaya çıkan Filistin-İsrail çatışmasından sonra ABD, İsrail’e acil silah satışı gerçekleştirdi. Verilere göre, 2023 sonu itibarıyla ABD İsrail’e on binlerce ton askeri teçhizat sağladı.
Çatışma ve savaş, sıradan insanlara ciddi felaketler getirirken, ABD askeri-endüstriyel kompleksine servet kazandırıyor. Savaş ekonomisi, ABD’de askeri makamlar, silah tüccarları, senatörler, savunma ve bilimsel araştırma kuruluşları, düşünce kuruluşları ve basın kuruluşlarından oluşan dev bir çıkar grubu oluşturdu.
Askeri endüstriyel kompleksinin hissesinde, ABD ordusunun ağustos 2021'de Afganistan’dan çekilmesinden sonra bir süreliğine düşüş göründü, ancak şubat 2022’de Rusya-Ukrayna çatışmasının ortaya çıkışıyla düşüş sona erdi.
Her şeyi özetleyecek bir görüntü, ABD'nin Arkansas kentindeki Camden’de yer alan Highlands Endüstri Parkı'nda HIMARS füzesinin yoğun üretimi ve nakliyesidir. Gelişmiş orta menzilli havadan havaya füzeler üreten ABD'li RTX şirketi, Rusya-Ukrayna çatışmasının başlangıcından bu yana 3 milyar dolardan fazla sipariş aldı ve bu siparişlerin daha da artması bekleniyor.
ABD’nin kazanımları sadece bunlarla sınırlı kalmıyor. Dışişleri bakanlığının raporuna bakıldığında, 2023’te silah satışı akışı, ABD’nin küresel stratejik planıyla tutarlıdır. Rusya-Ukrayna ihtilafında yangına körükle gitmekten, sözde “Hint-Pasifik Stratejisi”ni ilerletme ve İsrail’e destek vermeye kadar, tıpkı ABD Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında belirtildiği gibi, silah satışı ve transferi, ABD dış politikasının bir aracı olarak kabul ediliyor. Silah satışını teşvik eden ABD yönetimi, bu kanalla Avrupa, Asya-Pasifik bölgesi ve Ortadoğu gibi bölgelerde etkisini artırarak jeopolitik çıkarlar elde etmektedir.
Rekor seviyeye çıkan silah satışı, “dünya ne kadar huzursuz bir yer olursa, ABD o kadar fazla kar elde eder” anlayışını gün yüzüne çıkarmış durumdadır.
Savaş yoluyla hegemonyayı koruma taktiği, Amerikalı silah tacirlerinin servetlerine servet katarken, dünyayı büyük bir felakete sürüklüyor.