Bu da üretim ve satışta ciddi kayıplar verilmesine neden oldu. Özellikle Avrupa’da birçok ülkede markalar ve bayiler operasyonlarını yıl içerisinde belirli dönemlerde geçici süreliğine durdurmak zorunda kaldı” dedi.

Türkiye’de ise alınan önlemler sayesinde üretimde kısa süreli kesintiler yaşansa da otomotiv sektöründe eşi benzeri olmayan inişli-çıkışlı bir yıla tanıklık edildiğini vurgulayan Berkel, “Bildiğiniz üzere 2018 yılında yaşadığımız krizin etkileri 2019 yılında devam etti. 2020’nin bizim için daha olumlu geçmesini beklerken Kovid-19 salgınıyla karşı karşıya kaldık. Yılın ilk yarısında bu olumsuz etki fazlasıyla yaşandı. Ancak Haziran ayından itibaren normalleşmeye geçilmesi ve sağlanan destekler sayesinde Türkiye pazarında hızla artan bir satış grafiği yakalandı. Pandemi nedeniyle bireysel araç sahiplenme isteği bunda önemli bir rol oynadı. Kredi faiz oranlarının yüzde 1 seviyesinin altına inmesiyle 2018’den bu yana ötelenen satışlar hızlı bir şekilde alıma dönmeye başladı. Ayrıca yılın son döneminde ve 2021’de planlanan talepler de öne çekildi” diye konuştu. Berkel, “Eylül ve ekim ayları tarihi zirveleri görmemizi sağladı. Kasım’da bir yavaşlama olsa da Aralık ayının da en az 100 bin adetlik toplam satışla tamamlanacağını düşünüyoruz. Böylece 2020 yılının, bir önceki yıla göre yüzde 60’tan fazla artışla 770 bin adet ve üstünde kapanacağını öngörüyoruz” ifadelerini kullandı. 

Hyundai olarak yıl boyunca SUV modellerimize ağırlık verdiklerini kaydeden Berkel, “Tucson ve Kona modellerimizin satışı, toplam satış rakamlarımız içinde yüzde 65’e tekabül ediyor. Yani sattığımız her 3 araçtan ikisi SUV modelimiz oldu” şeklinde konuştu.