Akçaabat ilçesindeki Sebat Aile Sağlığı Merkezinde hemşire olan Altunbaş, iki kızı ve eşiyle farklı zamanlarda sokakta buldukları görme engelli ve hasta kedileri sahiplendi.

Altunbaş, düzenli olarak sağlık kontrollerini ve aşılarını yaptırdığı kedilere "Pamir", "Ada", "Güneş", "Magi" ve "Mia" isimlerini verdi.

Kediler için kimlik ve hayvan pasaportu çıkaran Altunbaş, AA muhabirine, evde bakamayacağını düşündüğü için uzun süre kedi sahiplenmek istemediğini söyledi.

Altunbaş, sahiplendiği kedilerin her birinin ayrı hikayesi olduğunu dile getirerek, "İsmini Ada koyduğumuz kedi karşıma çıktı. Annesini köpekler parçalamıştı. Sokakta üç gün aç susuz kalmıştı. Önüne koyduğum mamaya saldırınca Ada hayatımıza girdi. Ada'nın astım hastası olduğunu öğrendik, atakları başladı. Kedileri daha iyi anlayabildim. Sağlık sorunlarını, ihtiyaçları olduğunu, hastalıklarını bize anlatamadıklarını daha iyi anlayabildim. Böyle oldukça daha da bağlandım." diye konuştu.

Bu süreçte ailesinin desteğini her zaman hissettiğini anlatan Altunbaş, aşı ve sağlık kontrollerinin düzenli yapılmasının kediler için hayati önem taşıdığını vurguladı.

Altunbaş, hayvan sahiplenenlerin bakım süreci ve ekonomik durumu iyi düşünmeleri gerektiğine değinerek, "Çünkü eve alışan kedi, bir daha asla sokakta yapamıyor. Mama bulamıyor, beslenemiyor, avlanamıyor." ifadelerini kullandı.

- "İnsanların bakıma muhtaç kedileri hayatına almasını istiyorum"

Yardıma muhtaç oldukları için engelli ve hasta kedilere baktığını anlatan Altunbaş, şöyle devam etti:

"Çünkü bu kediler sokakta hayatlarını sürdüremeyecek kediler. İnsan elinin değmesi gereken bakıma muhtaç, ilaçlarının verilip kontrollerinin düzenli yapılması gereken kediler. Görme engelli kedimi sokağa bıraktığımda asla yaşayamaz, yiyecek bulamaz, avlanamaz. Devamlı ilaç kullanan kedim sokakta yaşasa düzenli gidip ona kim ilaç verecek? Bakımları sağlıklı ve düzenli bir şekilde ancak evde yapılabileceği için tercihim onlardan tarafta. Ben cins kedi tutkunluğunu bırakıp, özellikle bakıma muhtaç kedileri insanların hayatına almasını istiyorum."

Altunbaş'ın kızı Cemre ise kedilerle yaşamaktan mutluluk duyduğunu belirterek, "Uyandığım zaman güne başlarken onların birini görmek ya da onların mırıltılarıyla uyanmak hoşuma gidiyor. Evde bir mama kabının olması beni mutlu ediyor." dedi.

Muhabir:Enes Sansar

Redaktor:Hakan Burak Altunöz

Yayınlayan:Sevil Çelik

Detaylar

16.02.2025 12:44Türkiye - Trabzon

5Bülten: Özel Yerel InternetKategori:Genel Etiketler :17 Şubat Dünya Kediler Günü, hasta ve engelli 5 kedi, Hemşire Nurgül Altunbaş, Trabzon

Y-37069605

https://haber.aa.com.tr/yayin/37069605

Öğretmenler kediler için yuva yapıyor

- Erzurum'da sahipsiz hayvanların kışın dondurucu soğuklarda üşümemesi amacıyla harekete geçen 4 öğretmen, 80 metrekarelik atölyede kendi imkanlarıyla yaklaşık 1 yıldır sahipsiz kediler için "Kedikol" adlı yuvalar üretiyor

ERZURUM (AA) - FARUK KÜÇÜK - Erzurumlu 4 öğretmen, sahipsiz hayvanların kışın soğuktan ve yırtıcılardan korunması için "Kedikol" isimli yuvalar yapıp, kentin farklı noktalarına yerleştiriyor.

Öğretmenler Hikmet Akpınar, Eyüp Yalap, Hikmet Binici ve Nurullah Atmaca, yaklaşık bir yıl önce kendi imkanlarıyla 80 metrekarelik atölyede sahipsiz kediler için "Kedikol" adlı yuvalar üretmeye başladı.

Şu ana kadar kentin birçok yerine 20 yuva yerleştiren öğretmenler, atölyede yuvaların yanı sıra köy okulları için kitaplık, masa ve sandalye de yapıyor.

Yakutiye Adalet Mesleki Eğitim Merkezi öğretmenlerinden Hikmet Akpınar, AA muhabirine, arkadaşlarıyla kışın sahipsiz hayvanların soğuk hava ve yırtıcı hayvanlardan korunabilmeleri için yuva yaptıklarını söyledi.

Projeyi kendi imkanlarıyla yürüttükleri için yuvaları sınırlı sayıda yapabildiklerini anlatan Akpınar, en büyük amaçlarının sosyal farkındalık oluşturabilmek olduğunu belirterek, "Hayvanlara yardım etmek vicdani sorumluluğumuz ve aynı zamanda inancımızın gereğidir. Biz 4 öğretmen bu bilinçle sokak hayvanlarına yardım ederek inancımızdan, merhametimizden güç alarak yaşam koşullarını iyileştirmeye çalışıyoruz. Toplum olarak sokak hayvanları için el ele verebilirsek yaşam koşullarını daha iyi şekilde iyileştirebiliriz." diye konuştu.

Akpınar, şöyle devam etti:

"Bu atölyeyi bir arkadaşımız bize verdi, biz de bütün malzemelerini kendi imkanlarımızla sağladık. Her arkadaşımızın kendi evinden veya aldığı malzemelerle doldurduk. Kuş yuvaları da yaptık. Okulların masa, sandalye ve dolap ihtiyaçları olduğunda imkanlarımız doğrultusunda karşılamaya çalışıyoruz. Yaptığımız barınakları şehrin belli yerlerine yerleştiriyoruz."

- "Kedikollar" güvenlik için 3 katlı tasarlandı

Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmenlerinden Eyüp Yalap ise 4 arkadaş burada gönüllülük esasıyla ürünler ürettiklerini söyledi.

Bu işleri hem Allah'ın rızasını kazanmak hem de insani bir görev olarak gerçekleştirdiklerini vurgulayan Yalap, "Sokak hayvanları belki bizden bir şey istemiyor ama biz onların ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Sokakta üşüyen ya da yırtıcı hayvanlar tarafından öldürülen hayvanları gördüğümüzde çok üzülüyoruz. Biz de üzüntümüzü bu barınakları yaparak sokak hayvanlarının bu yuvaları sahiplenip kendilerine bir yuva yaptıklarını gördüğümüzde çok mutlu oluyoruz." ifadelerini kullandı.

Yuvaları üniversite, okul bahçelerine ve kentin belli yerlerinde kurduklarını kaydeden Yalap, şunları kaydetti:

"Barınağın ismini 'Kedikol' koyduk. Bunun sebebi ise askerlerimizin artık barınakları değil, kalekolları var. Onları düşmanlardan koruyabilecek yerleri var. Bizim de 'Kedikol' projemiz var. Askerlerimizden esinlenerek yaptık. Sokak hayvanları, doğal düşman ve doğal hava koşullarından korunabilecek. 'Kedikol' yuvamız 3 kattan oluşmaktadır. Kediler, doğal düşmanlarından korunabilmek için en alt kattan en üst kata çıkarak kendini koruyabilecektir. Bu şekilde bir güvenlik sistemi yaptık."

Muhabir:Faruk Küçük

Redaktor:İsmail Hakkı Demir

Yayınlayan:Sevil Çelik

Detaylar

16.02.2025 12:19Türkiye - Erzurum

5Bülten: Özel Yerel InternetKategori:Genel Etiketler :Erzurum, Erzurumlu öğretmenler, gönüllü, kedi, yuva

Y-37069446

https://haber.aa.com.tr/yayin/37069446

Görme engelli kedi "Korsan" diş hekimliği fakültesinin maskotu oldu

- Trabzon'da bir gözü görmeyen "Korsan" adlı kediye, KTÜ Farabi Hastanesi Diş Hekimliği Fakültesinin otopark bölümünde bakılıyor

- Mesainin başlama ve bitiş saatlerini sabırsızlıkla bekleyen kedi, verilen yiyeceklerle karnını doyurduktan sonra genellikle kendisi için hazırlanan alanda dinleniyor

TRABZON (AA) - MELTEM YILMAZ KARAKURUM - Trabzon'da Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Diş Hekimliği Fakültesi personelinin baktığı görme engelli kedi, fakültenin maskotu oldu.

Enfeksiyon nedeniyle bir gözünü kaybettiği için "Korsan" adı verilen kedinin ihtiyaçları fakülte personel tarafından karşılanıyor.

Mesainin başlama ve bitiş saatlerini sabırsızlıkla bekleyen kedi, verilen yiyeceklerle karnını doyurduktan sonra genellikle kendisi için hazırlanan alanda vakit geçiriyor.

Fakülte personeli, iş çıkışı kedi ile keyifli anlar yaşayarak günün stresini atıyor.

KTÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Davut Çelik, AA muhabirine, kedinin uzun süredir fakültenin maskotu olduğunu söyledi.

Sağlık Bakanlığının genelgesi dahilinde kediyi mümkün olduğunca uzakta sevip beslediklerini belirten Çelik, "Korsan çok sıcakkanlı, her zaman çağırdığınızda gelir, seversiniz, beslersiniz. Biraz tombik. Onu çok seviyoruz." dedi.

Çelik, personelin kediyle sürekli ilgilendiğini anlatarak, "Kedisever çok mesai arkadaşımız var. Aşıları, bakımları dönem dönem yapılıyor. Mümkün olduğunca ilgilenmeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Personelin iş çıkışı kedi sayesinde stres attığını dile getiren Çelik, "Bize, iş stresini, negatif enerjiyi attıklarını iletiyorlar. Korsan'la sürekli ilgilenilmesi konusunda memnunuz." ifadesini kullandı.

- "Çok sevecen bir kedi"

Fakültede 1,5 yıldır çalışan Behiye Taşcan Coşkun ise "Korsan"ı çok sevdiğini söyledi.

Kedinin bir gözünün görmediğini belirten Coşkun, "Otopark kısmında hastane personelimiz bakıyor, mamasını veriyor. Ona orada yuva kuruldu." dedi.

Coşkun, kedinin personelin giriş çıkış saatlerine alıştığına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Genellikle çıkış saatlerinde mamasını veriyoruz. O da o saate alıştı. Yemek saatinin geldiğini anlıyor. Kendisi buranın maskotu gibi herkes 'Korsan' diyor. İsmini gözünden dolayı o şekilde koymuşlar. İş çıkışı yoğun günler geçirdiğimizde de seviyoruz. Çok sevecen bir kedi. Böylece iş stresini de atıyoruz."

Güvenlik görevlisi Tuğba Yaşar da "Korsan"ın adeta fakültenin maskotu olduğunu aktardı.

Uzun zamandır kedinin fakültenin otopark kısmında barındığını anlatan Yaşar, "Gece nöbetlerinde oluyoruz o da bizim yanımızda. Benim de kedim var. Onun mamasından getiriyorum. Öyle bizimle beraber, eğlenceli oluyor. " diye konuştu.

Muhabir:Meltem Yılmaz Karakurum

Redaktor:Tuğba Yardımcı

Yayınlayan:Sevil Çelik

Detaylar

16.02.2025 12:03Türkiye - Trabzon

5Bülten: Özel YerelKategori:Genel Etiketler :"Korsan" adlı kedi, KTÜ Farabi Hastanesi Diş Hekimliği Fakültesi, Trabzon

Y-37069312

https://haber.aa.com.tr/yayin/37069312

Bursa'nın engelli ve sahipsiz kedileri 18 yıldır "villa"da yaşıyor

- Osmangazi Belediyesince 114 dönüm arazide kurulan Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezinde sahipsiz, cins ve engelli kedilerin bakımları da yapılıyor

- Osmangazi Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü Kadir Özdemir:

- "Villalarda daha çok doğada yaşayamayacak, rehabilite edildikten sonra alındığı ortama bırakılamayacak, sakat, yaşlı, engelli, kör ve sahiplendirmeye açık kediler yaşıyor"

BURSA (AA) - MUSTAFA BİKEÇ - Bursa'nın Osmangazi ilçesinde, engelli ve sahipsiz kediler 18 yıldır belediyenin kurduğu merkezdeki 2 villada yaşamını sürdürüyor.

Osmangazi Belediyesince 114 dönüm arazide kurulan Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezinde sahipsiz, cins ve engelli kedilerin bakımı gerçekleştiriliyor.

Tesisteki yaklaşık 200 kedi, 25 metrekare taban alanına ve 8'er metre yüksekliğe sahip 2 villada yaşamına devam ediyor. Günde yaklaşık 10 kilogram kuru mamayla beslenen kediler, soğuk havalarda villalarda yakılan sobayla ısınıyor.

Ameliyathanelerin de bulunduğu merkezde her yıl yüzlerce hayvan tedavi edilip sahiplendiriliyor.

- "Tesiste 60 personel çalışıyor"

Osmangazi Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Kadir Özdemir, AA muhabirine, merkezde ameliyathaneler, postoperatif (ameliyat sonrası) bakım üniteleri, yoğun bakım üniteleri, laboratuvarlar, ultrason, röntgen odaları ve karantina alanları gibi bölümler de olduğunu söyledi.

Tesiste birbirinden bağımsız 23 binanın bulunduğunu dile getiren Özdemir, "Kedilerin ve köpeklerin olduğu alanlar tamamen alttan ısıtmalı. Otomatik suluk ve yemliklerin olduğu bir tesis. Tesiste 60 personel çalışıyor. Bunlardan 8'i veteriner hekim, 8'i veteriner teknikeri. Geri kalanları büro elemanları ve toplama ekiplerinden oluşuyor." dedi.

Yaşam merkezinde sadece kuru mama ile beslenme yapıldığını belirten Özdemir, "Tesiste cerrahi ünite, poliklinik, karantina ünitesi, ilk kabul ünitesi, köpekler için doğal yaşam alanları, kedi tedavi ünitemiz ve köpekler için yeni tasarlayacağımız ameliyathane ünitemiz mevcut." diye konuştu.

Özdemir, tesiste kediler için Osmanlı mimarisine özgü 2 villanın bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Villalarda daha çok doğada yaşayamayacak, rehabilite edildikten sonra alındığı ortama bırakılamayacak, sakat, yaşlı, engelli, kör ve sahiplendirmeye açık olan kediler yaşıyor. Sokakta yaşayamayacak olan kedileri barındırıyoruz ve buradan sahiplendirme yapıyoruz. Villalarımız tamamen ahşap, her bir villa yaklaşık bir dönüm. İki katlı içerisinde sobalar bulunuyor. Her birinin ayrı ayrı yemlikleri, sulukları, yatakları, altlıkları içeride ve dışarıda kum havuzları bulunuyor. Buradaki kediler mikroçipli, kayıt altında, kısır ve düzenli aşıları yapılıyor."

Kadir Özdemir ayrıca 70 metrekarelik 4 kedi tedavi ünite odalarının bulunduğunu anlattı.

- Tesiste 2024'te 10 bin 299 kedi rehabilite edildi

Tesiste geçen yıl 10 bin 299 kedinin rehabilitasyonunun yapıldığını ve bunlardan 338'inin sahiplendirildiğini ifade eden Özdemir, şu bilgileri verdi:

"Mutlu Patiler Projesi kapsamında hayvanseverler, mahalle ve sokaklarında baktıkları kedileri haftanın 3 günü tesise getirip kısırlaştırma hizmeti aldılar. 1047 kediyi kısırlaştırıp aldığımız ortama geri bıraktık. Hem halk hem de çevre sağlığı açısından faydalı bir çalışma oldu. Kısırlaştırmalarda mikroçip, kuduz aşısı ve iç dış parazit uygulamaları yapılarak kediler alındığı ortama geri bırakıldı."