Dolar $
33.92
%0.11 0.03
Euro €
37.53
%0.02 0
Sterlin £
44.59
%-0.03 -0.01
Çeyrek Altın
4444.68
%-0.24 -10.57
SON DAKİKA
Teknoloji Pazartesi 28 Mart 2022 07:07

ROBOTLARIN EKONOMİYE KATKISI 33 TRİLYON DOLAR

Ülkemizde son yılların en popüler konularından biri de akıllı robotlar. Otonom robot teknolojisi ise robotların tıpkı insanlar gibi kendi kararlarını verme ve buna göre bir eylemde bulunma yeteneğine sahip olmasını sağlayan teknoloji. ZGN Otonom ve Robotik şirketinin CEO'su Özgün Yabalak, otonom robot teknolojisini Analiz'e anlattı

Robotların ekonomiye katkısı 33 trilyon dolar

Endüstri 4.0 ile birlikte robotik, yapay zekâ ve otomasyonun teknolojik avantajları arttı. Yapay zekâ ve otomasyonunun avantajları sayesinde gerek özel amaçlı kullanılan gerekse endüstriyel üretimdeki robotlar artış gösteriyor. Robot teknolojisinin ekonomiye etkisi son derece büyük. McKinsey, yıkıcı teknolojilerinin 2025’te yaklaşık 14 trilyon dolar ile 33 trilyon dolar arasında potansiyel bir ekonomik etkiye sahip olacağını tahmin ediyor. Robot teknolojisinin ekonomik etkisinin 2025 yılına kadar yıllık bazda 1.7 trilyon ile 4.5 trilyon dolar aralığında olacağı öngörülüyor. McKinsey raporuna göre bu etkinin 800 milyar-2.6 trilyon dolar aralığındaki kısmı insanların yaşam kalitelerinin iyileşmesi yoluyla oluşacak. 

İmalatta ve ticari hizmetlerde otomatikleşmenin 700 milyar-1.4 trilyon dolar kadar etki yaratması bekleniyor. Bu bağlamda gelişmiş ülkelerde 600 milyar dolar-1.2 trilyon dolar aralığında, gelişmekte olan ülkelerde ise 100 milyar-200 milyar dolar aralığında bir rakama denk gelecek. İnsanların hayatını kolaylaştıran ev hizmeti robotları da 200-500 milyar dolar kadar bir ekonomik etki oluşturacak. ZGN Otonom ve Robotik şirketinin CEO’su Özgün Yabalak da Türk sanayisinin, Endüstri 4.0 sürecini hızlı şekilde benimseyerek erken harekete geçtiğini söyledi, dijital dönüşümün sektörlerde başladığını belirtti. Yabalak, çatallı tip endüstriyel taşıma araçlarına otonom operasyon yeteneğini kazandırdıklarını söyledi.

. Bunun yanı sıra, fabrika çıkışlı manuel endüstriyel taşıma araçlarına da sadece basit bir modül eklemesiyle insansız çalışabilme özelliğini kazandırıyoruz. Hali hazırdaki AGV sistemlerine yani otomatik yönlendirmeli araçlara da merkezi kontrol birimi modüllerimizle çözüm sunuyoruz. Endüstriyel araçlar için güvenlik asistanı uygulamalarımızla çalışma güvenliğini maksimuma çıkaran çözümler geliştiriyoruz.

Üretim verimliliği açısından çok önemli bir yere sahip olan otonom teknolojisi, sürekli güncellendiği ve daha iyisini sunduğu için devamlı takip edilmesi gereken bir sistem olarak öne çıkıyor. Otomobiller, robotlar, uçaklar, gemiler gibi birçok alanda sürücüsüz yani insansız işlem yapılabilir hale geldi. 

dikmen-k

 Endüstriyel dijital dönüşüm Türkiye’de nasıl ilerliyor?

Türk sanayisi, Endüstri 4.0 sürecini hızlı şekilde benimseyerek erken harekete geçti. Uzun yıllardan beri süre gelen ve çözüm aranan birçok angarya ve zorlu sürecin Endüstri 4.0 ile birlikte hızlı ve kolay bir şekilde çözüme ulaşabileceğine olan inancını her zaman korudu. Bu sürecin ilk safhası olan dijital dönüşüm süreci de Türk endüstrisinde hızlı bir şekilde başladı. İlk yıllarda sıklıkla enerji ve otomotiv gibi yüksek cirolu sektörlerde dijital dönüşüm başarıları lanse edilse de şu anda günümüzde dijital dönüşümün tüm sektörlerde kendini belirgin bir şekilde göstermekte olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Özellikle yerli çok sayıda yazılımsal çözüm, çok alternatifli donanım çözümleriyle birçok süreci ve işleyişi basitleştirmek, verim artışı sağlamak ve bu çözümlere ulaşmak oldukça kolay.

Otonomi bir bireyin veya bir ülkenin bağımsız karar verme bilinçli ve zorlanmadan karar verme yetisi olarak da kullanılmaktadır. Üretim verimliliği açısından çok önemli bir yere sahip olan otonom teknolojisi, sürekli güncellendiği ve daha iyisini sunduğu için devamlı takip edilmesi gereken bir sistem olarak öne çıkıyor. Otomobiller, robotlar, uçaklar, gemiler gibi birçok alanda sürücüsüz yani insansız işlem yapılabilir hale geldi. Bu tip anlatımları hep duyuyoruz ama;  Otonomi nedir? Otonomi Türkiye’de ne durumda? 

Otonomi, belirli bir kapsam ve hedef doğrultusunda, sahip olunan yetkinliklere uygun verilen görevleri herhangi bir dış yönerge ve müdahaleye ihtiyaç duymadan zamanında ve doğru olarak gerçekleştirilmesini sağlayan çalışma şeklidir.

Bu çalışma şekli teknolojik yeniliklerle devamlı gelişme gösteriyor. Siz bunun üstesinden nasıl geliyorsunuz?

Gerçekçi olmak gerekirse bizden önceki mevcut çözümlerle otonomi uygulamaları Türkiye’de oldukça dar bir çerçevede gerçekleştirilmiş ve sektörde çok kısıtlı bir uygulama imkanı bulabilmiştir. Bu durum özellikle otonom araçlara karşı sektör genelinde ön yargılı bir yaklaşım olmasına neden olmuş. Son iki yıl içerisinde ZGN’nin otonom araç alanında aktif olması ve kendisini gösterip sektörde birçok uygulama yapmasıyla birlikte, firmalar bizdeki gelişmiş otonom operasyon çözümlerini görmeye başladı ve bu durumun lehimize değişmesine yardımcı oldu. Pandeminin de etkisiyle birlikte insansız operasyonların özellikle üretim sektörü için ne kadar önemli olduğunu da net bir şekilde görmüş olduk. Bu iki durum birbiriyle harmanlandığında sektördeki otonom operasyon çözümlerinin uygulanabileceği fırsat penceresi oldukça genişledi. Deneme, demo ve satın alma taleplerinin neredeyse tamamı doğrudan sektördeki potansiyel müşterilerimizden gelmeye başladı ve süreçlerin tamamlanma takvimleri oldukça kısaldı. Türkiye’de otonom operasyona yönelik talebin önümüzdeki yıllarda da ciddi büyüme yüzdeleriyle artacağını rahatlıkla öngörebiliyoruz.

Endüstriyel robot kullanımının emek piyasası başta olmak üzere, GSYİH, verimlilik ve maliyetlere olan etkileri de gözler önüne seriyor. 

ZGN’nin Türk mühendisleri tarafından geliştirdiği modüler otonom sistemleri nasıl bir   farklılık  yaratıyor? 

Ekibimiz tarafından geliştirilen AVT Otonom Operasyon Sistemi, alternatiflerine göre birçok üstün özelliğe sahip. AVT’nin özellikleri tamamen sektörün ihtiyacına, taleplerine ve beklentilerine göre en yaygın kullanım şansına sahip olacak şekilde belirlendi.

AVT Sistemi, marka, model ve tipi fark etmeksizin manuel elektrikli bir endüstriyel araca 1 hafta içerisinde otonom çalışma yeteneği kazandırır. Saha şartlarının zorluğuna bağlı olarak azami 2 ay içerisinde otonom aracınızla sahada tam kapasitede çalışmaya geçilmesini mümkün kılar. Bu yönden sektördeki rakiplerinin oldukça önündedir.

AVT Otonom Dönüşüm Sistemi, giydirilebilir bir teknolojidir. Giydirildiği aracın tüm özellik ve yeteneklerinin otonom operasyonlarda kullanılmasını mümkün kılar. Sistem, araç marka model ve tipinden bağımsızdır. Bu sayede farklı marka model ve tiplerde araçlar üzerine sistemin transferi gerçekleştirilebilir. Örneğin, bir istifleyici üzerinde kurulu olan AVT Otonom Dönüşüm Sistemi’ni alıp, daha büyük bir fırsat gördüğünüz bir forklift üzerine birkaç saat içerisinde taşıyabilir ve devreye alabilirsiniz.

AVT Otonom Dönüşüm Sistemi, giydirilebilir, taşınabilir ve modüler yapısından dolayı aracın fabrika çıkış donanımları üzerinde herhangi bir mekanik, elektronik ve yazılımsal müdahalede kesinlikle bulunmaz. Bu özelliği sayesinde garanti kapsam ve şartlarına aykırı bir durum oluşturmadığından garantisi devam eden ve/veya kiralık araçlara rahatlıkla uygulanabilirliği kabul görmüştür.

AVT Otonom Dönüşüm Sistemi manuel endüstriyel araç üzerine ek bir yetenek olarak kurulur. Bu sayede endüstriyel araç hem manuel hem de otonom olarak kullanılabilir. Herhangi bir otonom sistem kaynaklı arıza vb. durumda aracın kapasite kullanımında bir düşüş olmasının önüne geçilir. Tercihinize göre istediğinizde aracı bir butona basarak manuel/otonom moda geçirerek kullanabilirsiniz.

Kısaca sistemin modüler ve giydirilebilir yapıda olması, araç özelinde değil tamamen bağımsız bir sistem olması AVT’nin sektörde öncü bir çözüm olmasını sağlamıştır.

İnsanlık, tarih boyunca birçok değişim ve dönüşüm yaşamıştır. Bu değişimlerin sosyal ve ekonomik hayat üzerinde önemli etkileri olmuştur. Avcı toplumundan tarım toplumuna geçen insan, birlikte yaşamaya ve üretmeye başlamıştır. Sürekli keşfetme ve daha iyiye ulaşma arzusu ile bazı teknolojik gelişmeler insanlığın sanayi toplumuna geçişini sağlamıştır. Sanayi toplumuna geçiş ile birlikte insanlık tarihi boyunca yaşanmış olan en büyük toplumsal değişim ve dönüşümlerden biri gerçekleşmiştir. Daha sonra bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler insanlığın bilgi toplumuna everilmesini sağlamıştır

Bugün gelinen noktada insanlık yeni bir dönüşümün arifesindedir. İşte son zamanlarda Robotlar, Metaverse derken benim her zaman yazdığım gibi biz her türlü yeniliğe lehimize olduğu sürece hemen alışabiliyoruz. Bizim hayatımızı kolaylaştıran bu çalışmaları yapan tüm mühendislerimizi kutluyorum.