Asya borsaları küresel ekonomik toparlanma ve aşılananların sayısındaki artışla üç haftanın zirvesine çıkarken, yatırımcılar toparlanmaya yönelik yeni ipuçları için önümüzdeki bilanço dönemini bekliyorlar.

Küresel piyasalarda dolar ABD tahvil getirilerinin gerilemesinin ardından başlıca para birimleri karşısında iki haftanın dip seviyesine geriledi. İşlemcilerin Fed'in para politikasını taahhüt ettiği tarihten daha erken sıkılaştıracağını öngörerek aldıkları pozisyonları azaltmalarına paralel olarak ABD'nin tahvil getirileri geriledi.

Dolar/TL saat 0857'de 8.1550/8.1650 seviyesindeydi. Euro/TL 9.6824/9.6955, sepet bazında TL 8.9189/8.9305 düzeyindeydi.

Şubat ayında 300'ün altına kadar geriledikten sonra TCMB başkanının görevden alınmasıyla geçen hafta 500 baz puana yaklaşan Türkiye'nin 5 yıllık CDS'i bu sabah aynı saatte 431/441 seviyesinde.

CDS düne göre yaklaşık 10 baz puan gerilerken bankacılar bugün için küresel piyasalarda olumlu bir seyir olduğuna dikkat çekiyorlar.

ENFLASYON TAHMİNLERİ YUKARI, BÜYÜME AŞAĞI REVİZE EDİLİYOR

Tüketici yıllık enflasyonu %16.19 ile 2019 ortasından beri en yüksek seviyelere yükselirken, yükselişin önümüzdeki aylarda da devam etmesi bekleniyor. Bu kapsamda TCMB'nin enflasyondaki yükselişe dair söylem ve eylemleri yakından takip edilmeye devam ediliyor.

Ekonomistler yeni bir kur etkisi olmadığı senaryoda Nisan'da enflasyonun yılın en yüksek seviyesini göreceğini, sonrasında ise yıl sonuna doğru düşüşe geçeceğini öngörüyordu. Ancak bu beklentiler TCMB'de başkan değişimiyle birlikte kur şoku oluşması nedeniyle yeniden revize edilmeye başlandı.

Japon bankacılık ve finansal hizmetler grubu Mitsubishi UFJ Financial Group (MUFG) dün yıl sonu enflasyon tahminini %12'de %15'e yükseltti.

Yatırım bankası JPMorgan TL'deki son dönemdeki değer kaybının fiyat baskısı oluşturmaya başladığını söyleyerek, yıl sonu enflasyon tahminini %11.2'den %13.4'e revize etti.

Revizyonlarda enflasyondaki Nisan ayında beklenen zirvenin daha da yükseltilmesi, zirvenin Nisan'dan sonraki aylara sarkması, enflasyonun daha uzun süre yüksek kalması ve beklenen düşüşün daha sınırlı kalması öne çıkıyor.

Ekonomistler, yabancıların Türkiye sermaye piyasalarındaki yatırımlarını azaltma eğilimi ile birlikte TL'deki kırılgan seyre dikkat çekiyorlar.

Bu ay izlenecek ana gelişmeler arasında piyasaların bu ay bir faiz indirimi yapılmayacağını tahmin ettiği 15 Nisan'daki TCMB faiz kararı toplantısı ve ay sonundaki enflasyon raporu öne çıkıyor. Ancak bankacılar piyasalarda en büyük soru işaretinin %19 politika faizinin önümüzdeki dönemde yeterli olmadığının fiyatlandığı bir senaryo. Bu senaryo TL için önemli riskler taşıyor.

Bankacılar %30'u aşan üretici fiyatları enflasyonunun tüketici fiyatlarına da yansıyacak olmasıyla da tüketici enflasyonu için risk görüyor. Bankacılara göre görev değişimleri ardından TCMB'nin faiz artışı yapamayacağına ilişkin piyasa öngörüsü, %19 politika faizinin yeterli olmayacağının anlaşıldığı bir noktada TL'yi baskı altında bırakabilme riski de içeriyor. Tüm bunlar enflasyona ilişkin beklentileri daha da bozuyor.

Naci Ağbal'ın ardından göreve gelen TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, sıkı para politikasını sürdürmeye söz verdi. Ancak Kavcıoğlu daha önce cumhurbaşkanının yükselen faizlerin enflasyonu yükselttiği şeklinde, genel geçer doğrulara zıt görüşü benimsediğini yazılarında ifade etmişti.

Naci Ağbal başkanlığındaki TCMB, politika faizini beş aydan kısa bir sürede 875 baz puan artırması liranın değer kazanmasına sebep olmuştu. Bankacılara göre politika faizinin %19 seviyesinde bulunması TL için hala önemli bir destek oluşturmaya devam ediyor.

Ağbal'ın TCMB başkanı olduğu dönemde 20 milyar dolar civarında Türkiye varlıklarını artıran yabancılar başkan değişimi sonrası çıkış yönünde işlem yaparken lokal yatırımcılar 230 milyar dolarlık döviz varlıklarının 10 milyar dolar gibi bir kısmını TL'ye çevirdiler. Bankacıların verdiği bilgiye göre lokaller hem döviz alım hem satım yönünde bu hafta da aktif olmaya devam ediyor. Bankacılar lokal işlemlerin döviz satım ağırlıkta devam ettiğini belirtiyorlar.

Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ise dün Türk bankaları için yaptığı değerlendirmede sektör için refinansman riskinin arttığını ancak kısa vadede bankaların yeterli döviz likiditesine sahip olduğuna dikkat çekti.

Fitch raporunda Türk bankacılık sektörünün döviz likiditesinin piyasalara erişimin kısa süre için kapanması ve döviz mevduatlarında bir miktar çıkışı karşılamak için yeterli seviyede olduğunu belirtildi.

Piyasalarda ABD ve AB ile ilişkiler ve koronavirüs yayılım trendi de yakından izleniyor.