Yatırımcılar bugün Katar gezisinden dönen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kabine toplantısından sonra yapacağı açıklamaları izleyecek ve TCMB'nin döviz piyasasına müdahalede bulunup bulunmadığını gözlemeye devam edecekler.

TL'nin geçen hafta illikit piyasada 14 seviyesini görmesinin ardından TCMB iki defa dolar satarak piyasaya müdahale etti. TCMB'nin iki müdahalesi de kurun 13.8 seviyesinin üzerine çıkmasıyla başladı.

Hafta başından bu yana en yüksek 13.9 seviyesinden geri dönen dolar/TL bu sabah 0853'te 13.6105/13.6500 düzeyindeydi. Kur kısmen gerilese de tarihi zirvelere yakın seyrediyor.

TCMB her ne kadar piyasa müdahalelerinde seviye değil sağlıksız fiyat oluşumlarını gidermeyi hedeflediğini belirtiyor olsa da, analistler müdahalenin TL'nin 14 seviyesine yaklaşmasıyla başladığına dikkat çekerek TCMB'nin yeni bir müdahalede bulunup bulunmadığını izliyor olacaklar.

Yaklaşık %21 ile üç yılın zirvesindeki enflasyonda birkaç ay içinde gerçekleşmesi beklenen 10 puan artışa ve TL'nin eksi getirisine rağmen TCMB'nin Aralık ayında bir faiz indirimine daha gitme ihtimali TL'nin değerini tarihi dip seviyelere düşürdüğü gibi toparlanmasına da engel oluyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere ekonomi yönetiminin düşük faizlerle kredi maliyetlerini düşürmek dışında bir politika gütmediğini açıkça beyan etmesi TCMB'nin faiz artırımı gibi doğrudan araçlar kullanmasını engelleyerek TL'nin toparlanmasını zorlaştırıyor.

TL'deki değer kayıplarının önümüzdeki aylarda enflasyonu daha da yükseltecek olması TL varlıkların yurtiçi tasarruf sahipleri için çekiciliğini düşük tutması bekleniyor.

Hükümet bir yandan enflasyon yükselirken bir yandan da alım gücünü telafi etmek için kamu harcamalarımı artırıcı önlemleri değerlendirmeye veya devreye almaya başladı.

TL'nin değerinin tarihi dip seviyelere inmesi ve diğer araçlarda getirilerin negatif olması yatırımcıları dövize ve hisse senedi piyasasına yöneltiyor.

Analistler BDDK'nın günlük bankacılık verilerine göre bankacılık sistemindeki mevduatın dövizde tutulan kısmının geçen hafta itibarıyla %63'ü aşarak tarihi zirveye ulaştığını ifade ettiler.

BIST-100 endeksi bilançosunda döviz taşıyan ve ihracatçı şirketler öncülüğünde yükselişini sürdürerek dün %3'e yakın, son beş işlem gününde ise %8'in üzerinde prim yaptı.

Borsada son bir ayda %23 yükseliş görülmesine karşılık, yükseliş TL karşısında doların son bir ayda %28'i aşan değer artışının gerisinde kaldı. TL yıl başından bu yana ise %45 değer yitirdi.

Türkiye'nin risk primini gösteren beş yıllık CDS'leri hafta başında geçen yıl Kasım başından bu yana en yüksek seviyelere çıktıktan sonra dün 35 baz puan düşüşle 496/503 baz puana geriledi.

Uluslararası piyasalara bakıldığında ise menkul kıymet fiyatlarına koronavirüsün Omicron varyantı ilişkin endişeler yön vermeye devam etti.

ABD'nin salgın hastalık konusundaki en üst düzey yetkililerinden Anthony Fauci, ilk incelemelere göre Omicron varyantının daha çabuk yayıldığını ancak diğer varyantlara kıyasla daha hafif belirtiler gösterdiğini belirtti.

Pfizer ve BioNTech aşısının Omicron'a karşı kısmi koruma sağladığı belirtilirken, hem bu iki şirket hem de diğer başlıca aşı üreticilerinin varyanta karşı etkililik konusunda önümüzdeki gün ve haftalarda ayrıntılı açıklamalarda bulunması bekleniyor.

Dolar uluslararası piyasalarda salgın hastalık endişelerine bağlı olarak dar aralıkta dalgalanırken, ABD'de Cuma açıklanacak tüketici fiyatları verisi bekleniyor. Enflasyonun %7'nin üzerine çıkması büyük ihtimalle Fed'in para politikasını daha erken sıkılaştıracağı beklentilerini kuvvetlendirecek.