Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi de olan Prof. Dr. Harmancı, 28 Eylül Dünya Penisilin Alerjisi Günü dolayısıyla AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Penisilin alerjisinin, kişinin vücudunun penisiline veya türevlerine karşı aşırı duyarlılık geliştirmesi olduğunu ifade eden Harmancı, şöyle konuştu:

"Penisilin alerjisi belirtileri, ilaç alımından dakikalar veya saatler içinde oluşabileceği gibi günler veya haftalar sonra da ortaya çıkabilir. Bu belirtiler, hafif deri döküntülerinden hayatı tehdit edebilen ağır reaksiyonlara kadar geniş yelpazede olabilir. Deride kızarıklık, kabarıklık, kaşıntı, göz kapaklarında, dudaklarda, yüzde, dilde veya boğazda şişlik, burun akıntısı ve tıkanıklığı, hapşırma, öksürük, nefes darlığı, yutma güçlüğü, şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, baş dönmesi, bayılma veya bilinç kaybı, çarpıntı ve tansiyon düşmesi gibi vücutta birçok sistemi etkileyen belirtiler görülebilir."

Harmancı, penisiline alerji şüphesi olanları belirlemek için alerji uzmanlarınca yapılan ayrıntılı tıbbi öykü, fiziki muayenenin yanı sıra cilt, kan ve yükleme testleri dahil olmak üzere pek çok tanı yönteminin kullanıldığını anlattı.

- "Dünya çapında önemli halk sağlığı sorunu haline gelmiştir"

Nüfusun yaklaşık yüzde 20'sinin kendilerinde "penisilin alerjisi" olduğunu bildiğini ancak alerji uzmanınca yapılan kapsamlı tanısal değerlendirme sonrasında bunların sadece yüzde 10'undan daha azına tanı doğrulandığını söyleyen Harmancı, şunları kaydetti:

"Beta-laktam antibiyotikler grubu içinde yer alan penisilinlerin günümüzde birçok enfeksiyon hastalığının tedavisinde ilk sırada tercih edilen antibiyotiklerdir. Bu nedenle tüm dünyada ve ülkemizde penisilinler çok yaygın kullanılıyor. Bu yaygın kullanım nedeniyle çocuklarda alerjiye neden olan ilaçlar içinde birinci sırada yer almaktadır. Penisilin alerjisi tanısının konulması ile gerçekte penisilin alerjisi olmayanların doğru şekilde tespiti için alerji uzmanına başvurması gerekiyor. Gerçekte penisilin alerjisi olmadığı halde, hastanın penisilin alerjisi varmış gibi değerlendirilmesi yani 'penisilin alerjisi etiketi' bu ilaçların kullanımından kaçınılmasına neden olmaktadır. Buna bağlı olarak daha az etkili antibiyotik tedavileri, daha fazla yan etkiye yol açabilecek antibiyotik tedavileri ya da daha pahalı antibiyotiklerin kullanımına neden olmaktadır. Bunların her biri tedavi süresinde uzama, artmış tıbbi harcamalarla sonuçlanmaktadır. Bu durum ülke ve dünya çapında önemli halk sağlığı sorunu haline gelmiştir."

Erzurum Şehir Hastanesi Çocuk İmmünoloji ve Alerji Uzmanı Dr. Tuğba Güler de penisilin grubu antibiyotiklerin, günümüzde birçok enfeksiyon tedavisinde ilk sırada tercih edilen ve çocuklarda sık kullanılan ilaç gurubu olduğunu bildirdi.

Çocukluk çağında sık görülen viral enfeksiyon döküntüleri ile penisilin grubu antibiyotik alerjilerinin klinik olarak benzediğini kaydeden Güler, "Ülkemizde çocuklarda yapılan çalışmalarda, penisilin alerjisi şüphesiyle tanısal test yapılan hastalarda doğrulama oranı oldukça düşük. Hastanenin çocuk alerji immünoloji kliniğinde antibiyotik alerjisi tanısal test ve tedavisi uygulanıyor. Bu yüzden alerji şüphesi olan çocukların mutlaka çocuk alerji immünoloji kliniğinde değerlendirilmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.