PAMUKTA "SU STRESİNE" DİKKAT
Hava sıcaklıklarının yüksek seyrettiği Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde uzmanlar, pamukta rekolte kaybının önlenmesi için bitkinin su stresinden uzak tutulmasını istiyor. HRÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Çopur: "Bitkilerde bu stresi tolere etmek için tarak, çiçek dökümleri olabilir. Bu nedenle bitkiyi su stresine sokmamalıyız, bitki beslenmesine dikkat etmemiz gerekli"
Hava sıcaklıklarının yüksek seyrettiği Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde uzmanlar, pamukta rekolte kaybının önlenmesi için bitkinin su stresinden uzak tutulması uyarısında bulunuyor.
Lifiyle tekstile, çiğidiyle yağ sanayisine, küspesiyle de hayvancılık sektörüne ham madde sağlaması dolayısıyla stratejik ürünlerin başında gelen pamukta, üretim miktarının 1 milyon tonun üzerine çıkması hedefleniyor.
Türkiye'deki pamuk üretiminin yarıya yakınının yapıldığı Şanlıurfa'da şu günlerde çiçeklenme evresinde olan beyaz altında mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle kayıplar yaşanmaması için üreticilerin dikkatli olması isteniyor.
Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Çopur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'deki pamuğun yüzde 60'ının Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yetiştiğini belirtti.
Pamuğun sıcağı seven bir bitki olduğunu ancak hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği dönemlerde ürünün korunması için önlem alınması gerektiğini vurgulayan Çopur, söz konusu dönemlerde yetiştiricilerin bitkinin su stresine girmesini engellemesini istedi.
Çopur, pamuk için istenen sıcaklığın 24- 32 derece olduğunu anımsatarak, şu bilgileri verdi:
"Bölge sıcak, yarı kurak sıcakların 44-45 dereceye kadar çıktığını görüyoruz. Bu sıcaklık süresi kısa olduğu için gün içerisinde bitkiler kısmen bunu tolere edebiliyor. Ancak bu yüksek sıcaklık devam ettiği sürece bitkilerde su isteği artacaktır. Bitkilerde bu stresi tolere etmek için tarak, çiçek dökümleri olabilir. Bu nedenle bitkiyi su stresine sokmamalıyız, bitki beslenmesine dikkat etmemiz gerekli. Bunlara dikkat ettiğimiz sürece çok bir sıkıntı olmaz. Geçen haftalarda çok yoğun bir sıcaklık oldu eğer siz bitkiyi yoğun bir su stresine sokmadıysanız, bunları tolere edebilirler, aksi taktirde verim kayıpları olabilir."
Pamuğun ekim döneminde bölgede etkili olan yağışların toprak işlemesini geciktirdiğini, bu nedenle bazı üreticilerin geç ekim yaptığını anlatan Çopur, üreticilerin buradan kaynaklanabilecek sorunları en aza indirmek için tarım danışmanları ve üniversitelerden destek alması gerektiğini bildirdi.
Aşırı gübre ve su olgunlaştırmayı geciktiriyor
Çopur, fazla gübreleme ve sulamanın pamuğun olgunlaşma süresini etkilediğini belirterek, bunun da rekolte kaybına neden olabilen sonbahar yağışlarına yakalanma riskini artırdığını vurguladı.
Bölgede yaygın olarak makineli hasadın yapıldığını kaydeden Çopur, şöyle devam etti:
"Makineli hasat yapmanız için yapraklarını döktürmeniz gerekecektir. Bu döküm işlemini uygun zamanda yapabilmeniz için yetiştirme tekniği uygun dönemde yapmanız lazım. Aşırı sulamadan kaçınmalıyız, zararlılarla mücadeleyi zamanında yapmalıyız. Yoğun gübre kullanılan tarlalarda yaprak dökümü daha zordur çünkü bitkilerdeki azot miktarı arttığı zaman yaprak dökümünü etkileyebiliyor. Sulamaya geç dönemlere kadar devam ederseniz bu sefer bitkilerin olgunlaşması gecikecek ve dolayısıyla yapraklar geç dökülecektir."