ORGANİK ÜRÜNLERE İLGİ...
Türkiye'nin tek sertifikalı organik ürün fuarı olan Ekoloji İzmir, 10'uncu defa kapılarını açtı. Giyimden gıdaya, kozmetikten temizlik ürünlerine kadar geniş bir ürün yelpazesinin sergilendiği fuar, hem sektör profesyonellerine hem de son tüketicilere hitap ediyor.
Fuarın açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, dünyada yaşanan ekonomik krizlerin arkasında ısrarla görmezden gelinen küresel ekolojik kriz olduğunu söyledi. Soyer, “Ekoloji ve ekonomi arasındaki reel ilişki, isim benzerliğinin çok ötesinde. Doğa ile uyumlu kültüre yaslanmayan bir kalkınma vizyonunun önce bizim dışımızdaki diğer canlılar ile ekosisteme, sonra ekonomik açıdan dezavantajlı topluluklara ve nihayetinde bizzat o vizyonu uygulayanlara bile tamiri imkansız zararlar verdiğini ve vereceğini artık kabul etmemiz gerekiyor. Bu gerçeği görmek ve başka bir gelişme anlayışı benimsemek için daha fazla bilimsel kanıta ihtiyacımız yok. Derhal, bugün gezegenimiz ve geleceğimiz için harekete geçmek zorundayız” diye konuştu.
Ekoloji Fuarı’nın en önemli hedeflerinden biri de son 15 yılda yüzde 500 büyüyen küresel ekoloji pazarında Türkiye’nin konumunu güçlendirmek. Bu çerçevede Amerika, Almanya, Fransa, Lübnan, Makedonya, Polonya, Slovenya, Tacikistan ve Ukrayna’dan gelen alım heyetleri üretici ve ihracatçı firmalarla iş görüşmeleri yapıyor.
“Organik sektörü iç pazarda emekleme döneminde”
Dünya pazarında iddiasını artırmaya çalışan Türkiye organik sektörü yurt içi pazarında ise istenen düzeye ulaşabilmiş değil. VOA Türkçe’nin sorularını cevaplayan Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği Başkanı Prof. Dr. Uygun Aksoy sektörün durumu, “Türkiye ilk adımlarında çok hızlı gitti. Yasal düzenlemeleri hemen çıkardı, kontrol ve sertifikasyon sistemini, laboratuvarları hızla kurdu. Bütün bunlar ihracata yönelikti. Şu anda üretimin yaklaşık yüzde 80’i ihraç ediliyor. Türkiye özellikle kuru meyve, sert kabuklular gibi ürünlerde hem AB’de hem Amerikan pazarında öncü rolü oynuyor. Ancak iç pazarda hala emekleme döneminde. Dış pazar için kurulan sözleşmeli üretim modeli iç pazarda kurulamadı. Bunun en büyük nedenlerinden biri üreticilerimizin küçük üretici olması. Yani pazara tek başına çıkma imkanının bulunmaması. Ayrıca fiyat marjları çok yüksek kalıyor ve bir de pazarların sürdürülebilmesi için hep bir destek gerekiyor” sözleriyle anlattı.
“Herkes organik ürünle beslenemez”
Fuarda organik ürünler yetiştiren çiftçiler de ürettiklerini tüketicilere sunma imkanı buluyor. Seferihisar’da tarım yapan Ahmet Andaç, babasının kanserden ölmesi sonrasında tamamen organik üretime döndüğünü söyledi. VOA Türkçe’ye konuşan Andaç, en büyük sorunun tohum bulmak olduğunu belirtti. Andaç, “Organik ürüne en büyük talep sağlığını daha fazla düşünen kesimden geliyor. Zaten herkes organik ürünle beslenemez. Ürün yetmez. Biz bu ürünün tohumunu kendimiz ayırıyoruz, otla mücadeleyi elle yapıyoruz, ilaç kullanmıyoruz. Dolayısıyla ürün az çıkıyor” dedi.
Eşiyle birlikte organik pazarı gezen sağlıkçı Ömer İleri ise organik ürünleri bulmak için yerel basını takip ettiğini, Tire, Ödemiş gibi ilçelere giderek oralardan organik ürün aldığını söyledi. İleri, “Kimyasal maddelerin birçok hastalığa sebep olduğunu biliyoruz. Bilinçli tüketici olduğumuz için organik ürünleri alıyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de toplam organik üretiminin yüzde 35’ini sağlayan Ege Bölgesi için Ekoloji İzmir Fuarı büyük önem taşıyor. Ancak fuara sadece Ege bölgesinden değil Türkiye’nin dört bir yanından firmalar katılıyor. Fuarda firmaların yanı sıra danışmanlık ve kontrol sertifikasyon kuruluşları, laboratuvarlar ve sivil toplum kuruluşları da yer alıyor. Fuar boyunca organik sektörüne ilişkin farklı paneller, sempozyumlar ve konferanslar düzenlenecek. En iyi organik ürün yarışması yapılacak.