Klinik ve akademik çalışmalarıyla Türkiye’nin sağlık sektörüne ve dünyadaki araştırmalara önemli katkılarda bulunan Koç Üniversitesi, hemşirelik alanında da öğrencilerine uluslararası standartlarda eğitim sunmaya devam ediyor. Bu alanda dünyanın en köklü kurumlarından biri kabul edilen Hemşirelik Eğitiminde Akreditasyon Komisyonu (Accreditation Commission for Education in Nursing-ACEN) denkliğini azami süre olan 8 yıl için 2030 yılına kadar yenileyen Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, alanında fark yaratıyor. Eğitim kurumlarının uzun soluklu çalışmalarla başvurduğu ACEN denkliğini ilk olarak 2016-2022 yılları arasında almaya hak kazanmıştı.

Hemşirelik alanındaki eğitimin kalitesini artırmaya yönelik faaliyetleriyle tanınan ACEN, üniversitelerin uluslararası alandaki denkliğine dair bağımsız bir değerlendirme sağlıyor ve kaliteli eğitim için gerekli görülen bir dizi uluslararası standardı yerine getiren hemşirelik programlarına bu akreditasyonu veriyor. Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, Türkiye’de ACEN’in akredite ettiği ilk ve tek akademik kurum olma özelliği taşıyor. 

Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi’nin ACEN denkliğine uygun görülmesinde müfredattan yönetim kapasitesine birçok faktörün katkısı bulunuyor. ACEN’in altını çizdiği unsurlar arasında fakültenin hedeflenen eğitim seviyesini karşılarken Vehbi Koç Vakfı’ndan aldığı desteklerin rolü ve bu sayede sergilediği güçlü pozisyon ile öğrencilerin, müfredattan eğitim imkânlarına kadar birçok alanda karar verme süreçlerine katılımı öne çıkıyor.   

Türkiye’de yalnızca Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi’nin sahip olduğu ACEN akreditasyonu, tüm lisans eğitiminin uluslararası kriterlere uygunluğu sayesinde programdan mezun olan öğrencilere dünyanın güncel değerlendirme ölçütleriyle eşgüdümlü ilerleme imkânı da veriyor. ACEN akreditasyonunun 8 yıl süreyle garanti altına alınmasıyla, Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi mezunları lisansüstü eğitim, fon başvuruları ve meslek edinme konularında dünyadaki güncel gelişmeleri daha iyi takip edebilecek ve bu sayede uluslararası kurum ve kuruluşlara başvuruda önemli avantajlara sahip olabilecekler. 

 

Dünya Sağlık Örgütü’nün Raporuna Göre Dünyada Ek Hemşire İhtiyacının 10 Milyona Yaklaşması Bekleniyor

Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Hemşireler Konseyi’nin “Dünyada Hemşireliğin Durumu Raporu”na göre, 2030 yılına kadar dünyada 6 milyon hemşireye daha ihtiyaç duyulacağını belirten Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayişe Karadağ, Covid-19 pandemisiyle bu rakamın 10 milyona ulaştığına dikkat çekti. Prof. Dr. Ayişe Karadağ şu değerlendirmelerde bulundu: “Hemşireler pandemi sürecinde, toplumun sağlığını korumak için kendi sağlıklarından fedakârlık ederken deneyimli ve yetkin hemşire ihtiyacı birçok ülkenin öncelikleri arasında yer aldı. ABD, Almanya, İngiltere gibi gelişmiş ülkeler başta olmak üzere, birçok ülke bu süreçte bir yandan hemşirelik okulu sayılarını, program kontenjanlarını artırmayı planlarken bir yandan da akut bir çözüm olarak, gelişmekte olan ülkelerden hemşire ithal etme ve denklik süreçlerini kolaylaştırma yoluna gitti.” 

Prof. Dr. Ayişe Karadağ asgari koşulları uluslararası kuruluşlarca belirlenen hemşirelik eğitiminin laboratuvar, hastane altyapısı, nitelikli öğretim elemanı gerektiren pahalı bir süreç olduğuna dikkat çekti. Ayrıca gelişen teknoloji ve uzayan insan ömrüyle birlikte hemşirelerin sadece hastanelerde değil evde bakım, huzurevleri, yaşam merkezleri de dahil olmak üzere insanın bulunduğu her ortamda komplike sağlık sorunlarına, insan odaklı, kanıta dayalı ve maliyet etkin bir bakış açısıyla her daim yeni çözümler üreten bir bakım vermelerinin zaruri olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Ayişe Karadağ böyle bir sağlık hizmetinin ise ancak yeterli ve yetkin hemşirelerin yetiştirilmesi ile mümkün olabileceğinin altını çizdi.

Prof. Dr. Ayişe Karadağ sözlerine şöyle devam etti: “Hemşirelik eğitim programının akredite edilmesi, eğitiminizin niteliğinin ulusal veya uluslararası yetkili kurumlarca iyi yapılandırılmış değerlendirme süreçlerine ve sunduğunuz kanıtlara dayalı olarak onaylandığını ve belgelendiğini gösterir. Diğer bir deyişle hemşirelik eğitiminde akreditasyonun anlamı, topluma bu eğitim kurumundan yetişen hemşireler kaliteli sağlık bakım hizmeti sunmak için gerekli bilgiye, beceriye, insani değerlere ve tutumlara sahiptir, güvenerek sağlığınızı emanet edebilirsiniz, mesajını verir. Altı standart açısından değerlendirme yapan ACEN, fakültemizin “Misyon, Vizyon ve Yönetimi”, “Öğretim Elemanı ve İdari Çalışanların Nitelik, Yetkinlik ve Sürekli Gelişimleri”, “Öğrenci Süreçleri”, “Uyguladığı Müfredatın Güncelliği, Kapsamı ve Sürekli İyileştirme Kriterleri”, “Öğrenci Niteliği ve Öğrencilere Sunulan Kaynaklar” ve “Programın Çağdaş, Sürekli, Objektif ve Uygun Yöntemlerle Değerlendirilmesi” kriterleri açısından uluslararası standartları karşıladığını onaylamıştır. Bu onay ve akreditasyon belgesi adeta güvenli hasta bakımı verecek hemşireler yetiştirildiğinin garantisidir. Belirtmek isterim ki, ACEN değerlendirme komisyonunun raporunda en güçlü bulunan yönlerimizin başında, Vehbi Koç Vakfı’nın fakültemize ve öğrencilerimize sağladığı koşulsuz destek gelmektedir. Bu vesileyle Sayın Semahat Arsel’e ve Vehbi Koç Vakfı’na bize sağladıkları tüm olanaklar için teşekkür ederiz.”