Bu değişim, hem çiftçiler hem de işçiler için büyük kolaylıklar sağladı. Geleneksel budama işlerinin büyük kısmı, ellerin uzun süre ağır makaslarla çalışmasını gerektiriyordu ve bu durum, işçilerin ellerinde nasırların oluşmasına neden oluyordu. Ancak bu sezon, Kozan’daki bahçelerde, budama işlerini daha hızlı ve verimli bir şekilde yapan modern makineler kullanılmaya başlandı.

30 yıldır budak ustalığı yapan Nizam Kütük, geleneksel yöntemler ile modern teknolojinin karşılaştırılmasını yaparak şu açıklamayı yaptı: “Eskiden 40 dönümlük bir alanı 25 kişiyle 3 günde budarken, şimdilerde aynı alan bir günde budanabiliyor. Bu, hem bizim için hem de üreticiler için büyük bir verimlilik sağlıyor.” Kütük, eski yöntemlerin iş gücü ve zaman açısından ne kadar zorlayıcı olduğunu belirtirken, teknolojiyle birlikte zamanın daha etkin kullanılabildiğine dikkat çekti. Bu yeni teknolojinin avantajlarından biri de ağaçların ezilmeden, meyve dallarına zarar verilmeden budanması.

Yeni makineler, budama işini çok daha hızlı yapabiliyor. Özellikle cennet hurması ağaçlarının budama süresi, önceki yöntemlerde 10 dakika iken şimdi yalnızca 2-3 dakikaya indirilebiliyor. Bu, iş gücünü büyük ölçüde azaltırken, verimliliği ve üretim hızını arttırıyor. Ayrıca, bu makineler, işçilerin ellerindeki nasırları da ortadan kaldırarak, daha sağlıklı bir çalışma ortamı sunuyor. Çalışanlar, uzun süre elle makas kullanmanın yarattığı fiziksel zorlukları ve nasırları artık yaşamıyorlar.

Ziraat Mühendisi Mutlu Karataş, teknolojinin sağladığı avantajları şöyle sıraladı: "Eski el makaslarında işçiler dalları ezerek budama yapabiliyorlardı. Ancak şarjlı makaslar ve yeni makineler ile çok daha hassas bir işçilik ortaya çıkıyor. Bu sayede ağaçlar, daha az zarar görerek ve daha sağlıklı bir şekilde budanabiliyor." Aynı zamanda, bu makinelerle yapılan budama işlemi daha çevre dostu ve sürdürülebilir bir hale geliyor, çünkü ağaçlar daha az strese giriyor ve daha verimli bir şekilde büyüyebiliyor.

Bu teknolojik gelişmeler, hem çiftçilerin ekonomik anlamda kazanç sağlamasına hem de işçilerin iş yükünü hafifletmesine olanak tanıyor. Kozan’da üretilen meyve ve diğer tarım ürünleri, artık daha verimli bir şekilde yetiştirilip, daha hızlı işlenerek daha fazla pazara sunulabiliyor. Tarımda iş gücü azalırken, üretim kapasitesinin artması, çiftçilerin hem işlerini kolaylaştırıyor hem de ürünlerin kalitesini yükseltiyor.

Kozan ilçesindeki bu dönüşüm, tarım sektöründe teknolojinin etkisini net bir şekilde ortaya koyuyor. Artık, sadece iş gücünü ve zaman kaybını azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda doğal kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayarak çevreye duyarlı bir üretim süreci ortaya çıkıyor. Bu yenilikçi yaklaşım, tarım işçilerine ve üreticilerine daha sağlıklı çalışma koşulları sunarken, teknolojinin tarımda ne kadar önemli bir rol oynadığını gözler önüne seriyor.