Tank yıkama operasyonlarının çevreye etkilerine dikkat çeken Kara, “Mevcut MARPOL regülasyonu tam bir garabettir. Marmara öldü, Karadeniz de ölecek” diyerek sektöre ve yetkililere çağrıda bulundu.

Rotterdam’ın kimya merkezi olduğunu, Türkiye’nin ise kimyasal ithalatçısı bir ülke konumunda bulunduğunu belirten Kara, İstanbul ve Gebze limanlarına gelen gemilerin yük boşalttıktan sonra en yakın Karadeniz limanlarına yöneldiğini söyledi. Bu süreçte tanklarını yıkayan gemilerin, MARPOL kuralları gereği 12 mil açıkta, 7 knot hızla ve 25 metre derinlikte denize kimyasal yıkama suyu bastığını ifade etti.

Kara, “Bu işlem tamamen yasal ama çevresel sonuçları yıkıcı. Sülfürik asit yıkama suyu basılan yerde balık kalmaz, yaşam olmaz. Bu yıkama suları akıntıyla Marmara’ya birikiyor. Ağır kimyasallar tabana çöküp oksijen seviyesini düşürüyor. Bu denizler daha ne kadar dayanabilir?” dedi.

MARPOL Annex II ve V’in açık olduğunu ancak yetersiz kaldığını vurgulayan Kara, tanklardan denize basılan kimyasalların mikroplastik oluşturduğunu ifade etti. Bir kimyasal tankerin yıkama sırasında yılda 1.5 ton mikroplastik denize bıraktığını belirten Kara, “Yılda 100 gemi, 10 sefer yapsa 1.500 ton plastik denize karışır. Denizin üstünde bir pet şişe görünce tüylerimiz diken diken oluyor ama tonlarca plastiğin hammaddesi denize karışıyor ve biz bunu görmüyoruz” diye konuştu.

UNDERWATER DİSCHARGE LİNE GİZLEMEK İÇİN VAR

Denize basılan yıkama suyunun etkilerini açıklayan Kara, “Gemiler 7 knot hızla bu suyu denize karıştırır, çünkü düşük hızda kümelenme olur, boya erir, balıklar ölür. Bu zararları kimse görmesin diye yıkama hareket halinde yapılır. 12 mil, çünkü ülkelerin karasularına karışmasın. 25 metre, çünkü daha sığda kimyasal etkileri görünür olur” diyerek sistemin görünmeyen kirliliği esas aldığını vurguladı.

Yıkama işlemlerinin ekonomik zararlarına da değinen Kara, yılda 249.000 ton ürünün denize atıldığını, bunun 249 milyon dolar değerinde olduğunu belirtti. Bu rakama deterjan, tatlı su, yakıt, ekipman ve boş sefer maliyetlerinin dahil olmadığını kaydetti.

Kara, çözüm olarak tankların içine yük torbası yerleştirilmesini önerdi. Bu sayede tank yıkamaya gerek kalmayacağını ve ürünün tamamının alıcıya ulaşabileceğini ifade eden Kara, “Değişim rahatsız eder ama çocukların kaderi balıksız bir dünya olmamalı. Gelin bu konsepti birlikte geliştirelim” çağrısı yaptı.