MADENCİLİK ÇALIŞTAYI BAŞLADI
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Şeref Kalaycı: "Biz de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak yurt dışında maden işleteciliği yapmak üzere şirketimizi kurduk, yurt dışında maden sahaları satın aldık. Başka ülkelerde de maden sahaları satın aldık ve bunu genişletmek istiyoruz". Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay: "Çin'in ABD pazarındaki rekabet gücünü kaybetmesi bizim için önemli kapılar açıyor"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Şeref Kalaycı, yurt dışında maden işletmek üzere devlet olarak şirket kurduklarını ve bazı maden sahalarını satın aldıklarını belirterek, "Genel müdürümüz bu hafta Özbekistan'da satın aldığımız sahalarda sondaj öncesi ön incelemeleri yapıyor. Başka ülkelerde de maden sahaları satın aldık ve bunu genişletmek istiyoruz." dedi.
Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) tarafından "Hayatımız Maden" sloganı ve "Sürdürülebilirlik Madencilik" temasıyla düzenlenen 3. Madencilik Çalıştayı, İzmir'deki bir otelde başladı.
Çalıştayda açılış konuşması yapan Bakan Yardımcısı Kalaycı, madencilik sektörünün vazgeçilmez olduğunu, ekonomik kalkınmanın devam ettirilebilmesi için sürdürülebilir madencilik politikalarının geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
"Türkiye'nin yer altı kaynaklarının toplam üretim değeri açısından 28'inci ve maden çeşitliliği açısından da 10'uncu sırada yer aldığına işaret eden Kalaycı, madencilikte temel amaçlarının yerli sanayinin geliştirilmesi ve bu kaynakların istihdama ve uç ürünlere yönelik değerlendirilmesi olduğunu vurguladı.
Kalaycı, üretimin gerektirdiği tüm girdilerin tamamıyla yurt içi kaynaklardan karşılanmasının hiçbir ülke için söz konusu olmadığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Özel sektör madencilerimizin yurt dışı faaliyetlerini biliyoruz, izliyoruz. Biz de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak yurt dışında maden işletmeciliği yapmak üzere şirketimizi kurduk, yurt dışında maden sahaları satın aldık. Genel müdürümüz bu hafta Özbekistan'da satın aldığımız sahalarda sondaj öncesi ön incelemeleri yapıyor. Başka ülkelerde de maden sahaları satın aldık ve bunu genişletmek istiyoruz."
"Ticaret savaşları fırsatları da beraberinde getiriyor"
Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay ise madencilik sektörü ihracatının 4,6 - 4,7 milyar dolar seviyesinde olduğunu, bunun 2,7 milyar dolarının maden, kalanının ise mermerden oluştuğunu aktardı.
Türkiye'nin mermer rezervinin 5,1 milyar metreküp, dünyanın ise 15 milyar metreküp olduğuna dikkat çeken Turagay, "Dünyada 16 milyar dolarlık bir mermer ihracatı var. Bizim ise 1,9 milyar dolar. Yani yüzde 11-12'lerdeyiz. Bu değer bazında. Miktar bazında ise yüzde 20'lere kadar çıkıyoruz. Bu bize katma değerli ürünü satmakta sıkıntımız olduğunu gösteriyor." diye konuştu.
Dünyadaki ticaret savaşlarının asıl nedeninin ticaret değil teknoloji olduğunu belirten Turagay, "Bu fırsatları da beraberinde getiriyor. Çin bugün önemli ihracatçı ülkelerden bir tanesi. Çin'in ABD pazarındaki rekabet gücünü kaybetmesi bizim için önemli kapılar açıyor. Onun için katma değerli ihracata yönelmek durumundayız." değerlendirmesinde bulundu.
"ÖTV'nin madencilik sektöründe muaf tutulması önemli"
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer de Türkiye'nin maden ihracatının kimya sektöründe görünen ürünler de katıldığında 7 milyar dolara yükseldiğini söyledi.
İhracatta bu yıl görülen gerilemenin telafi edilebilmesi için 20 ülkede bire bir görüşmeler yaptıklarını anlatan Dinçer, "Enerji maliyetleri üzerindeki ÖTV'nin, madencilik ve denizcilik sektörlerinde olduğu gibi muaf tutulması önemli bir nokta. Madenlerimizi Türkiye'de işlemekten bahsederken ÖTV'nin enerji maliyetinden kaldırılması bizi uç ürün hedefine daha kolay ulaştıracaktır. Bununla ilgili uluslararası denetim ve mali danışmanlık firmalarından bir rapor hazırlamalarını istedik." diye konuştu.
"En büyük sorunumuz algı"
Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya ise etkinlikte madencilikle ilgili 15 sivil toplum kurulunun bir araya geldiğini aktardı.
Sektör olarak "ben" değil "biz"i benimsemeyi amaçladıklarını ifade eden Kaya, "82 milyonun sahip olduğu değerler üzerinde iş yapıyoruz. 82 milyon ev sahibi biz kiracıyız. Bu yüzden sürdürülebilir olmamız lazım. İnsana ve çevreye önem verdiğimiz sürece ev sahibi ile doğru bir iletişim kurabiliriz. Bizim en büyük sorunumuz algı." dedi.
Doğal taşta Türkiye'nin çok ciddi bir potansiyeli olduğuna işaret eden Kaya, "Artık madencilikle ilgili makine ihracatımız da çok büyüdü. İtalya'ya bile makine satar hale geldik. 140 milyar dolarlık sanayi ihracatının 45 milyar doları dolaylı olarak bizim sektörümüz üzerinden gerçekleşiyor." ifadelerini kullandı.
Kaya, sektör olarak çuvaldızı önce kendilerine batıracaklarını kaydetti.
Madencilik sektörünün paydaşlarının buluştuğu çalıştay, madencilik sektöründe başarılı hikayelerin anlatıldığı oturumla devam etti. Öğleden sonra gerçekleşecek iki oturumda ise madenciliğin günlük yaşamdaki önemi ve sürdürülebilir madencilik için yasal düzenlemeler konuşulacak. Çalıştay bugün sona erecek.