KOMPOZİT ÜRETİMİNDE YENİ YATIRIM PLANLANIYOR
Kahramanmaraşın köklü şirketlerinden BLC Group, depremin işleri üzerindeki etkisini ortadan kaldırmaya odaklandı. Amiral gemisi tekstilde katma değerli üretime ve verimli üretimd yönelen grup, kompozitte ise hedef büyüttü. Gemi, yat, kapı gibi alanlardan sonra savunma sanayi ile de çalışmaya başlayan grup, kompozit alanına 2025 yılında ilave yatırımlar yapacak. Yüzde 100 kapasite artışı sağlayacak olan yeni yatırım ile grubun kompozit üretimi günlük 5 bin plakaya çıkacak.
Temelleri 1986 yılında Şahin Balcıoğlu tarafından Kahramanmaraş’ın ilk örgü tesisi olan Moteks ile atılan BLC Group bugün Tekstil, gıda, kompozit, geri dönüşüm, enerji ve eğlence sektörlerindeki faaliyet gösteriyor. Çatısı altında; Çabasan Tekstil, ÇBS Balcı Gıda,
Pluswood Kompozit, Extrem Park ve enerji şirketleri bulunan grup, 6 Şubat deprem felaketinin etkisiyle geçen yılı durgun geçirmiş bulunuyor. 2024’te ise faaliyet gösterdikleri alanları yeniden ayağa kaldırmaya odaklandıklarını belirten BLC Group Yönetim Kurulu Üyesi Aykut Balcıoğlu, şunları anlatıyor: “Deprem nedeniyle bölgemizde büyük kayıplar yaşandı. Bizim tesislerimiz fazla hasar görmedi ama güçlendirme ve yenileme gerektiren alanlarımız oldu. Yeniden üretime geçtiğimizde en büyük sorunu eleman bulmakta yaşadık. Amiral gemimiz tekstil. Bu alanı ayakta tutmalıyız ki diğer iş kollarımızda da başarılı olalım. Şu anda bölgemizde personel bulma sorunu nedeniyle kapasitemizin altında, yüzde 80’lik kapasite ile çalışıyoruz. Tüm sektörlerimizde 240 çalışanımız var ama bunun 350 olması gerekiyor.”
KOMPOZİTTE ÜRETİMİNİ İKİYE KATLAYACAK
Genellikle öz kaynaklarıyla ilerleyen, kredi borcu az bulunan bir şirket olduklarını ve bu nedenle mevcut ekonomik durumda krediye erişim zorluğunun yarattığı olumsuz havadan daha az etkilendiklerini dile getiren Balcıoğlu, önümüzdeki dönemde yeni yatırım planladıklarından da bahsediyor. Balcıoğlu, şöyle devam ediyor: “5 milyon dolarlık tesis yatırımı ile 2012 yılında girdiğimiz kompozit işi bizim güçlendirmeye çalıştığımız bir alan. Bölgemizde bu alanda üretim yapan tek şirketiz. Ürettiğimiz hafif, güçlü ve dayanıklı olan ahşap-plastik karışımı kompozitler inşaat, gemi, yat, mobilya ve kapı sektörlerinde kullanılıyor. 3 yıldır SAHA İstanbul’un üyesiyiz. Böylece Pluswood markalı kompozitlerimizle savunma sanayine de üretim yapıyoruz. Bu alanda kapasite artışı planlıyoruz. Şu anda günde 2 bin 500 plaka üretiyoruz. 2025 yılında yüzde 100’lük kapasite artışı ile günlük 5 bin plakaya ulaşmayı hedefliyoruz. Farklı özelliklerde, desenli, baskılı plakalar da üreteceğiz. Bunun için ilave yatırımlar yapacağız. Bu alanda yüzde 25’lik istihdam artışımız da olacak.”
Şirket kompozit üretimini plaka şeklinde gerçekleştirdiği için nakliye maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle bu ürünün ihracatını yapmıyor. Ancak ürün verdiği yat ve kapı şirketleri aracılığıyla dolaylı olarak ihracat yapmış oluyor.
TEKSTİL SEKTÖRÜNDE ÜRETİMİ YERELDE TUTMAYA KARARLI
Grubun lokomotif sektörü tekstil… Bu alanda örme kumaş ürettiklerini ve dünyaca ünlü hazır giyim markalarına üretim yapan şirketlere satış gerçekleştirdiklerini ifade eden Balcıoğlu, sektördeki gelişmeler ve kendi konumlanmaları hakkında şunları anlatıyor: “Türkiye’de enflasyon ve diğer pek çok faktöre bağlı olarak maliyetler artmış durumda. O nedenle tekstilcilerin Mısır’a kayışı söz konusu. Daha önce de böyle bir furya olmuştu ama kalıcı olmamıştı. Bu kez Mısır’a gidenlerin daha sağlam gittiklerini söyleyebilirim. Yapılan yatırımlar, atılan adımlar oldukça sağlam görünüyor. Gitmeyip Türkiye’de kalanlar için yeni bir dönem başlıyor. Biz de onlardan biriyiz. Kapasitelerimizi verimli kullanarak ve daha katma değerli üretim yaparak işlerimize devam edeceğiz. Giden firmalardan boşalan kapasiteler piyasadaki arz talep dengesinin yerini bulmasını sağlayacak. Bu süreçte verimli üretim yapanlar ve gereksiz maliyetlerinden kurtulanlar ayakta kalmayı başaracak.”
Öte yandan üretiminin yüzde 20’sini ihraç eden şirketin bu yılki ihracat hedefi bu oranı %30 üzerine taşımak. Beş Avrupa ülkesine direk ihracat yaptıklarını söyleyen Balcıoğlu, hedef pazarlarının ise ABD ve Afrika ülkelerini olduğunu belirtiyor.
5 BİN TONLUK DEPOLAMA YAPABİLİYORUZ
Grup 2011 yılından bu yana gıda sektöründe de faaliyet gösteriyor. Bu alanda soğuk hava deposu ve paketleme tesisleri bulunduğundan söz eden Balcıoğlu hem kendi bahçelerinden topladıkları hem de dışarıdan çiftçilerden aldıkları meyvelerin depolama, paketleme ve satışını yaptıklarını belirtiyor. Paketleme tesislerinde ve soğuk hava depolarında farklı sektörlerden şirketlere hizmet verdiklerine de değinen Balcıoğlu, “Soğuk hava depomuz çok özel ve ülkemizde çok az bulunan özellikte. Hollanda’dan bu sistemi satın aldık. Türkiye’de soğuk hava depoculuğunun sadece yüzde 5’i bu sisteme sahip. Soğuk hava depomuzda deyim yerindeyse sebze / meyveyi ‘bitkisel hayata’ sokuyoruz. Nefes almıyor ve altı aydan fazla taze kalıyor, bozulmuyor. Zor ve pahalı bir sistem. Ama herkes yapmadığı için avantajlı da. 5 bin ton kadar ürünü depolayabiliyoruz” diye anlatıyor.