Özellikle mazot, sigorta ve yol geçiş ücretleri, uluslararası navlun maliyetlerinin yarısından fazlasını oluşturuyor. TİKAD Başkan Yardımcısı Ayşem Ulusoy, karayolu taşımacılığının maliyetler altında kaldığını ve yüksek enflasyonun işletme maliyetlerini artırdığını belirtti. Ulusoy, "Karayolu taşımacılığımız bir darboğazdan geçiyor. Navlunlar, nakliyecinin maliyetlerini karşılamazken, yüksek enflasyon sebebiyle işletme maliyetlerimiz artmaya devam ediyor" dedi.

MALİYET VE VİZE SORUNU 

Ülkemizin dış ticaretinde bel kemiği konumundaki uluslararası karayolu taşımacılığı, geniş karayolu ağı sayesinde iç ve dış taşımacılıkta yüksek tercih oranına sahip. Ancak, sektör artan maliyetler gibi büyük sorunlarla karşılaşıyor.

Ayşem Ulusoy, karayolu taşımacılığındaki maliyet artışlarının navlun gelirlerini aştığını ve döviz kurundaki dalgalanmaların da sektörü olumsuz etkilediğini ifade etti. Bu durum, karayolu filolarının atıl kalmasına ve maliyetlerin altında taşıma yapılmasına neden oluyor. Ulusoy, zorlu koşullara rağmen güçlü olduğumuz alanları korumanın önemine dikkat çekti.

Artan maliyetlerin yanı sıra, yapısal sorunlar da karayolu taşımacılık sektörünü olumsuz etkiliyor. Ayşem Ulusoy, Schengen vizesi alımında yaşanan zorlukların büyük bir sorun teşkil ettiğini belirtti. Nakliye firmaları, sürücüleri için vize randevusu almakta zorlanıyor; başvuruların ret oranı artmış ve sonuçlanma süresi uzamış durumda.

Ulusoy, Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) verilerine göre Türkiye'nin sürücü açığı yaşayan ülkeler arasında yer aldığını ifade etti. Vize retlerinin, bu mesleği tercih etmeyi zorlaştırdığını ve sınır kapılarındaki uzun bekleme sürelerinin de sektördeki sürücü istihdamını tehlikeye attığını vurguladı. Sorunun çözülmemesi durumunda, sektörün sürücü kapasitesinin ciddi şekilde azalabileceği uyarısında bulundu.