SON DAKİKA
Turizm Pazar 26 Ocak 2025 06:57

KADİM ŞEHİR TAŞKENT

Özbekistan'ın başkenti Taşkent'in Sovyet döneminden kalma çok geniş bulvarlarında yürüyorum. İlk defa 22-23 sene evvel buralara gelmiştim. O gündür bugündür ne çok değişmiş bu kadim kent. Gelin sizi bu hafta tarihi ve kültürel mirası çok zengin Özbekistan'ın başkenti Taşkent'e götüreyim

Kadim şehir Taşkent

Deniz DİKMEN

Özbekistan Cumhuriyeti Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanı sıra yedi bağımsız Türk devletinden bir tanesidir. Özbekistan Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Afganistan ve Türkmenistan’a komşu ülkedir ve başkenti de Taşkent’tir.

taskent-2

Uzun yıllar evvel işim nedeniyle ilk defa Özbekistan’a gelmiştim. Benden kendi sektörüm ile ilgili bir piyasa araştırması yapmam istenmişti. Taşkent’teki fabrikaları ve üretim olanaklarını tetkik edecektim.

Ülkeye VIP ziyaretçisi olarak gelmeme rağmen pasaport ve gümrükten geçişim çok zaman almış ve çok zor olmuştu. O dönem Özbekistan çok kapalı bir ülkeydi ve Islam Kerimov tarafından yönetiliyordu. Kerimov çocukken Sovyetler Birliği’nin bir yurdunda yetişmişti ve 1964 yılında Komünist Partisi’ne katılmıştı. 80 li yıllarda Sovyetler Birliği’ne bağlı Özbekistan’ın Maliye Bakanı, Başbakan Yardımcısı ve Komünist Partinin Birinci Sekreteri olarak görev yapmıştı. 1991 yılında ise kendisi bağımsız Özbekistan Cumhuriyetin kurucusu ve devlet başkanı olmuştu. Kerimov sert yönetim biçimi, insan hakları ve hukuk ihlalleri ve tartışmalı seçimleri dolayısı ile dünya çapında hayli büyük tepkiler alıyordu.

Tüm zorluklara rağmen o dönemde bu eski Türk devleti bana çok ilginç gelmişti ve Taşkent’te olmaktan ve kültürünü tanımaktan büyük keyif almıştım. Her yerde işçi olarak genç ve çok bakımlı, güler yüzlü hanımların çalışmasına hem şaşırmış hem de çok mutlu olmuştum. Ülkeye o dönem girişi kadar çıkışı da çok zor olmuştu ama çok şey öğrendiğim ve gördüğüm için çok mutlu olmuştum. 

taskent-6

Ülkenin ne kadar değiştiğini gördüm

Yıllar sonra büyük bir Orta Asya turu çerçevesinde yolum tekrar bu güzel kente düştü ve ülkenin ne kadar değiştiğini gördüm. Geçen yıllar içerisinde İslam Kerimov vefat etmiş (2016) ve ölümünün ardından yeni Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev göreve gelmişti. Derhal ülkeye reformlar getirmişti. Reformlardan bazıları ülkede yaygın olan pamuk köleliğin ve çocuk işçiliğin kalkmasıydı. Ülkeyi özgürleştiriyor, modernleştiriyor ve serbest ekonomi modeline geçiş yapıyordu. 2017-2018 yıllarında ülkenin insan hakları ve hukuki uygulamalar konusunda ciddi iyileştirmeler sağladığı uluslararası kuruluşlar tarafından rapor edilmeye başlandı. Bu siyasi değişiklikleri ülkeyi gezerken her anlamda hissediyorduk, görüyorduk ve yerel halk adına da çok mutlu oluyorduk. Özbekistan zengin tarihi ve muhteşem kültürel mirası nedeniyle kesinlikle görülmesi gereken bir destinasyon. 

İpek Yolu’nu, Semerkand, Hiva ve Buhara gibi muhteşem zengin tarihi kentleri ve eski ticari yolları içinde barındırdığı muazzam bir ülke burası. İslam’ın Altın Çağları’nda bu topraklarda çok önemli bilim ve ilim adamları yetişmiş ve dünya çapında üne kavuşmuşlar. 13’üncü yüzyılda ise Moğol istilası ile birlikte Türk boyları bu topraklara gelmişler.14üncü yüzyılda ise Timur İmparatorluğu kurulmuş ve İmparatorluğun başkenti Semerkand olmuş.

19’uncu yüzyılda Orta Asya bölgesi Rus İmparatorluğun etkisine girmeye başlar ve Taşkent Rus Türkistan’ın başkenti olur. 1924 yılında Sovyetler Birliği’ne bağlı olarak Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kurulur.

taskent-4

3 milyon nüfuslu kent

Özbekistan’ın başkenti Taşkent ise günümüzde yaklaşık üç milyon nüfusu olan bir kent ve Rusya dahil Orta Asya’nın en büyük kentlerinden bir tanesi kabul ediliyor.

Kent 9’uncu ve 10’uncu yüzyıllarda Şamaniler Devleti’nin, 10-13 üncü yüzyıla kadar Karahanlılar ve Karhitaylı Devleti’nin ve 14üncü yüzyılda Timur Hanedanlığın, 16ıncı yüzyılda Buhara Hanedanlığın ve 19’uncu yüzyılda Hokand Hanlığın önemli bir merkezi haline gelmiştir ve 1930 yılından bu yana Özbek topraklarının başkentidir.

Taşkent’e geldiğinizde hem Sovyet hem İslam hem de modern çağdaş mimari eserler göreceksiniz. Şehir oldukça geniş yolları, yemyeşil park alanları ve bahçeleri, temiz ve düzenli yapısı ile hala karakteristik yapısını koruyor.

Taşkent’in sokaklarında yürürken Mustakillik Meydanı yani Özgürlük Meydanı’na varıyoruz. Burası çeşmeleriyle ve heykelleri ile sadece Taşkent’in değil tüm ülkenin en önemli meydanı. 1991 yılına kadar bu meydanın ismi eski Sovyet lideri Lenin’e ithafen Lenin Meydanı olarak geçiyordu. Bu meydan kentin eski ve yeni bölgelerini birbirine bağlayan bir meydan. Müstakillik Meydanı’nda bulunan heykellerden bir tanesi ‘Mutlu Anne Anıtıdır’. Bu anıt mutlu, huzurlu ve parlak bir yaşama ve geleceğe işaret eder. Devletin ve halkın özgürlüğünü, insan haklarına olan saygıyı sembolize eder ve ülkenin kadınlara olan sınırsız sevgi ve saygısının anıtıdır.

Ulusal bayramların şerefine, yerel sporcuların uluslararası müsabakalara gitmeden önce uğurlandıkları ve bu anıtın önüne çelenk bıraktıkları meydandır burası. Emir Timur Meydanı’nda ise, ülkenin kurucusu ve ulusal kahramanı olarak görülen Emir Timur’un yedi metre boyundaki dev heykelini görüyoruz.

taskent-7

Türkiye’nin 70’li yılları

Heykelin arka fonunda eski bir Sovyet yapımı olan heybetli yapısı ile Özbekistan Oteli konumlanıyor. Buraya geldiğinizde çok yakında bulunan Emir Timur Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Müze binasının biçimini Emir Timur’un başındaki şapkasına benzetilir ve Emir Timur’a ve İmparatorluğu’na ait güzel bilgiler içerir. Buradan hareketle Hazreti İmam Külliyesi’ne gidiyoruz. Külliyenin dahilinde Barak Han Medresesi, Muyi Mübarek Medresesi, Keffal Şaşi Türbesi, Tila Şeyh Camii ve Hast’i İmam Camii bulunuyor ve bütün bu mimari eserler Taşkent'in eski kent yapısının içinde yer alıyor. Bu komplekste İslam dünyasının en eski ve kıymetli el yazmaslarından bir tanesi olan ‘Semerkand Kuran’ı’ bulunuyor. Taşkent'te korunan bu tarihi Kuran, Özbek geleneğinde Halife Osman'ın parşömen el yazmalarından biri olarak tanımlanır. 8.nci ve 9.ncu yüzyıldan kalmadır. 

Bir sonraki durağımız ise, Taşkent’in üstü mavi kubbeli kapalı çarşısı Chorsu Pazarı oluyor. Gıda anlamında burada her şey bulabilirsiniz. Her çeşit et, peynir ve özellikle yerel peynir topları, süt, yoğurt, bal, meyve, sebze, kuruyemiş ve her türlü baharat. Bu mis gibi havadaki güzel kent gezimizin ardından acıktık, yorulduk ve canımız leziz bir Özbek Pilavı çekti. Biliyorsunuz Özbekistan’da çeşit çeşit pilavlar, mantılar, kuzu eti ile yapılmış yemekler var. Niceleri çok ama çok keyiflidir.

Özbek Pilavı’nın nasıl yapıldığını merak ediyorsanız Taşkent’teki Orta Asya’nın Pilav Merkezi’ne gidebilirsiniz ve burada büyük tencerelerin içinde yüzlerce insana aynı anda nasıl pilav yapıldığını öğrenip görebilirsiniz.

Hoş bir mekanda Özbek yemeklerimizin, etli pilavlarımızın servis edilmesini beklerken, bize hizmet eden personelin heyecanını izliyorum. Turist geldiği için çok mutlular, güleryüzlü ve bizi en iyi şekilde ağırlamaya çalışıyorlar. Bana bu tebessümler ve naif bakışlar Türkiye’nin 70’li, 80’li yıllarını hatırlatıyor. Her şeyin daha çok bakir ve temiz olduğu yıllar.

Bizim için uzun bir Orta Asya turun son durağı olmuştu Taşkent. Ülkeyi gezmeyi önce muhteşem tarihi Özbek kentleri Hiva’dan, Buhara’dan ve Semerkand’dan gezmeye başlamış, ardından Kazakistan, Kırgızistan’dan geçip tekrar Özbekistan’a Taşkent’e dönüş yapmıştık.

taskent-5

İnanılmaz güzellikler var

2016 yılından sonra bu ülkenin yaşadığı güzellikleri düşünüyorum. Ülkenin baskılardan kurtulması, modernleşmesi, demokratikleşmesi, dünyaya açılması ve modern ekonomiye, hukuka ve refaha kavuşması ne güzel.

Bu gelişmelerle birlikte zamanında özgürlüğü ve refahı ülkenin dışında arayanlar ülkelerine son senelerde geri dönmeye başladı. Kendi ülkelerine ve ailelerine dönmekten ve kazançlarını burada sağlamaktan mutlular. Türkiye’de çalışan birçok Özbek hanım da bu vesile ile ülkesinin yolunu tuttu ve son yıllarda geri döndü. Bu şahane Orta Asya ülkesini gezdikçe her bir köşesinde inanılmaz güzellikler ve hazinelerle karşılaştık.

Eğer orta Asya’yı merak ediyorsanız ve tarihi masalsı kentlerin içinde kaybolmak istiyorsanız Özbekistan’a gelin Hiva’yı, Buhara’yı, Semerkant’ı ve Taşkent’i saf halini kaçırmadan, bozulmadan mutlaka görün. Gözleriniz ve ruhunuz bayram edecektir.

Çok seveceğinize emin olabilirsiniz.

taskent-3

ABONE OL