İSTİB'den yapılan açıklamaya göre, çevrim içi gerçekleştirilen toplantıda, bilimsel yöntemlerle yapıldığında küçük ölçekte de karlı olabilen ahududunun Türk üreticisi için önemli bir alternatif olabileceği, büyük ölçeklerde üretim ve mekanizyonun karlılığı daha da artıracağı tartışıldı.

Toplantıya, İSTİB Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap ve İSTİB Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Şen'in yanı sıra Antel Tarım İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Soğutma, Muhafaza, Taşıma Bilimleri ve Sanayicileri Derneği (SOMTAD) Başkanı Prof. Dr. Rahmi Türk, Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Yüksek Ziraat Mühendisi Fatih Erbaş, Kaledonya Dış Ticaret Limited ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Dış Ticaret Konseyi Başkanı Dr. Murat Bayizit, Alaçam Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Necati Güleç ve Bursa Kozluören Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hüseyin Özdaş konuşmacı olarak katıldı.

İSTİB Meclis Başkanı Kasap, ahududu üretiminin talebi karşılamadığını ifade etti. Bu durumun ahududu yetiştiriciliğinin yaygınlaşması için bir fırsat olduğuna dikkati çeken Kasap, "Üretiminde bilimsel yöntemlerin benimsenmesi, tür ıslahıyla ülke çapında yaygınlaşması ve muhafaza yatırımlarının yapılmasıyla üreticilerimiz için önemli bir alternatif ürün haline geleceğine şüphe yok. Türkiye’nin üretim potansiyeli, dünyanın önemli ahududu üreticilerinden biri olmamızın mümkün olduğunu gösteriyor." ifadesinde bulundu.

Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Yüksek Ziraat Mühendisi Erbaş da enstitü olarak yeni türlerin ıslah çalışmalarını yürüttüklerini ve mevcutta kullanılan çeşitlere ek olarak yurt dışından getirilen çeşitlerle de ıslah çalışmalarının devam ettiğini bildirdi.

-"Ahududu eylem planı hazırlanması gerekiyor"

BTSO Dış Ticaret Konseyi Başkanı Dr. Murat Bayizit, ahududu üretiminin yaygınlaşması için bir ahududu eylem planı hazırlanması gerektiğini bildirdi.

Ahududunun pazar sorunu olmayan katma değeri yüksek bir ürün olduğuna işaret eden Bayizit, şunları söyledi:

"Türkiye’nin her yerinde yetiştirilebilecek onlarca türü var. Hem ahududu hem de diğer üzümsü meyvelerin yaygınlaşması için acil bir eylem planı devreye alınmalı ve hızla harekete geçilmeli. Bunun için de bu önemli ürün grubunun sahiplenilmesi gerekiyor. Her bölgeye uygun türler bulunarak üretim yapılabilir. Üretim yapılacak bölgeye göre 4-5 farklı tür değerlendirildiğinde, yıl boyunca sürekli ürün elde etmek mümkün olabilir. Bu, üreticiler için önemli bir avantaj sağlayacaktır."

Bayizit, Türkiye ve dünya genelinde ahududu satışında herhangi bir sorun olmadığını belirtti.

Pazarlama stratejilerinin önemine değinen Bayizit, "Öncelikle ürünü tanıtmak, ardından pazarı genişletmek gerekiyor. Ancak bu süreçte yalnızca fiyata odaklanmamak lazım. Türkiye’de genellikle satış görüşmelerinde ilk konuşulan konu fiyat oluyor. Oysa Avrupa’da fiyat en son konuşulur. Alıcı, satıcının 12 ay boyunca düzenli ürün tedarik edip edemeyeceğine bakar. Daha sonra kalite sertifikalarının varlığına odaklanır. Bizim hızlı bir şekilde yeni çeşitlerle üretimi sürekli hale getirerek, kaliteyi ve verimliliği artırarak dünya pazarındaki yerimizi güçlendirmemiz gerek." ifadelerini kullandı.

-"Üretim yöntemleri bilimsellikten uzak"

Alaçam Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Necati Güleç ise "Aksu pembesi" çeşidiyle üretime devam edilmesi durumunda 10 yıl içerisinde Türkiye'de ahududunun yetişmeyeceğini vurgulayarak, şu anda uygulanan üretim yöntemlerinin bilimsellikten uzak olduğunu kaydetti.

Bursa Kozluören Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hüseyin Özdaş, 30 yıldır ata usulü ahududu üretim yaptıklarını, ancak bu sistemin sürdürülebilir olmadığını anlattı. Yerli çeşitlerle yapılan üretimde de verimliliğin her geçen yıl düşmeye başladığına işaret eden Özdaş, Türkiye'de yeni türler geliştirilmesi ve çiftçiye uygun yetiştirme teknikleri konusunda eğitimler verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Antel Tarım İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı ve SOMTAD Başkanı Prof. Dr. Rahmi Türk de Türkiye’de ahududu üretiminin artırılması gerektiğini aktardı.

Bu alanda yenilikçi yaklaşımların önemine dikkati çeken Türk, "Bir an önce ahududu üretimini artırarak ithalatı sonlandırmalıyız. Bunun için üretim süreçlerine mekanizasyon ve yapay zeka teknolojilerini entegre etmeliyiz. Diğer taraftan, yeni çeşitlerle deneyerek yani örnek bahçeler kurarak, sonuçları analiz ederek verimli türler üretmeli ve üreticilerle paylaşmalıyız. Ayrıca üretimi ölçek ekonomisiyle desteklenmeli yani büyük alanlarda daha karlı bir üretim gerçekleştirmeliyiz." yorumunu yaptı.