Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.

Hazır Beton Endeksi 2024 Eylül Ayı Raporu’na göre, yılın ilk yarısında geriledikten sonra ağustosta eşik değerin üstüne çıkan Faaliyet Endeksi, eylülde yeniden tüm endekslerin altına gerilemiştir. Beklenti ve Güven Endekslerinde ciddi bir hareket olmamakla birlikte her iki endeks de eşik değerin altında kalmaktadır. Bu 3 endeksin eşik değerin altında kalması, Beton Endeksi’ni de geriletmiş görünmektedir.

Geçen yılın aynı ayına göre geride bıraktığımız eylül ayında tüm endeksler azalmış durumdadır. En fazla daralma ise Faaliyet Endeksi’nde görünmektedir. Beklenti ve Güvendeki gerileme daha düşük olmakla beraber daralma göstermiştir. Tüm endekslerdeki düşüş birleşik Beton Endeksi’ni de aşağı çekmiş durumdadır.

Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Yılın ilk yarısında geriledikten sonra ağustosta eşik değerin üzerine çıkan Faaliyet Endeksi, eylülde yeniden düşüşe geçerek tüm endekslerin altına gerilemiştir. Geçen yılın aynı ayına göre eylül ayında tüm endeksler azalırken en fazla daralma Faaliyet Endeksi’nde görülmüştür.” dedi.

Ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “2024 yıl sonunda, Türkiye’nin enflasyonu %40-45 bandında kapatması ciddi bir başarı olarak görülmemelidir. Esas süreç 2025 yılında başlayacaktır. Önümüzdeki bir yıl için piyasa katılımcıları yüzde 27,5, reel sektör yüzde 51,1, vatandaş ise yüzde 71,6 enflasyon tahmin etmektedir. 2025 artışı Orta Vadeli Plan’da ise % 17,5’tur. Tüm bu süreçte Türkiye olarak bir yandan enflasyonu indirip bir yandan ekonominin çarklarını döndürebiliriz. Bunun için ilk etapta, şirketlerin finansmana erişiminin önündeki engellerin azaltılması gerekmektedir. Mevcut faiz hadleri üzerinden de olsa şirketler finansmana erişmelidir. Ticari kredilere ilişkin aylık büyüme hızını %2 ile sınırlayan Merkez Bankası kararının yeniden gözden geçirilmesi bunun için doğru bir başlangıç olacaktır. Aynı zamanda istihdamı sırtlayan inşaat sektörünün yoluna devam edebilmesi için konut kredisine erişimde kamu bankalarının öncülük etmesi yerinde olacaktır. İpotekli konut satışlarında artış olmaksızın inşaat sektörünün hareket etmesi mümkün görünmemektedir.” dedi.