Cu Jut bölgesindeki Srepok Nehri’nde mahsur kalan bir kişi, tarımsal faaliyetlerde kullanılan 100 kilogram taşıma kapasiteli bir dron sayesinde güvenli şekilde kurtarıldı.

Geleneksel kurtarma yöntemlerinin, sel ve zorlu arazi koşulları nedeniyle yetersiz kaldığı operasyon, dronların acil durumlarda kritik rol oynayabileceğini gösterdi. Türk savunma sanayisi bünyesinde geliştirilen yüksek taşıma kapasiteli kargo dronlar/İHA’lar da benzer görevlerde etkin şekilde kullanılabilecek özelliklere sahip bulunuyor.

Zyrone Dynamics’in ZD360 modeli, afet bölgeleri için kompakt ve yüksek kapasiteli bir çözüm olarak dikkat çekiyor. Dron, 60 kilogram faydalı yük ile 10 kilometre yarıçapta görev yapabiliyor ve 1 kilometre yarıçapta 100 kilogram taşıma kapasitesi ile afet lojistiğinde önemli avantaj sunuyor. Kompakt yapısı sayesinde araçla taşınabilir ve hızlı şekilde konuşlandırılabiliyor. ZD360, ZD300 platformunun saha başarısı üzerine geliştirilmiş olup, özellikle sel gibi kısıtlı erişimli bölgelerde insan kurtarma ve tahliye operasyonlarına destek sağlıyor.

TİTRA Teknoloji’nin ALPİN platformu, yakıt dahil 200 kilograma kadar faydalı yük taşıyabilen Türkiye’nin ilk insansız helikopteri olma özelliğini taşıyor. Yüksek taşıma kapasitesi ve uzun süre havada kalabilme yeteneği, ALPİN’i dağlık arazilerde veya sel/yangın bölgelerinde kritik bir güç haline getiriyor. Ayarlanabilir sistemleri sayesinde yaralı ve sedye taşıma operasyonlarında kullanılabilecek platformun ALPİN-2 modeli, daha yüksek güç çıkışıyla uzun süreli görevlerde verimliliği artırıyor.

DASAL’ın PUHU C75 modeli 75 kilogram taşıma kapasitesine sahipken, yeni geliştirilen PUHU C100 modeli 100 kilogram yük taşıyabiliyor ve uzun menzil ile yüksek yatay hız sunuyor. DASAL’ın CONDOR-C150 platformu ise 150 kilogram yükü 30 dakika boyunca taşıma kapasitesine sahip.

Bu dron ve İHA’lar, sadece askeri lojistikte değil, sel, deprem ve yangın gibi afetlerde de hızlı, güvenli ve etkili müdahale imkanı sunarak insan hayatını korumada önemli bir rol üstleniyor.