SON DAKİKA
İnşaat ve emlak Çarşamba 03 Aralık 2025 02:03

"İÇ TALEBİ KENTSEL DÖNÜŞÜM CANLI TUTACAK"

TÜRKÇİMENTO ve YÜF Başkanı Adil Sani Konukoğlu, gelecek vizyonunu değerlendirdi. Kamu projelerindeki tasarruf tedbirlerine dikkat çeken Konukoğlu, buna rağmen devam eden kentsel dönüşüm projeleri ve deprem konutları inşaatlarının iç pazardaki talebi canlı tutacağını vurguladı.

"İç talebi kentsel dönüşüm canlı tutacak"

Hakan ÖZBAY

Türk çimento ve yapı sektörünün çatı kuruluşlarında üstlendiği kritik görevlerle sektöre yön veren TÜRKÇİMENTO ve YÜF Başkanı Adil Sani Konukoğlu, sektörün mevcut durumu, ihracat potansiyeli, yeşil dönüşüm süreci ve 2026 beklentilerine ilişkin kapsamlı açıklamalarda bulundu. Sektörün merhum başkanı Fatih Yücelik’ten devraldığı bayrağı daha ileriye taşıma sorumluluğuyla hareket ettiklerini belirten Konukoğlu, özellikle inşaat sektörünün lokomotifi olan kentsel dönüşüm sürecinin hayati önemine değindi.

Sektörün 2026 yılına dair öngörülerini paylaşan Konukoğlu, ekonomik konjonktür ve kamudaki tasarruf tedbirlerinin yansımalarını değerlendirdi. Kamu yatırımlarında bir miktar yavaşlama gözlemlense de sektörün dinamizmini koruyacağını belirten Konukoğlu, dönüşümün sadece bina yenilemek olmadığının altını çizerek şunları söyledi: "Şunu net olarak söyleyebilirim ki, kamu projelerinde tasarruf tedbirleri nedeniyle bazı yavaşlamalar yaşansa da devam eden kentsel dönüşüm ve deprem konutları inşaatları iç talebi canlı tutacak. Biz çimento sektörü olarak 2053 Net Sıfır Karbon hedefi doğrultusunda yeşil ve dijital dönüşümü odağımıza almaya devam edeceğiz. Çimento sektörü sadece altyapıyı inşa etmiyor; aynı zamanda ülkemizin yeşil dönüşüm yolculuğunda da aktif bir sorumluluk üstleniyor. Bu süreçte belediyeler ve organize sanayi bölgeleriyle kurduğumuz entegre iş birlikleri sayesinde, kentsel atıkları ekonomik değere dönüştüren döngüsel ekonomi modelini birlikte inşa edebiliriz."

ÜRETİMDE YERLİLİK ORANI YÜZDE 80

YÜF Başkanlığı görevini devralma sürecine değinen Konukoğlu, federasyonun sektördeki birleştirici gücünü vurguladı. YÜF'ün sadece bir dernekler topluluğu olmadığını, yapı sektörünün omurgasını oluşturduğunu ifade eden Konukoğlu, yapıyı şu sözlerle detaylandırdı: "YÜF; Agrega Üreticileri Birliği, Kireç Sanayicileri Derneği, TÜRKÇİMENTO, Türkiye Hazır Beton Birliği, Türkiye Prefabrik Birliği ve KÜB gibi sektöre yön veren dev kuruluşları aynı platformda buluşturan çok güçlü bir yapı. Yaklaşık 230 şirkete bağlı 95 bini aşkın çalışanla ülkemiz ekonomisine katkı sunmayı sürdüreceğiz. Üretimde yüzde 80’e varan yerli hammadde kullanımı ve 10 milyar doları aşan sektör hacmi, sahip olduğumuz büyüme ve ihracat potansiyelinin somut göstergesidir. Bu güçlü altyapıyı, ortak akıl ve iş birliği ile küresel rekabette daha etkin bir konuma taşıyacağız."

adil-i

Konukoğlu, TÜRKÇİMENTO'nun "Yeşil Mutabakat" ve "Sınırda Karbon Düzenlemesi" konularındaki liderliğini, YÜF çatısı altındaki diğer sektörlere de aktaracaklarını açıkladı. Çimento sektörünün döngüsel ekonomi konusundaki birikiminin, kireç, agrega ve prefabrik gibi diğer alanlar için de bir yol haritası olacağını belirten Konukoğlu, sürecin finansal boyutuna da dikkat çekti: "Bu bilgi transferini sadece teknik düzeyde değil; mevzuat takibi, uluslararası standartlara uyum, raporlama, eğitim, sertifikasyon ve Ar-Ge yatırımlarını içeren bütüncül bir yaklaşımla kurguluyoruz. Ancak bu kapsamlı dönüşümün başarıya ulaşabilmesi için uygun finansman modellerine erişim, destekleyici düzenlemeler ve teşvik mekanizmaları büyük önem taşıyor. Kamu, özel sektör ve toplumun tüm paydaşlarının süreci sahiplenmesi kritik."

ÜRETİM YAZ AYLARINDA HIZ KAZANDI

Türk çimento sektörünün dünyadaki konumuna dikkat çeken Konukoğlu, Türkiye'nin dünyanın 5. büyük üreticisi ve 2. büyük ihracatçısı olduğunu hatırlattı. Sektörün 2024 yılında yakaladığı yüzde 9'luk büyüme ivmesini 2025'e de taşıdığını belirten Konukoğlu, yıl içindeki dalgalanmaları şöyle analiz etti:

"Üyelerimiz adına konuşacak olursak üretimde geçen yıla göre yüzde 6,5’lik bir artış yakaladık. Şubat ve mart aylarında baz etkisiyle üretim ve iç satışlarda bir miktar düşüş yaşansa da sektör olarak haziran, temmuz ve ağustos aylarında yeniden büyümeye devam ettik. Yılın ilk sekiz ayında üretimimiz yaklaşık 59,6 milyon ton seviyesinde gerçekleşti. Bu dönemde üretilen çimentonun yaklaşık yüzde 17’si ihracata gitti. ABD en büyük ihracat pazarımız olma özelliğini korurken, onu İtalya, Suriye ve Arnavutluk takip ediyor. Ülkemizin stratejik konumu ve lojistik avantajıyla dünya çimento sektörünün en güvenilir aktörlerinden biriyiz."

6.6 MİLYON TON ALTERNATİF HAMMADDE KULLANILDI

Sektörün sadece üretim kapasitesiyle değil, çevresel yatırımlarıyla da öncü olduğunu belirten Konukoğlu, atık ısı geri kazanımı, alternatif yakıt ve alternatif hammadde kullanımı konularındaki çarpıcı rakamları paylaştı. Fosil yakıt kullanımını her yıl azalttıklarını belirten Konukoğlu, şu teknik detayları verdi: "Son 5 yılda alternatif yakıt kullanım oranımız yüzde 7,8’den yüzde 13’e yükseldi. Sadece yakıt değil, hammadde tarafında da büyük bir dönüşüm var; 6,6 milyon ton alternatif hammadde kullanarak yaklaşık yüzde 5’lik bir ikame oranına ulaştık. Ayrıca bazı fabrikalarımız, üretim sırasında bacadan çıkan gazı geri kazanarak ‘atık ısı geri kazanım’ tesisleri kurdu. Güncel rakamlarla, 17 fabrikada kurulu 27 hatta toplam 164,5 megawatt enerji üretiliyor. Bu da yaklaşık 658 bin hanenin, yani neredeyse 2,6 milyon kişinin günlük elektrik ihtiyacını karşılayabilecek büyüklükte bir enerji üretimi demek."

Konukoğlu ayrıca, sektörün elektrik tüketiminin yüzde 10’unu güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir kaynaklardan sağladığını, 2024 yılında çevresel yatırımların 1,6 milyar TL’ye, yıllık çevresel harcamaların ise 300 milyon TL’ye ulaştığını sözlerine ekleyerek, "Daha yeşil üretim artık bir tercih değil, bir zorunluluktur" mesajını verdi.

ABONE OL