Fransa'da son 3 seçimdir oylarını artırmaya devam eden aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) en son 9 Haziran'daki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde yüzde 31,4 ile açık farkla ilk sıraya yerleşmiş, bunun üzerine Cumhurbaşkanı Macron, Meclisi feshederek ilk turu 30 Haziran, ikinci turu 7 Temmuz'da olmak üzere erken seçime gitme kararı almıştı. Erken seçim kararıyla birlikte Fransa borsalarında sert satışların yaşandığı ve özellikle tahvil faizlerinde yükselişlerin öne çıktığı bir fiyatlama görüldü.  30 Haziran’da gerçekleşen erken seçimin ilk turunda aşırı sağın güç kazanımını devam ettirdiği görüldü. İlk turda aşırı sağcı Marine Le Pen'in partisi Ulusal Birlik yüzde 34 oy oranıyla birinci çıktı. Sol partilerin ittifakı Yeni Halk Cephesi, oyların yüzde 28,1'ini alırken Macron'un ittifakı yüzde 20,7 oyla üçüncü oldu. Fransa'da seçimler genel olarak aşırı sağcı Le Pen'in lehine sonuçlar üretse de çoğunluğun aşırı sağcılar tarafından elde edilmeyeceğine yönelik beklentilerle ilk fiyatlamalarda Avrupa borsalarında bir miktar yükselişler gözlendi. İlk turda yerel kayıtlı seçmenlerin yüzde 12,5'inin desteğini kazanamayan tüm adaylar elendi. 7 Temmuz’da gerçekleşen ikinci turda ise Fransada sandık çıkış anketlerine göre sol ittifak ilk sıraya yerleşirken Macron ittifakı ikinci oldu, ilk turun birincisi aşırı sağ üçüncü sıraya geriledi. İlk turun ardından 3 adayın 2. tura kaldığı 306 seçim bölgesinde, oyların bölünüp aşırı sağın avantaj sağlamaması için diğer partilerden 200'den fazla aday seçim yarışından çekilmişti. Yapılan bu ittifakın sonuçlar üzerinde etkili olduğu görüldü. Seçim sonuçlarından bağımsız olarak son yıllarda Avrupa’da aşırı sağın ve popülist söylemlerin güç kazandığı takip ediliyor. Sadece Fransa’da değil, Avrupa’nın Almanya, İtalya, Hollanda gibi önemli ülkelerinde de aşırı sağın güç kazanmasının ve değişen siyaset yapısının orta vadede çok daha ciddi etkileri olacaktır. 

Yeni haftada ne konuşacağız?

Küresel piyasalarda, merkez bankalarıyla ilgili beklentiler etkisini sürdürüyor. Avrupa ve ABD Merkez Bankaları yetkililerinin konuşmaları yakından izleniyor. ECB, 2024 yılının kalanı için ikinci faiz indirimini yapıp yapmayacağı konusunda emin değil. Fed'in ise hala ilk faiz indirimine ne zaman başlayacağı belirsizliğini koruyor. Piyasaları en çok, Fed tarafındaki belirsizlik rahatsız ediyor. Bu nedenle bu hafta Fed Başkanı Powell'ın konuşması ve ABD enflasyon verisi, önemli olacaktır. Özellikle, ABD enflasyonu sonrasında Fed'in toplantılarına dair beklentileri de şekillendirmesi beklenebilir. Avrupa'da siyasi gelişmelerde gündemde. Bu hafta içinde, bu konuya ilişkin haber akışları yakından izlenecektir. ABD'de kasım ayında Başkanlık seçimi yapılacak. Öncesinde, ABD Başkaı J. Biden ve Donald Trump ile ilgili haberler yakından izleniyor. Haziran ayının son haftası, aralarında bir münazara gerçekleşmişti. Ancak bu münazarada, Biden'ın performansı beğenilmediği için başkanlık seçimlerinde aday olmayabilir şeklinde haberlerde yayılmaya başladı. Hafta sonu, ABD Başkanı J. Biden'ın seçim kampanyası kapsamında düzenlenen toplantıdaki konuşmasında, seçim yarışından çekilmeyeceğini belirtti. Bu hafta içinde, ABD'nin Başkanlık seçimine doğru giderken, adaylarla ilgili gelişmeler önemini korumaya devam edecektir. Asya piyasalarında, Japonya'da ÜFE, sanayi üretimi; Çin'de dış ticaret istatistikleri hafta içerisinde açıklanacak. Yurt içinde; sanayi üretimi, işsizlik oranı ve cari işlemler dengesi verilerinin açıklanması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta ABD ziyareti takip edilecek. Geçtiğimiz hafta, Kazakistan'da idi. Rusya Devlet Başkanı Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi ile ayrı ayrı temaslarda bulundu. Bu haftada, ABD'deki ziyareti ve temasları önemli olacaktır. 

Teknik takibimizde olan hisseler

Bu hafta teknik takibimizdeki hisseler: CEMTS, DOHOL, PETKM, TUPRS

Kaynak Gedik Yatırım