Güzellik ve bakım sektörü global ve yerelde her geçen gün büyümeye devam ediyor. Bu sene 37’ncisi gerçekleştirilen Güzellik ve Bakım Fuarı son gününde profesyonel katılımcılarını ağırlamaya devam edecek. Sektörün nabzının 4 gün boyunca tutulduğu uluslararası organizasyonda TG Expo Güzellik ve Bakım Direktörü Gökhan Büyükataman, Analiz Gazetesi'ne sektöre ve fuara yönelik açıklamalarda bulundu.

Türkiye’nin özellikle Asya ve Avrupa pazarları arasında önemli bir köprü işlevi gördüğünü aktaran Büyükataman, "Güzellik ve bakım sektörü, dünya genelinde son derece büyük bir pazar haline gelmiş durumda. Globalde, kozmetik ve medikal estetik sektörlerinin toplam büyüklüğü yaklaşık 580 milyar dolara ulaşmış durumda. Türkiye ise bu global pazarda önemli bir yer tutuyor ve sektördeki büyüklüğü 4-5 milyar dolar seviyelerinde" dedi.

Enflasyona yenilmedi

Güzelliğin ve bakımın enflasyona yenilmediğini ve her geçen gün sektörün büyümeye devam ettiğini aktaran Büyükataman, "Geçen yıl sektördeki büyüme oranı yüzde 10 civarındaydı. 2025 için de benzer bir büyüme bekliyoruz. Özellikle medikal estetik ve kişisel bakım alanlarında çok ciddi bir talep artışı var, talep artışını biz fuara her sene artan profesyonel ziyaretçi ve katılımcı sayısının yoğunluğuna bakarak da gözlemleyebiliyoruz. Gelecek yıl da büyümenin devam etmesini, sektöre daha fazla yenilik ve fırsat getirmesini öngörüyoruz" şeklinde konuştu. 

Türkiye pazarına dahil olan yurt dışı oyuncularının genellikle medikal estetik cihazları, kişisel bakım ürünleri ve kozmetik alanında faaliyet gösterdiğine değinen Büyükataman, "Özellikle Kore ve Çin menşeli firmalar, estetik cihazlar ve cilt bakım ürünleri ile sektöre girmeye devam ediyor. Avrupa ve Amerika’dan da organik, doğal içerikli kozmetik ürünlerine olan talep arttıkça, bu tür ürünleri Türkiye pazarında daha fazla görmekteyiz" dedi. 

Büyükataman, Türkiye’de en çok firmaların cilt bakım ürünleri, medikal estetik cihazları ve kişisel bakım alanında faaliyet gösterdiğini ve Türkiye'nin bu alanda dünya pazarında önemli bir oyuncu olma yolunda ilerlediğini belirtti. Büyükataman, "Uluslararası güzellik ve bakım standartları, Türkiye’deki firmaları kaliteyi artırma konusunda teşvik ediyor. Yerli firmaların uluslararası pazarda rekabet edebilmesi için, ürünlerinin kalite standartlarını yükseltmeleri, yenilikçi çözümler geliştirmeleri ve sürdürülebilirliğe önem vermeleri gerekiyor" diye konuştu. 

Sektörde yapay zeka etkisi

“Sektörde Ar-Ge ve inovasyona yapılan yatırımlar, ürün etkinliğini artırırken kullanıcı deneyimini de iyileştiriyor” diyen Büyükataman, "2025’te kişiselleştirilmiş güzellik ve bakım çözümleri öne çıkacak. Her bireyin ihtiyacına özel ürünler ve tedavi planları daha da yaygınlaşacak. Yapay zeka ve veri analizi ile kişiye özel cilt bakım önerileri sunan dijital platformlar artacak. Bunun yanı sıra Medikal estetik uygulamaları (botoks, dolgu, lazer) toplumda daha yaygın ve kabul edilebilir hale gelecek" dedi. Tüketici davranışlarının geçirdiği dönüşümün sektörü dönüştürmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Büyükataman, "Yeni nesil tüketiciler estetik kadar sağlık ve çevre duyarlılığına da önem veriyor. Bu durum, doğal, organik ve sürdürülebilir kozmetik ürünlere olan talebi artırıyor. Pandemi sonrası fiyat hassasiyeti yükselirken, firmalar uygun fiyatlı ama kaliteli ürünler sunmaya odaklanıyor. Sürdürülebilir içerikler hem fiyat hem kalite algısını olumlu etkiliyor" şeklinde konuştu.

Fuarın sektörün nabzını tutmaktaki önemine de değinen Büyükataman, "2025’te Güzellik & Bakım Fuarı, 600’ün üzerinde markayı ve yaklaşık 30 bin sektör profesyonelini ağırlayacak. Ziyaretçiler arasında doktorlar, estetisyenler, güzellik uzmanları ve firma temsilcileri yer alacak. Fuarda, sektördeki en yeni ürün ve teknolojiler tanıtılacak, iş birliği fırsatları sunulacak" ifadelerini kullandı.