FON SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT ETMELİ?
Bulls Portföy Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mahir Can Ereren, yatırımcıları fon tercihinde dikkatli olmaya çağırdı.

Kurban Bayramı tatilinin yaklaşmasıyla birlikte bireysel yatırımcılar birikimlerini nasıl değerlendireceklerine dair seçenekleri yeniden gözden geçiriyor. Özellikle yüksek faiz ortamı, yatırım fonlarına olan ilgiyi artırmış durumda. Bulls Portföy Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mahir Can Ereren, fon yatırımına yönelen bireysel yatırımcılara önemli tavsiyelerde bulundu. Ereren, “Bayram tatili gibi dönemlerde kısa vadeli mevduatlar cazip gibi görünse de, iyi seçilmiş yatırım fonları orta ve uzun vadede çok daha yüksek getiri potansiyeli sunabiliyor. Arife günü yapılan fon alımları takas avantajı nedeniyle yatırımcısına 5 günlük (Perşembe–Pazartesi) kesintisiz faiz geliri sağlayabilir.” diye konuştu. Bu nedenle arife günü yapılacak stratejik fon seçimlerinin, yatırımcılara hem kısa vadeli kazanç hem de orta vadeli istikrar sağlayabileceğini ifade etti. Ereren, “Yatırım yaparken temel prensip, portföyünüzü risk-getiri dengesi içinde çeşitlendirmek ve fırsatları yakalarken korumayı da ihmal etmemektir,” ifadelerini kullandı.
Faiz eğrisindeki aşağı yönlü hareket, hisse senetlerinin göreceli cazibesini artırabilir. Bu nedenle, portföylerde en az %25 oranında hisse senedi fonu bulundurmanın faydalı olacağını vurgulayan Ereren, “Özellikle değerlemeleri düşük, büyüme potansiyeli yüksek hisseleri barındıran fonlar, fonun performansını yukarı çeken bir etki yaratıyor,” diyor.
Risk dengesini sağlamak adına altın fonlarına da portföyde yer verilmesi gerektiğini belirten Ereren, bu tür fonların yaklaşık %50 oranında yer almasının cazip bir koruma sağladığını ifade etti. “Altın, hem jeopolitik risklere karşı hem de enflasyona karşı güvenli liman olmayı sürdürüyor.” dedi.
Ayrıca, değişken fonların aktif yönetimle birlikte piyasa koşullarına hızlı adapte olabildiğini ve bu fonlarda da yaklaşık %25 oranında pozisyon alınabileceğini belirten Ereren, “Aktif yönetilen değişken fonlar, hem hisse hem de faiz piyasasındaki dalgalanmalardan faydalanarak yatırımcılara esneklik sunuyor,” dedi.
Fon yatırımında doğru karar vermenin bazı temel prensiplere dayanması gerektiğini de vurgulayan Ereren, yatırımcıların dikkat edilmeleri gereken noktaları 4 maddede özetledi:
“Yatırım amacınızı ve vadenizi netleştirin”
Fon seçiminde ilk adım, yatırımcının ne kadar süreyle ve ne amaçla yatırım yapmak istediğini belirlemesi. Ereren, “Kısa vadeli ve düşük riskli tercihler için para piyasası veya borçlanma araçları fonları tercih edilebilirken, uzun vadede hisse senedi fonları veya tematik fonlar daha anlamlı olabilir” dedi.
“Fonun geçmiş performansına takılıp kalmayın”
Geçmiş performansın gelecekteki getiriyi garanti etmediğini hatırlatan Ereren, “Sadece son bir yıllık getirisine bakarak fon seçmek doğru değil. Fon yöneticisinin stratejisini, portföy dağılımını ve volatilite yani oynaklık düzeyini düzeyini analiz etmek gerekir” ifadelerini kullandı.
“Risk profili ile uyumlu fon tercih edilmeli”
Her yatırımcının risk alma kapasitesinin farklı olduğuna dikkat çeken Ereren, “Konfor alanınızı zorlamadan, kendinize uygun risk seviyesindeki fonlara yönelin. Örneğin, yüksek getiri peşindeyseniz hisse senedi fonlarına bakabilirsiniz ama dalgalanmaları tolere edebileceğinizden emin olun” dedi.
“Fonun içeriği ve yatırım stratejisi şeffaf olmalı”
Ereren, yatırımcıların fonun hangi varlıklara yatırım yaptığını ve stratejisinin ne olduğunu anlaması gerektiğini belirterek, “Fon bültenlerini ve KAP bildirimlerini takip etmek, kararlarınızı daha bilinçli hale getirir” şeklinde konuştu.
Son olarak, bayram tatilinin, yatırım kararlarını gözden geçirmek ve doğru bir strateji belirlemek için iyi bir fırsat olduğunu da belirten Mahir Can Ereren, “Profesyonel yönetilen fonlarla yatırım yapmak, hem riskin dağıtılmasını sağlar hem de zaman yönetimi açısından yatırımcıya avantaj kazandırır. Ancak her yatırım gibi, fon yatırımları da bilgi ve dikkat gerektirir” diyerek sözlerini tamamladı.