EVİMİZİN İÇİNDEKİ İKLİM İLE DÜNYAMIZIN İKLİMİ BİRBİRİNE DOĞRUDAN BAĞLI
Vaillant Group Türkiye CEO'su Alper Avdel, bu yıl üçüncü kez düzenlenen Sürdürülebilirlik Zirvesi'ndeki konuşmasında, enerji verimliliğinin önemine, yenilikçi teknolojilerin ve hibrit sistemlerin bu alandaki güçlü potansiyeline dikkat çekti.
Vaillant Türkiye, Harvard Business Review (HBR) dergisi tarafından düzenlenen Sürdürülebilirlik Zirvesi’nde enerjide hibrit dönüşümünün önemini vurguladı. Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Sürdürülebilirlik Zirvesi’ndeki konuşmasında, enerji verimliliğinin Dünya ve Türkiye için taşıdığı öneme dikkat çekti. Avdel, gaz ile çalışan kombi ya da kazan ürünlerinin, elektrikle çalışan ısı pompası veya bunların güneş enerjisiyle de takviyeli olarak çalışan diğer versiyonları ile birlikte kullanılması şeklinde tanımlanan hibrit enerji çözümlerinin çevre için taşıdığı potansiyele dikkat çekti. Avdel, hibrit enerji sistemlerinin kısa vadede sağlayacağı avantajları; yatırım maliyetlerinin optimize edilmesi, enerji güvenliğinin ve çeşitliliğinin sağlanması olarak sıraladı.
Konuşmasında iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine değinen Avdel, Vaillant’ın bu alanda sorumluluk bilinciyle geliştirdiği öncü ve yenilikçi nitelikteki ürün ve çözümleri hakkında bilgiler verdi.
“Evimizin içindeki iklim, dünyanın iklimiyle ayrılmaz bir şekilde ilişkili. İşte bu nedenle iklimlendirme sektörü, karbon ayak izinin azaltılması için çok yoğun çalışmalar içerisinde“ diyen Avdel, ticari binaların ve konutların küresel ısınmaya yol açan etkenler arasında yüzde 36 ile ilk sırada yer aldığını belirtti. Bu alanda atılacak kararlı adımların büyük bir fark yaratacağını vurgulayan Avdel, halihazırda mevcut ürün ve sistemlerden yeni teknolojilere geçiş sürecinde yüksek verimlilik sağlayan çözümlerin büyük öneme sahip olduğuna dikkat çekti. Avdel bu doğrulta, güneş, gaz, elektrik gibi çoklu enerji kaynaklarından hibrit bir yaklaşımla faydalanılmasının önemli bir fırsat olacağını da sözlerine ekledi.
“Hibrit sistemler; ilk yatırım maliyeti optimizasyonu, enerji verimliliği, enerji güvenliliği ile öne çıkıyor”
Enerji İlişkili Ürünler (ErP) Yönetmeliğine istinaden süreçlerin devam ettiğini, 2025-2026 yıllarında üçüncü faza geçiş yapılmasının beklendiğini söyleyen Avdel, enerji verimliliği kriterlerinin yakalanmasının yanı sıra enerji tüketimi farkındalığını arttırmak için yeni ürünlerde anlık tüketim izleme fonksiyonlarının zorunlu olmasının beklendiğini belirtti.
“Bugün ulaşım sektöründe elektrikli araçlar ne ise, iklimlendirme sektöründe ısı pompaları da odur” diyen Avdel, ısı pompalarının hibrit sistemlerin kullanımında da ön plana çıktığını ve yenilenebilir enerji alanında günümüzün en iyi teknolojilerinden biri olduğunu vurguladı. Bu cihazların enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik açısından öneminin altını çizen Avdel, ErP Yönetmeliği kapsamında güncellenecek olan, beklenen yeni yüksek verim kriterlerinin, ısı pompası ürünü ile kolaylıkla sağlanabileceği öngörüldüğünü de aktardı.
Avdel, sözlerine şöyle devam etti: “Son derece yüksek verim değerlerinin elde edildiği ısı pompaları ile yakıt tüketimlerinde sübvansiyonların olmadığı bir durumda son kullanıcılar için fatura tutarlarında doğal gaza göre yüzde 58; kömür, sıvı yakıt gibi diğer fosil yakıtlara göre ise çok daha yüksek oranlarda azalma sağlanabilir. Geleceğin teknolojisi olan ısı pompasında Avrupa pazarı, son 5 yılda 4 kat büyüme kaydetti. Almanya’da pazar geçtiğimiz yıla göre yüzde 100 büyüyerek 200 binlere yaklaştı. Yine Fransa, Polonya gibi ülkeler için son iki yılda yüzde 100’ün üzerinde artışlar söz konusu. Türkiye pazarının ise şu anda 13 binler seviyesinde olduğu tahmin ediliyor. Orta ve uzun vadede bu rakamların çok daha artmasını bekliyoruz.”