ELEKTRONİK ATIKTAN KAZANIM
Kocaeli'de faaliyet gösteren Türkiye'nin "ilk" entegre elektronik atık geri dönüşüm firması, kullanım ömrünü tamamlamış elektrikli ve elektronik eşyaları, AB standartlarında geri dönüştürerek, hem ekonomiye kazandırıyor hem de çevreye katkıda bulunuyor. Firmanın genel müdürü Murat Ilgar: "Elektronik marketlerden, belediyelerden ve kurumsal firmalardan yılda yaklaşık 15 bin ton kapasite atık topluyoruz, bunları ayrıştırdıktan sonra geri kazanıma gönderiyoruz"
Kocaeli'de 15 yıl önce faaliyete başlayan Türkiye'nin "ilk" entegre elektronik atık geri dönüşüm firması, kullanım ömrünü tamamlamış elektrikli ve elektronik eşyaları, Avrupa Birliği (AB) standartlarında geri dönüştürüp, hem ekonomiye kazandırıyor hem de çevreye katkı sağlıyor.
Kartepe ilçesinde 3 bin metrekaresi kapalı, 8 bin metrekarelik alanda kurulan Exitcom Recycling firmasında, bilgisayarlar, cep telefonları ve tablet bilgisayarların içerisinde kişilere, kurumlara ve bankalara ait bilgilerin olduğu harddisk, hafıza kartları, CD, flaş bellekler güvenli bir şekilde imha edilerek, değerli parçaları geri dönüştürülüyor.
Firmanın genel müdürü Murat Ilgar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1999'da Almanya'da, 2004 yılında Türkiye'de elektronik atıklar üzerine çalışmaya başladıklarını, Türkiye'nin ilk entegre elektronik atık geri dönüşüm tesisi olarak gelen atıklardan yüzde 92 ila 95 geri dönüşüm sağladıklarını kaydetti.
Türkiye'nin yanı sıra başta Almanya olmak üzere birçok ülkede elektronik atıkların geri dönüşüm işini yaptıklarını anlatan Ilgar, elektronik marketlerden, belediyelerden ve kurumsal firmalardan yılda yaklaşık 15 bin ton kapasite atık topladıklarını, bunları ayrıştırdıktan sonra geri kazanıma gönderdiklerini, tüm imha sürecinin görüntülü kaydedildiğini ve işlemlerin ardından geri dönüşüm oranının raporlandığını söyledi.
Ilgar, elektronik atıkları ayrıştırıp, cinsine göre kırma tesisinde kırdıklarını, içerisindeki zararlı maddeleri ayırdıktan sonra, altın, gümüş, paladyum, demir gibi maddeleri tekrar ekonomiye kazandırdıklarını belirtti.
"Kişisel bilgilerin başkalarının eline geçmesini önlüyoruz"
Kurumların ve kişisel bilgilerin korunmasına yönelik 2016'da çıkan Kişisel Verileri Koruma Kanunu'nun çok önemli olduğunu ifade eden Ilgar, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"Bütün kamu ve özel iş yerleri, belediyeler, bankalar, bakanlıkların ve hepimizin bilgileri birilerin eline geçebilir. Kötü niyetli insanlar, telefonla bizleri arayıp, TC numaramıza kadar, her şeyimize kadar sayabiliyor. Bunun önüne geçilmesi lazım. İşte bu kanun bunları engelleyecek bir kanun. Elektronik cihazlarda, özellikle telekomünikasyon aygıtlarında bilgilerimiz bulunmakta. Laptoplar, cep telefonları, tabletler, bilgisayarlar, CD'ler, flaş belleklerin içerisinde kullanıcıların bilgileri var. Bu kanuna göre, bunların anonim haline getirilmesi, yani imha edilmesi lazım. Tabii bunun için de belirli standartlar lazım. Biz de tesisimizde bu tür cihaz ve aygıtları ayrıştırdıktan sonra, içindeki harddisklerin imhasını sağlıyoruz. Bir daha kullanılamaz hale geliyor. Başkalarının eline geçmesini önlüyoruz."
"Türkiye'de 1 milyon ton elektronik atığın 50 bin tonu toplanıyor"
Türkiye'de yıllık yaklaşık 1 milyon ton elektronik atığın yaklaşık 50 bin tonunun toplandığını, Almanya'da ise 1,6 milyon tonun yaklaşık 900 bin tonunun toplandığını vurgulayan Ilgar, şöyle devam etti:
"Telekomünikasyon ürünlerinin bunların içinde bilgi güvenliği var. Değerli metaller var. Neodymium, terbium ve dysprosium gibi nadir toprak elementler var. Bunların yüzde 98'i de Çin'in elinde bulunuyor. Çin bunları satmıyor. Yani, yarın siz bir cep telefonu ekranı üretmeye başladığınız zaman bunu üretemeyeceksiniz çünkü bu malzemeler yok. Bundan dolayı bu tür ürünler stratejik ürünlerdir. Bunların toplanması lazım. Hem nadir toprak elementleri açısından ki, bunlar çok stratejik üründür, biraz geç kalınmış olasa da ülkemizde de bununla ilgili çalışmalar yapılıyor."
"Yeni çıkan çevre kanunundan umutluyuz"
Ilgar, yeni çıkan çevre kanunundan umutlu olduklarını ve sıfır atık projesini canı gönülden desteklediklerini, bunun bütün kurum ve kuruluşlara yayılmasını istediklerini dile getirdi.
Bir an önce çıkan bu çevre kanununun uygulanmasını istediklerine vurgu yapan Ilgar, "Sektörün canlanması için başlangıçta bir destek lazım. Devletimiz bu konuda adımlar attı. Yeni çevre kanunu ne kadar hızlı yürürlüğe girerse geri dönüşüm sektörünün de ben Türkiye'de o kadar hızlı gelişeceğini düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Ilgar, tesiste ayrıca floresan lambaların içindeki cıvanın imha edilerek, nadir toprak elementlerini geri dönüşüme kazandırdıklarını ifade etti.
Bir cep telefonun içerisinde ton başına yaklaşık 500 gram, bir bilgisayarın ana kartında ton başına yaklaşık 50 ile 150 grama yakın altın olduğunu aktaran Ilgar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"150 grama kadar altın kazanma imkanımız varken maalesef bu altınlar yurt dışına gidiyor. Birleşmiş Milletler Üniversitesinin araştırmasına göre Türkiye'nin elektronik atıklardan yıllık 280 milyon dolarlık altın kaybı var. Ülkemizin altına ihtiyacı var fakat biz altınlarımızı bu sistemleri kuramadığımız, bunları yönetemediğimiz ve yeterli desteği sağlayamadığımız için bunlar illegal yollardan, gümrüklerden farklı yollarla yurt dışına çıkarılmaktadır."
Murat Ilgar, entegre elektronik geri dönüşüm tesislerinin desteklenmesini istediklerini ancak her şeyden önce atıkların legal yollardan toplanması gerektiğini sözlerine ekledi.