Çağlar ÇAĞATAY

Kuzey Avrupa’nın köklü denizcilik şirketlerinden DFDS’in Türkiye’deki faaliyetlerini DFDS Akdeniz İş Birimi yürütüyor. 20’den fazla ülkede 11 binden fazla çalışanı bulunan DFDS’in merkezi Kopenhag’da bulunuyor. Zaman içerisinde gerçekleştirilen gemi ve liman yatırımlarıyla Ro-Ro ve intermodal taşımacılığı geliştirilmiş, ihracatçıların ve Türk ihraç malı taşıyan lojistikçilerin

en önemli çözüm ortağı olan bir şirket haline geldi.  Şirket Türkiye ve Avrupa arasında sunduğu Ro-Ro ve tren bağlantıları ile kurduğu intermodal altyapısının yanında bir liman operatörü olarak hizmet veriyor. Aynı zamanda DFDS Akdeniz İş Birimi, sürdürülebilirlik vizyonuyla çevresel ayak izini kademeli bir biçimde azaltarak 2050 yılına kadar iklim nötr durumuna getirmeyi taahhüt ediyor. DFDS Akdeniz İş Birimi Satış, Pazarlama, İş Geliştirme ve Strateji Başkan Yardımcısı Fuat Pamukçu, firmanın çalışmalarını ve sürdürülebilirlik çözümlerini anlattı.  

DFDS’nin Türkiye operasyonları hakkında bilgi verir misiniz? Kaç gemi, liman, kapasite, araç, taşıma vb. 

DFDS Akdeniz İş Birimi, Türkiye ve Avrupa arasında sunduğu Ro-Ro ve tren bağlantıları ile kurduğu intermodal altyapısının yanında bir liman operatörü olarak hizmet veriyor. Türkiye’de operasyonlarını İstanbul Pendik, Yalova, Ambarlı ve Mersin limanlarından gerçekleştiriyor. DFDS Akdeniz İş Birimi, İtalya’da Trieste ve Bari, Yunanistan’da Patras, Fransa’da Sète ve Marsilya Kuzey Afrika’da Tunus limanlarından hizmet veriyor. Firmamız, 2018’den bu yana gemi sayısını 14'ten 21'e çıkardı. DFDS, Türkiye’nin bütün bölgelerinde faaliyet gösteren işletmelerin ve uluslararası taşımacılık firmalarının Avrupa’da İtalya, Yunanistan, Fransa, Almanya, İngiltere ve Kuzey Afrika pazarlarına en hızlı ve güvenli şekilde ulaşmasını sağlıyor.

DFDS’nin Türkiye operasyonları için 2023 hedefleriniz nelerdir? Yeni yatırımlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Kısa vadede Türkiye ile Avrupa arasındaki deniz trafiğinin artmasını bekliyoruz. DFDS olarak gemi kapasitemizi arttırarak ve intermodal bağlantılarımızla bu süreci destekleyeceğiz. 2023 yılında, müşterilerimizin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını, daha verimli, dijital ve çevre dostu hizmetlerle karşılamaya odaklandık. Teknolojik gelişmeler de müşterilere daha iyi hizmet sunmamızda büyük rol oynamaktadır. Terminal planlaması için kullanılan GTMS sisteminden ve teknolojik gelişmelerle gemilerimizin performansını en üst düzeye çıkarmaktan, operasyonlarımızda elektrikli araçlar kullanmaya kadar, daha güvenli, daha yeşil ve daha verimli operasyonlar için dijital araçların kullanımını genişletmeye devam ediyoruz. Daha fazla park yeri sağlamak ve hizmet portföyümüze yeni rotalar ve demiryolu hatları eklemek için limanlara yatırım yapıyoruz. Son zamanlarda Yalova-Sète seferlerinin sayısını artırdık, Sète-Paris demiryolu hattını hizmete aldık ve nisan başında da Alsancak Limanı'ndan Fransa'nın Sète Limanı'na ilk ve tek Ro-Ro seferi olan yeni İzmir - Sète hattını açtık. İzmir’den Sète’ye 74 saat gibi bir sürede ulaşım ve yüksek kapasite olanağı tanıyan yeni hat, hedef pazarlara en hızlı, emniyetli ve güvenilir şekilde ulaşmayı sağlıyor. Firmalar aynı zamanda DFDS Akdeniz İş Birimi’nin gelişmiş intermodal altyapısı ile İzmir’den Paris’e 6 günde, Londra’ya ise 7 günde ulaşabiliyor.  DFDS müşterilerine Güney Marmara, Ege ve tüm Anadolu bölgelerine çıkış ve varış yapacak yüklemeleri için transit süre ve maliyet avantajı sağlayacak olan İzmir-Sète rotası, pazar günü haftada bir sefer şeklinde düzenleniyor.

Yalova-Paris hattı Kasım 2022’de hizmete girdi. Süreç nasıl gidiyor? Değerlendirebilir misiniz? Bu gibi operasyonlar için yeni rotalarınız olacak mı?

DFDS Akdeniz İş Birimi, 17 Kasım 2022 tarihinden itibaren Paris’e haftada karşılıklı 3 tren seferi hizmeti başlattı. Yalova’dan Fransa Sète’ye DFDS gemileriyle taşınan üniteler, sonrasında Paris’e tren yolu aracılığıyla ulaştırılıyor. Yalova’dan çıkış yapan yükleri Paris’e 6 günde ulaştırarak Türk ihracatçılarına zaman ve maliyet avantajı da sağlıyoruz. Türkiye ile Fransa ve İngiltere’yi direkt olarak bağlayan Fransa hattı, Türkiye ile İngiltere arasında Ro-Ro ve tren hizmeti ile köprü vazifesi görüyor ve bu sayede yurtdışı pazarlarda faaliyet gösteren firmalara İngiltere pazarında daha hızlı ve sürdürülebilir rekabet imkânı yaratıyor.

Pandemi süreciyle birlikte iş biçimlerinizde de ne gibi yenilikler hayata geçirildi?

Pandemi sürecinde intermodal çözümler de büyük önem kazandı. Bu doğrultuda DFDS Akdeniz İş Birimi olarak Ro-Ro ve demiryolu taşımacılığını birleştiren intermodal taşımacılık çözümlerine daha fazla yatırım yapıyoruz. DFDS'nin Trieste liman terminalinden geçen tüm yük hacimlerinin yaklaşık % 50'si bugün Avrupa'daki noktalara demiryolu ile taşınıyor. Zaten dünya gündeminde olan dijital dönüşüm pandemi ile beraber daha da hız kazandı. Biz de DFDS olarak iş yapış şekillerimizde bu dönüşümü hayata geçirdik. Tabii dijital dönüşüm bir süreç, biz de bu konuyu uzun soluklu olarak ele alıyoruz. 

Demiryolu noktasında yeni iş alanı yatırımlarınız oldu. Değerlendirme alabilir miyiz? 

Demiryolu bağlantıları, DFDS Akdeniz İş Birimi'nin benzersiz deniz demiryolları kombine hizmet sunumunun çok önemli bir parçasıdır. 2022 yılında primeRail'i satın alarak, Almanya'da Wels, Bettemburg ve Köln'e, Fransa'da ise Calais ve Paris'e giden demiryolu hatlarımızı büyütmeye devam ettik. DFDS'nin Trieste liman terminalinden geçen tüm yük hacimlerinin yaklaşık % 50'si bugün Avrupa'daki noktalara demiryolu ile taşınıyor. 2018'den bu yana haftalık tren seferlerimizi iki katına çıkardık. Öte yandan 17 Kasım 2022 itibariyle Yalova’dan gemilerimize yüklenen üniteleri Fransa-Sète limanından haftada karşılıklı 3 tren seferi hizmeti ile Paris’e 6 günde ulaştırarak Türk ihracatçılarına büyük bir zaman avantajı sağlıyoruz. Sète-Calais hattımızla da Londra’ya 7 günde ulaşım hizmeti sunuyoruz. Bu uygun maliyetli ve çevre dostu ulaşım modeline olan talebin arttığını görüyoruz. Şu anda, haftada yaklaşık 80 tren seferimiz var. Daha fazla frekans ve yeni varış noktaları ekleyerek tren çözümlerimizi daha da geliştirmeyi planlıyoruz.

Sosyal sorumluluk projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

DFDS Akdeniz İş Birimi olarak Türkiye’deki operasyonlarımızı ve ticari faaliyetlerimizi yürütürken, bir yandan toplumsal fayda odaklı projeler tasarlıyoruz. Bu KSS’lere en çarpıcı örnek kısa süre hayata geçirdiğimiz ve çok olumlu sonuçlar elde ettiğimiz “Kadın İçin Taşıyoruz” projesiydi. Kadın girişimcilerin gerçekleştirdikleri ihracata katkıda bulunmayı hedefleyerek, KAGİDER iş birliği ile 2021 yılının temmuz ayında “Kadın İçin Taşıyoruz” projesini hayata geçirdi. DFDSS Akdeniz İş Birimi, proje ile kadınların rekabetçi piyasalara ulaşabilmeleri ve pazara erişimlerindeki sıkıntıları aşmaları için destek verdi. DFDS Akdeniz İş Birimi, Pendik, Yalova ve Mersin kalkışlı taşımacılık ağında, 14 kadın girişimcinin 24 taşımasını, 47 lojistik çözüm ortağıyla birlikte ücretsiz olarak Avrupa’ya ve Kuzey Afrika’ya taşıdı. Savunma, tekstil, gıda, emaye sektörlerinde gerçekleştirilen taşımalarla, kadınların iş hayatında ve ekonomik hayatta daha güçlü olarak yer almasına katkıda bulundu. Proje kapsamında 2022’de kadın girişimcilere en çok zorlandıkları, sigorta, gümrükleme, pazarlama, depolama alanlarında yeni çözümler sunduk. Bu bağlamda ayrıca Anadolu’daki iş dünyası ve kadın ihracatçılarla buluşturacak dijital paneller de düzenledik. “Kadın için Taşıyoruz” projesiyle, Stevie Uluslararası İş Ödülleri’nde yılın iletişim / PR kampanyası kategorisinde bronz ödül, UTA Lojistik Dergisi tarafından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, sektörel birlik ve derneklerin katılımıyla gerçekleştirilen, 6.Ekonomi ve Lojistik Zirvesi’nde de “Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Projesi” ödülünü kazandık. Bunun yansıra kadın girişimciliğini desteklemek üzere bazı projelere de destek veriyoruz. YANINDAYIZ Derneği'nin düzenlediği Kadın=Erkek Konferansı'nın ana sponsoruyuz. Konferans, 2018 yılından bu yana evrensel insan hakları anlayışı çerçevesinde Türkiye'de toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına katkıda bulunmayı hedefliyor. TurkishWIN Derneği ile iş birliği yaparak, Türkiye'de toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına katkıda bulunmayı amaçlayan Milyon Kadına Mentor (MWM) Projesi’nin de sponsorlarından biriyiz. Milyon Kadın Mentor programı ile STEM alanında (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) eğitim alan kız öğrencilere mentorluk sağlıyoruz. DFDS olarak GYİAD tarafından hazırlanan, genç kadınların karşılaştıkları sorunları ve sorunlara ilişkin çözüm önerileriyle yeni ekonomi sektörlerinde başarılı olan kadınların hikâyelerini aktarıldığı “Genç Kadın ve Yeni Ekonomi Raporu”nun altın sponsoruyuz.

Sektörünüzde 2022 yılı nasıl geçti? 2023 yılını nasıl geçiriyorsunuz? Anlatabilir misiniz?

2022’de DFDS Akdeniz İş Birimi olarak Yalova’dan Fransa’ya olan sefer sayılarımızı artırdık ve üçüncü bir gemiyi ihracatçıların hizmetine sunduk. Ayrıca DFDS’in demiryolu taşımacılığı şirketi PrimeRail’i satın almasıyla hizmet ağımızı ve altyapımızı genişlettik. Türkiye ve İngiltere arasındaki bağlantıyı sağlamak üzere Sète-Calais, yılın sonuna doğru da Sète-Paris arasında intermodal hizmet sunmaya başladık. 2023’te de yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. 2 Nisan’da da İzmir-Sète arasında yeni bir hat açılışı gerçekleştirdik. Pendik limana teknolojik yatırım yaparak GMTS sistemini uygulamaya koyduk. Müşterilerimizin talepleri oldukça ve arttıkça yeni Ro-Ro hatları ve intermodal yatırımları yapmaya devam edeceğiz. 

Aynı zamanda sürdürülebilirlik vizyonu hakkında da neler söylemek istersiniz? 2050 yılına kadar sürdürülebilirlik ile ilgili neler hedefliyorsunuz?

Her şeyden önce DFDS olarak halka açık bir şirketiz ve yatırımcılarımızın temsilcileri olan yönetim kurulumumuzun bize dikte etmiş olduğu 2030 itibarıyla % 45 ve 2050 itibarıyla sıfır karbon bir şirket olma hedefimiz var. DFDS, 2050 yılına kadar karbon nötr bir şirket olmayı taahhüt ediyor. Bu hedef halihazırda devam etmektedir; kısa vadede, mevcut filomuzu iyileştirerek daha az kirli ve daha verimli hale getiriyoruz. Uzun vadede, sürdürülebilirlik planlarımızı şu üç parametre üzerinden değerlendiriyoruz: Birincisi iş ortaklarımız: Bilgi eksikliklerini kapatmak, finansman sağlamak ve çevreci yakıtlardan yararlanabilmek için iş ortaklarımızla ortak projeler gerçekleştiriyoruz. İkincisi, yeni yakıt türlerinin değerlendirilmesi: Yeni yakıt türlerinin sürekli değerlendirilmesi. Benzer şirketler, tedarikçiler ve diğerler taraflarla iş birliği. Üçüncüsü de yeni inşa edilen gemilerde yeşil yakıt türlerinin uygulanması ve filo yedekleme planlamasının yapılması. 

Sürdürülebilirlik çözümleri noktasında hedeflerinize ilerlerken nasıl bir strateji ile hareket ediyorsunuz?

DFDS olarak sektörün ve hepimizin geleceği için gemilerimizin daha uzun süre daha verimli çalıştırılmasını sağlayan yeni teknolojik gelişmelerden faydalanarak sürdürülebilir ekonomiyi desteklemeye ve doğal kaynakların daha verimli kullanılmasına destek olmaya devam ediyoruz. Bizim Green Corridor olarak adlandırdığımız, bir yükün çıkış noktasından varış noktasına kadar olan sürecin tamamının sıfır karbon emisyonu verecek şekilde yeşil teknoloji kullanarak tamamlanmasını amaçladığımız projelerimiz var. Hem kara hem deniz yolu taşıması yapan bir lojistik şirketi olarak müşterilerimizin daha yeşil bir dünyada yaşama isteği doğrultusundaki taleplerini karşılama yükümlülüğümüz var. DFDS olarak biofuel dediğimiz metanol, amonyak ve hidrojenin tüketildiği üç farklı gemi tipi üzerine çalışıyoruz. DFDS’in piyasaya olan taahhüdü 2025 itibarıyla sıfır karbon olan ilk yeşil gemisini piyasaya sunmak. 72 adet gemimiz var, gemilerin ortalama ömrü 12 ile 20 sene arası değişiyor. Yani 2050 yılına kadar mevcut ve gelecek filomuzu yenilemekle birlikte, tüm gemilerimizi sıfır karbonla işletebilecek hale geleceğiz. Aynı zamanda bir lojistik şirketi olarak Volvo ile olan iş birliğimiz sayesinde 125 tane elektrikli TIR’la karayolundaki salınımımızı da sıfıra indirecek olan yatırımlarımızı yapmaya başladık. Buna ilaveten hidrojen kullanan TIR’ların testleri de yapılmaya başlandı. Mesela Belçika’da Gent’te Volvo fabrikasından çıkan malı taşırken iç nehirlerin solar panel kullanılarak elektriklenmesi yeni bir proje.  Bu süre zarfında da gemilerimizin tamamında “anti-fouling” dediğimiz suyla olan sürtünmeyi dolayısıyla yakıt tüketimini azaltan boyaların kullanımından tutun da gemilerin rotalarını, akıllı teknolojiler kullanarak yakıt tasarrufu sağlayacak şekilde belirlemeye ve filo optimizasyonlarının bir merkezden teknoloji aracılığıyla yapılmasına kadar farklı çalışmalar yürütüyoruz.  Aynı zamanda “reefer” dediğimiz taze meyve-sebze ve et ürün grubunda da çok büyük bir taşımacıyız. Buradaki römorkların tepelerine solar paneller kurularak yakıt tüketiminin sıfırlanması gibi çeşitli yatırımlarımız da var. Bir taşımacılık şirketi olarak kullandığımız elektriği, rüzgâr ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamaya çalışmak amacıyla yatırımlar yapıyoruz. Çevre dostu hidrojen, amonyak ve metanol yakıtları için testler gerçekleştiriyoruz. Bunun yanı sıra ilk yeşil gemimizi en geç 2025’te suya indirme hedefimiz var.

2022 yılında karbon hedefinde nasıl bir yol aldınız? 2023 yılı için neler yapıyorsunuz? Hedefleriniz nelerdir?

2022’de Rusya-Ukrayna savaşının Avrupa’da enerji ve savunma politikalarıyla ilişkili doğrudan bir etkisi oldu. Avrupa ülkelerinin savunma ve savaş harcamaları arttı. Ülkeler bir şekilde enerji arzını garanti altına alabilmek için eskiden kullanmış oldukları ve çevre açısından çok da iyi olmayan ama elzem olan fosil yakıtları kullanma yoluna gittiler. DFDS olarak 2022'de rotamızdaki tüm ulaşım ağımızda karbon (CO2) emisyonlarını hem kendi filomuzdaki gemilerde hem kiralanan gemilerde düşürdük. Kendi filomuzdaki karbon emisyonunu 2021’e göre %3, rotamızdaki tüm gemilerimizdeki emisyonu yaklaşık %4 azalttık. Karbon emisyonunu azaltmak için tedbir almayı sürdürüyoruz. Bu doğrultuda 2022 sonu itibariyle 3 gemimize, genel amacı çevresel ayak izimizi azaltmak, sorumlu bir komşu olmak ve hava kalitesini iyileştirmek olan “Sahil Besleme Sistemi” kurduk. Biyoyakıt testlerimiz planlandığı gibi ilerliyor. 3 gemimizde birden atık ısı geri kazanımlı sisteme geçildi.