SON DAKİKA
GÜNDEM Perşembe 24 Mart 2022 07:39

"DEVLET İLE PİYASA EŞGÜDÜMLÜ OLMALI"

İşin zor kısmının devlet ve piyasa arasında kıvamı yakalamak ve dengeleri oluşturmak olduğunu belirten Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, "Hem toplumun tüm çıkarlarını temsil eden güçlü bir devlet. Ama bu güçlü devletin bireyi ezmesine, küçük bir azınlığın eline geçmesine engel olmak, teşebbüsü, gelişmeyi, inovasyonu ve özgürlüğü sağlamak... İşte önümüzde gerçekleştirilmesi zor hedef bu" dedi.

"Devlet ile piyasa eşgüdümlü olmalı"

İstanbul Bilgi Üniversitesi Kurucu Rektörü, İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi ve Ekonomist, Doğa Koleji Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, “Toplumun tüm çıkarlarını temsil eden güçlü bir devlet. Ama bu güçlü devletin bireyi ezmesine, küçük bir azınlığın eline geçmesine engel olmak, diğer taraftan teşebbüsü, gelişmeyi, inovasyonu ve özgürlüğü sağlamak... İşte önümüzde gerçekleştirilmesi zor hedef ve proje bu” dedi.

 

Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, dünyada yakın ve orta gelecekte ‘ne kadar devlet, ne kadar piyasa’ sorusunun öne çıkacağını, ancak toplumsal istikrarı korumak için ‘altın orta’nın bulunması gerektiğini söyledi. Akat, “Bir taraftan güçlü bir devlet, güçlü bir piyasa ama bunların birbirini ezmemesi lazım” diye konuştu.

“İktisat İşinize Yarar mı?” başlıklı bir konuşma yapan Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, iktisadi açıdan birçok tavsiyelerde bulundu ve iktisadın insanoğlunun her alanda işe yarayabileceğini vurguladı ve “Demokratik ülkelerde vatandaşların ekonomiyi temel düzeyde bilmesi gerekir” dedi. Akat, yakın gelecekte çok sayıda finans işinin blockchain teknolojisine kayacağını, insanların iktisada dair daha donanımlı olması gerektiğini söyledi.

 

İktisat bilmenin faydası

Vatandaşın ekonomik konularda kendilerini dikkatlice dinlediklerini, çünkü ekonomiyle ilgili görüşlerin meteoroloji raporlarına benzediğini belirten Prof. Dr. Akat, “Mesela Mart ayında meteoroloji son 70 yılın karı geliyor, dedi. Oldu mu tam olmadı. Yani tahmin tutmadı. Peki insanlar tahmin tutmadı diye hava raporlarını dinlemekten vaz mı geçecek, hayır. Elimiz mahkum dinleyeceğiz. İktisatçılar da öyle tahminleri tutmasak da onları dinleyeceğiz” dedi.

 

Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, iktisat açısından fakir ve zengin ülkelere bakıldığında ‘Enflasyon niye oluyor. Niye onlar zengin… Hayat niçin pahalı hale geliyor? İthalatı mı yasaklasak, ihracat mı yapsak? Gelecekte hangi meslekler daha iyi iş yapacak. Veya bugünün işleri gelecekte yine cazip olacak mı? Dünya nereye gidiyor?’ sorularına cevap arandığını ve bu cevapları da iktisadın verebileceğini bildirdi.

Dolayısıyla demokratik ülkelerde yaşayan insanların ekonomiyle ilgili gelişmeleri, olayları anlaması gerektiğini belirten Akat, “Bize saçma sapan olmayacak şekilde vaatlerde bulunan birtakım siyasiler çıkarsa, onu süzgeçten geçirmemiz gerekiyor. Siyasetçi ‘Vergileri düşüreceğim, herkese para vereceğim, harcamaları artıracağım’ dediğinde iktisat bilirsen ‘Değirmenin suyu nereden gelecek?’ diye sorarsın. O yüzden vatandaş olarak iktisatta temel bilgileri bilmemiz şart” diye konuştu.

 

Doğru vizyon, doğru analiz


İktisat bilmenin insana vizyon ve seçkinlik kattığına işaret eden ekonomist Akat, “Doğru vizyonu olan, gelecekteki işlerin nasıl seyredeceğini hakkında doğru tahminler yapan, onları doğru analiz eden, doğru sentezleri yapan orada iktisat çok işinize yarayacak. Seçkin olarak iktisat öğrenmeye ihtiyacınız var” diye konuştu.

 

Birey veya firma olarak tasarruf yapan ve bu tasarruflarını korumayı veya çoğaltmayı düşünenlere iktisadın yol gösterdiğini, çünkü iktisadın bir de finans tarafının olduğuna vurgu yapan Akat, “Finans biraz iktisattır, biraz da finans. Finansla iktisadı fazla özdeşleştirmemek lazım. İktisadı aşar. Bana sorarlardı, euro-dolar paritesi ne olacak, diye. Ben de euro-dolar paritesini doğru tahmin edebilsem, şu anda dünyanın en zengin insanı ben olurdum… Bana niye soruyorsunuz, derdim” bilgisini verdi.

Asaf-Savaş-Akat2 

İktisadı, tıp ilmiyle açıklayan Prof. Dr. Akat, insanın karmaşık bir varlık olduğunu, bazen çok rasyonelci olabildiği gibi bazen de akıl dışı işler yapabileceğine işaret etti. Akat, “Doktorlar için ‘Allah eksikliğini göstermesin, ama eline de düşürmesin’ diye halk arasında bir söz vardır. Çok doğrudur. İktisatçı, ekonomist de öyle. Hatta ekonomistin işi doktordan daha zor. Çünkü doktor tek insanın içine bakar, ona göre karar verir. Ekonomist ise ne yapacağı belli olmayan insanın her hareketini takip ederek analiz yapmaya çalışır” dedi.

 

Milletin gözü niçin dövizde

 

Tıpta teori ve pratiğin olması gerektiği gibi ekonomide de teorinin yanında pratiğin de takibinin elzem olduğunun altını çizen Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, “Doktor öğrendikleriyle nasıl insan hayatına dokunuyorsa, ekonomist de öğrendikleriyle iktisat politikaları oluşturmaları, hayatla buluşturmalı. İktisatçının hastanesi merkez bankası… Banka faiz artırsın mı, düşürsün mü… Buğday ithalatı yasaklansın mı, serbest mi kalsın… Nasıl zenginleşeceğiz, nasıl hızlı büyüyeceğiz, işsizliği nasıl azaltacağız, çalışanları daha yüksek gelir elde etmelerini nasıl sağlayacağız, gelir dağılımını nasıl düzelteceğiz, enflasyonu nasıl engelleyeceğiz, Türkiye’yi nasıl Almanya, ABD gibi yapacağız, istikrarı nasıl sağlayacağız… Bunlar hep iktisat teorileri… Mesela eğitim, iktisat politikalarının bir cüzü” diye konuştu.

 

Türkiye’nin kendi parası olduğu halde, milletin gözünün yabancı parada olduğunu, bu durumun geçmişten gelen tecrübelerin kalıntısı olduğuna değinen Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, kendi parasına güvenmeyen bir milletle karşı karşıya kalındığını söyledi. Akat, “Türkiye’de bir kahvaye gidin euro-dolar paritesini sorun çoğu insan bilir. Almanya’ya gidin böyle bir kafeye… Aynı soruyu orada sorun… euro-dolar paritesini bilmez. Çünkü adamın parası euro… Adamların kendi paraları, niye bilmiyor… Gerek duymuyor” dedi.

 

Türklerin döviz geni mi var!

 

Türklerin sanki bir döviz geni varmış gibi hareket ettiğini bunun sebebinin de uzun yıllar yaşanan sürekli enflasyon olduğunu belirten Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, geçmiş hükümetlerin sürekli enflasyon yaptıkları halde cezalandırılmadığını, enflasyon yapan hükümetleri tuttuğunu, siyasetçi de bir pundunu bulup enflasyon yaptığını anlattı.

 

Diğer taraftan vatandaşın da parasını, tasarrufunu korumak için dövize yöneldiğini, parasının pul olmasını istemediğini dile getiren Akat, “Mesela bir yıl önce 1000 TL’ye 500 liradan iki tane iyi gömlek alabiliyordunuz. Şimdi alamıyorsunuz. Biri bir gömleği kapmış. Dolayısıyla vatandaş parasını dövize yatırıyor. Geçen yılki parasıyla bu yıl yine iki gömlek alabiliyor, belki de üç tane. Bizim genlerimizde mi bir bozukluk var! Demek ki bir takım şeyleri yanlış yapıyoruz” açıklamasını yaptı.

 

Ne kadar devlet ne kadar piyasa?

 

Sorunun devlet piyasa uyuşmazlığından kaynaklandığını, çözümün de bu ikisi arasında kıvamı bulmak olduğunu vurgu yapan Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, “Bir taraftan zenginlik ve refah için özgürlük içinde piyasa ekonomisi istiyoruz. Tabii bu tamamen başı boş bırakılınca sorunlar çıkıyor, gelir dağılımı bozuluyor. Bu süreçte güçlenenler tekeller ortaya çıkarıyor, tüketicileri sömürmeye başlıyor. Diğer taraftan siyaseti etkileri altına almaya çalışıyorlar. Ayrıca çevreyle ilgili sorunlar çıkıyor. Kimse toplumu düşünmüyor, herkes kârını düşünüyor. Özgürlükle beraber bireycilik ve açgözlülük hakim oluyor” dedi.

 

Prof. Dr. Akat devlet ile ilgili görüşlerini de aktarırken, “Devlet toplumu düşünüyor. Fakat eskiden kalma kötü huyları var. Devleti birileri eline geçirebiliyor. Millete nefes aldırmıyor. Siyasi yasaklar… Şunlar bunlar… İyi tarafı da toplumu kucaklaması… İşte Çin… Tek adam, devlet… Aynı zamanda piyasayı da kullanıyorlar. Bu ne kadar gider… Karşısında ABD var. Orada da gelir dağılımı sorunları ortada” diye konuştu.

 

Dünyada çağın en önemli sorununun yaşandığını belirten Prof. Dr. Akat, “Yakın ve orta gelecekte ne kadar devlet, ne kadar piyasa… ‘Altın orta’yı ortaya bulup çıkarmak lazım… Toplumun tüm çıkarlarını temsil eden güçlü bir devlet. Ama bu güçlü devletin bireyi ezmesine, küçük bir azınlığın eline geçmesine engel olmak, diğer taraftan teşebbüsü, inovasyonu, özgürlüğü sağlamak. Önümüzdeki gerçekleştirilmesi zor hedef, proje bu. Toplumlar buna çözüm bulmaya çalışacaklar. Belli ki arada bayağı kavgalar olacak. Bu kavgalar bazen savaşa dönüşecek” ifadelerini kullandı.