“Şimdi ve gelecek için daha iyi bir çalışma hayatına liderlik etmek’ vizyonuyla 50 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren PERYÖN’ün (Türkiye İnsan Yönetimi Derneği) gündeminde ara dönem asgari ücret artışı var.

 

Dernek, moderatörlüğünü Akkök Holding ve Akenerji CHRO'su, PERYÖN Yönetim Kurulu Üyesi Duygu Erzurumlu Cengiz’in üstlendiği ‘İş Dünyasının Sıcak Gündemi Ara Dönem Asgari Ücret Artışı’ başlıklı bir webinar düzenledi. Webinarda konuşmacı olarak İSPER AŞ. Genel Müdürü ve PERYÖN Yönetim Kurulu Üyesi Banu Saraçlar ile MERCER CEO’su ve PERYÖN Danışma Kurulu Üyesi Dinçer Güleyin yer aldı.

 

%34 oranda artış sağlanarak 1 Temmuz’dan itibaren brüt aylık 13.414,50 Türk Lirası, net aylık 11.402,32 Türk Lirası olarak uygulanacak asgari ücretteki ara dönem artışlarının çalışma hayatına, çalışana, işverene ve değişen trendlere etkisinin konuşulduğu webinarda çarpıcı veriler üzerinde duruldu.

 

‘Beklenti 11 bin TL seviyesindeydi’

İSPER AŞ. bünyesinde İstanbul işgücü piyasasına odaklı araştırmalar yaptıklarını belirten İSPER AŞ. Genel Müdürü ve PERYÖN Yönetim Kurulu Üyesi Banu Saraçlar, asgari ücret artışının beklentinin üzerinde gerçekleştiğini belirtti:

“Ocaktaki asgari ücret artışının ardından, nisan ayında asgari ücret artışının firmalar üzerindeki etkisini incelediğimiz bir araştırma yaptık. 16 sektörden 317 firmanın katıldığı araştırmamıza göre, asgari ücret öngörümüz 11 bin TL seviyesindeydi. Beklentinin biraz daha üzerinde gerçekleşti. Gerçekleşen artış enflasyonun neredeyse iki katı oranında oldu.”

 

‘Uzmanlık seviyesi görevlerde aynı oranla artış yapılmaması adaletsizlik duygusu yaratıyor’

Banu Saraçlar, asgari ücret artışının tüm pozisyonların ücretlerine uygulanamadığı durumlarda motivasyon ve verimliliğin düştüğünü vurguladı: “Araştırmamıza katılan firmaların üçte biri bu artışı şirket içindeki diğer seviyelere yansıtamadığını belirtiyor. Bu da aslında şirket hiyerarşisini bozan bir etki göstermekte. Şirketler bunu telafi etmek için ilave ödemeler, primler, market kartı, hediye çekleri gibi özel ödemeler koymaya gayret ediyorlar. Ama uzmanlık seviyesi görevlerde bunun bir adaletsizlik duygusuna yol açtığı, verimsizlik ve motivasyon kaybı oluşturduğu paylaşılıyor. Bu durumun orta vadede şirketlerden bu işgücünün kaybedilmesine yol açacağı öngörülüyor.”

 

‘Türkiye çapında faaliyet gösteren firmalar İstanbul dışına yoğun nakil talebi alıyor’

Saraçlar ayrıca, İstanbul’daki işgücünün çeşitli sebeplerle Anadolu’ya kaydığını gördüklerini söyledi: 

“En pahalı şehirlerden biri İstanbul. İstanbul’daki satın alma gücü seviyesi ve alternatif işlerin olması işgücü temini açısından firmalarda güçlük yaratıyor. Bununla birlikte deprem gündemi ve barınmayla ilgili sıkıntılar da devreye girdi. Özellikle Türkiye çapında faaliyet gösteren, İstanbul ofisi olan firmaların yoğun nakil talebi aldıklarını görüyoruz. ‘Anadolu’daki işgücü taleplerini İstanbul’dan karşılar hale geldik’ diyen firmalarımız olduğunu görüyoruz.”

 

‘Asgari ücretteki %34’lük artış, yıl sonu %50 enflasyon artışını beraberinde getirebilir’

MERCER CEO’su ve PERYÖN Danışma Kurulu Üyesi Dinçer Güleyin ise, MERCER bünyesinde piyasanın nabzını ölçmeye yönelik yaptıkları araştırmaya göre “asgari ücretle ilgili %25-30 bandında oluşan beklentinin ağırlıklı olduğunu, gerçekleşen oranın beklentinin üzerinde kaldığını” belirtti. Güleyin sözlerine şöyle devam etti:

“Burada belirleyici olan pek çok parametreden biri enflasyon. Katılımcıların pek çoğunun 2023 yılı için 40-50 aralığında bir enflasyon beklentisi vardı. Asgari ücretteki %34’lük artışın yaşam maliyetleri üzerine yansıması olacaktır. Bu durum yıl sonu enflasyon oranını %50 artış sınırına ittirecek bir sonucu beraberinde getirebilir.”

 

‘Şirketlerin %67’si yılda iki kez, %12’si iki kez ve üzerinde ücret artışı yapıyor’

Güleyin, konuşmasına şöyle devam etti: “Yılda iki kere ve üzerinde ücret artışı yapmayı hedefleyen şirketlerin araştırmamızın toplam katılımcısına oranı %67. Önümüzdeki yıl enflasyonda çok hızlı düşüş beklentisinde olmadığımız için, bu oranın gelecek yıl da korunacağını düşünüyorum. Yılda iki kere zam yapan şirketlerin toplam içindeki oranı %55 iken, iki ve üzerinde artış yapan şirketlerin toplam içindeki oranı ise %12.”