SON DAKİKA
GÜNDEM Perşembe 19 Mart 2020 10:44

"BÜTÇE RİSKİMİZ YOK!"

Son açıklanan ekonomik pakete ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "Yeni paketle 3 aylık süreçte piyasada ciddi bir likidite rahatlaması olacak. Bütçe riskimiz de bulunmuyor, reel sektörde bu süreçten hakiki manada etkilenen hiç kimseyi mağdur etmeyeceğiz" dedi

"Bütçe riskimiz yok!"

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, gazetecilerle bir araya gelerek gündemle ilgili soruları cevaplandırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ekonomi paketinin iş dünyası ile istişareler sonucu oluşturulduğunun altını çizen Bakan Albayrak konuşmasında şu noktalara dikkat çekti: 

“Türkiye olarak işin sağlık ve ekonomik boyutunu yakından takip ediyoruz. Bu dinamik bir süreç, bu sürecin etkilerini kimse kestiremediği için dinamik bir şekilde yakından takip edeceğiz. Çok dinamik, etkili, hızlı adımlar atmamız gereken canlı bir süreçteyiz. Birkaç aylık süreç virüs anlamında belirsizlikleri barındırıyor.  Piyasalarda likidite ihtiyacı, maliyeti, kullandırılma kanallarının altyapısının oluşturulması ile likidite sorunu oluşturmayacak güçlü bir paket hazırladık. 3 aylık süreçte piyasada ciddi bir likidite rahatlaması oluşacak. Merkez Bankasının daha ucuz maliyetle likidite penceresini açması ile bankalara yoğun bir likidite akımı sağlanarak, ihtiyacı hızlı bir şekilde karşılayacak altyapı yürüyecek. Yaklaşık 650 bin 1500 TL altında alan emeklinin maaşı bu seviyeye çıkarılarak destek sağlanıyor. 3 aylık dönemde piyasada 50-60 milyar TL likidite olacak. Küçük esnaflar prim desteklerinin tamamından faydalanacak. Esnafa ekstra likidite ihtiyacı var. Tüm esnafların ana para ve faiz ödemeleri ertelenecek. Esnaflar kamu bankaları başta olmak üzere likidite imkanlarından faydalandırılacak. Kısa çalışma ödeneğine ilişkin mevzuatın esnetilmesi söz konusu. 

'Kısa çalışma ödeneği esnetilebilir

İstihdam için kısa çalışma ödeneği esnetilebilir. Birçok sektörün de işsizlik fonu üzerinden kısa çalışma ödeneğinden faydalanması sağlanacak. Belli bir yaş ve çerçevede çalışma esnemesi getirildi. Özel durumlar dışında kamuda evden çalışma hazırlığı yok Türkiye ekonomisi ilk çeyrekte beklentilerin üzerinde büyüyecek. Birçok belirsizlik olmasına rağmen 2020 hedefleri için tutturma konusunda bir endişe yaşamıyoruz. Türkiye böyle bir küresel sürece en hazırlıklı, en güçlü giren ülkelerden biri, bu süreçten de en pozitif kazanımlarla çıkan ülke olacak. Açıkçası 2020 koyduğumuz hedeflere göre ilk çeyrek büyümesinde ocak ve şubat çok iyi, mart ayında hafif yavaşlamayla birlikte beklentilerin üstünde bir büyümeyle kapatacağız. Bugün geldiğimiz noktada, 2020 hedefleri için, her halükarda tutturma konusunda bir endişe yaşamıyoruz. Enflasyon aşağı yönlü olumlu yönde seyir etkileyecek.

Türkiye pozitif ayrışıyor

Her gün, her ay yeni gelişmeler var. Dolayısıyla direkt veya endirekt yaşayarak tecrübe edeceğiz. Son 7 yılda olağan günler geçirmedik. Bu süreçlerin her biri, bize bağışıklık sistemimizi güçlendirmek yönünde kazanımlar verdi. Küresel tedarik altyapısı büyük bir travma yaşadı. Küresel tedarik altyapısının sorgulanması Türkiye için fırsat. Türkiye böyle bir küresel sürece en hazırlıklı giren ülkelerden birisi. Türkiye çok güçlü bir alt yapıya sahip. Açıkçası hep şunu ifade ediyorum; küresel ekonomiye etkilerini izleyeceğiz Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç olmadığı kadar para politikası, maliye, ekonomi politikalarında senkronize oldu. Türkiye pozitif ayrışıyor. Benim tahminin bu süreçten reel sektör, turizm, ulaşım, ihracatçısıyla bu sürecin etkilerini yeni dünya iklimine adapte olma noktasında bir çok ülke düşecek birazı da ayakta kalacak. Türkiye'nin çok güçlü dinamik, rekabetçi özel sektörü var. Güçlü borç stoku var, yetişmiş iyi insan kaynağı var, güçlü dinamik bir iç pazarı var. Ayakta kalanlar bu süreç başladığında hızlı şekilde koşup, hedefe ulaşma konusunda iyi performans gösterecek. İş korona pandemisinden korku pandemisine gittiği için bir öngörülemezlik var. Finans piyasaları Avrupa'nın birçok yerine evden çalışmaya başladı. Avrupa'da korona salgınından daha çok korku salgını var.

Likidite sorunu yaşanmaz 

Marketler yağmalanmış" diyorlar. Gidiyorum markete dünya kadar ürün var. Yalan pandemisine karşı toplumumuzun bağışıklık sistemi güçlü. Sakin, sükunetle ve sabırla pik dönemine kadarki süreci geçtikten sonra normalleşme süreci başlayacak, Çin'de bu durumu gördük. Hiçbir şeyin sonu yok. Devlet olarak bilançonuz var, gelir gider var. Bu planı bir şekilde işleteceğiz. Makul olan talepleri sonuna kadar yürütmek zorundayız. Normal hayatın akışı içerisindeki şeyleri doğru analiz etmek lazım. Bu paket bu süreçten etkilenen her ölçekteki tüm kurumlara bir cansuyu. Bir likidite sunuyor. Bu manada baktığınızda 100 milyar liralık paket. Likidite açısından sorunumuz yok. Vatandaşa dokunan kısmı alt dar gelirleri takip edeceğiz,hiç bir talebin de sonu yok, devlet olarak bilançonuz da var dükkanı bir şekilde işleteceğiz. Fatura ödemelerinin ötelenmesi şu anda gündemimizde yok

Yeni paketler olabilir

İç talep noktasında üretimin bir kısmını iç piyasaya yönlendireceğiz, gerekirse bunu turizm için de yapacağız. Turizm için kampanyalar yapılabilir. Türkiye'nin kapasitesi, altyapısı her şeye müsait. İhracat ve turizmde gerekirse yeni paketler olacak. Çok koordineli bir şekilde hareket ediyoruz. Ödeme zincirinin kırılmaması için kurumlar çalışıyor. Türkiye'nin pozitif ayrıştığı bir iklimdeyiz. Nisan, Türkiye açısından iç piyasa bakımından da riskler barındırıyor. Cari denge, maliye politikalarında ev ödevimizi yaptık. Küresel resmin olumsuz senaryosuna karşı mali politikalar her zaman elimizde, bugün için böyle bir risk görmüyorum. Nisan-Mayıs rakamlarını gözlemleyeceğiz, çok dinamik bir süreç yaşıyoruz. Enflasyonla ilgili bu yıl ciddi bir endişe taşımıyorum, özellikle petrol fiyatları, maliyetler tam tersi aşağı yönlü bir baskı oluşturuyor . Döviz kurundaki yükseliş kaynaklı enflasyon üzerinde ciddi bir fiyatlanma davranışı olacağını düşünmüyorum. Tüketici kredileri çerçevesinde de gerekmesi durumunda adımlar atılır.

IMF’lik bir durum yok

Vatandaş açısından amacımız bu sürecin etkisini minimuma indirmek. Döviz kurundaki yükseliş kaynaklı enflasyon üzerinde ciddi bir fiyatlanma davranışı olacağını düşünmüyorum. Tüketici kredileri çerçevesinde de gerekmesi durumunda adımlar atılır. Vatandaş açısından amacımız bu sürecin etkisini minimuma indirmek. Bu paketin boyutu türkiye'nin bütçe performansı için bir risk teşkil etmiyor. Bütçe disiplini açısından büyük bir tehdit oluşturan unsurlar değil. Madencilik, mobilya gibi sektörlerden de talepler geliyor, bunlara çalışıyoruz. Reel sektörde bu süreçten hakiki manada etkilenen hiç kimseyi mağdur etmeyeceğiz. Kamu bankaları dün olduğu gibi bugün de çok güçlü bir şekilde sahada olacak. Herkes varlıklardan çıkıp dolar alıyor. Risk off ortamındayız, belirsizlikler var. Bu kadar dolar nereye gidecek? İşte bu noktada hazır olmak zorundayız. Türkiye'nin IMF'lik bir durumu söz konusu değil. Bilançosu, nakit akışı güçlü, cari dengesi sağlam.

Sokağa çıkma yasağı gündemde değil

Bakan Berat Albayrak, 2008-2009 küresel krizi birçok ülkeye farklı sınamalar yaşattığını anımsatarak, bazı ülkelerin bu süreci ve sonrasını doğru iç piyasa ve pazar yönetmesiyle, sonrasında hızlı çıkarak ticaret altyapısını hızlı yönetmesiyle 2010-2014 yılında dünya ekonomisindeki birinci, ikinci, üçüncü ülke sıralaması değişmiş. Türkiye bu açıdan güçlü altyapıya sahip. Buna odaklanmak lazım.” dedi.  Bakan Albayrak, şubat sonu itibarıyla bakıldığında dünyadaki gelişmekte olan ülkelerin tamamına göre Türkiye’nin borsa performansı olarak çok büyük performans kaydettiğini vurguladı. Koronavirüs salgını tedbirlerine ilişkin Albayrak, sokağa çıkma yasağının şu anda gündemde olmadığını söyledi.  Bakan Albayrak, şöyle devam etti:

"Küresel resmin olumsuz senaryolarına karşı maliye politikaları elimizde bir silah, gerektiğinde tabii ki kullanacağız ama bugün için böyle bir risk görmüyorum.” Döviz kurundaki yükselişe ilişkin Albayrak, "Enflasyon üzerinde ciddi bir fiyatlanma davranışı olacağını düşünmüyorum." ifadelerini kullandı.