BÜTÇE OLUMLU DÜZLÜĞE GİRDİ
Yılın Ocak – Mart dönemini ihtiva eden ilk çeyrek dilimde ekonomik faaliyetlerdeki güçlü seyir vergi gelirlerini artırırken bütçeyi de olumlu etkiliyor. Pandemi ve sıkı para politikasına rağmen ilk çeyrek için beklenen yüzde 5'lik GSYH, sanayi üretimindeki yükselişle artan vergi gelirleri ve TCMB temettüsü açık veren bütçeyi fazla verir hale getirdi.

Sedat YILMAZ
Merkezi yönetim bütçe dengesinin ilk çeyrekte beklenenden daha iyi performans göstermesi, ekonomik aktivitenin artışıyla birlikte yılın diğer çeyrekleri için de önemli bir parametre konumunda olacağı öngörülüyor. İlk çeyrekte koronavirüs salgını sebebiyle geçen yıl ötelenen vergi ödemeleri ve yapılandırmaların baz etkisiyle bütçe gelirlerinin iki kat arttığı görülüyor. Bu yılın tamamında mali disiplinle birlikte teşviklerin geçen seneye göre daha az olmasının bütçe performansına pozitif yansıyacağı tahmin ediliyor.
Aralık 2020’yi 40,7 milyar lira açıkla kapatan bütçe dengesi, Ocak 2021’de 24,2 milyar liralık açığa karşı Şubat ve Mart aylarında toparlandı. Merkez Bankası (TCMB) kâr transferinin gerçekleşmemesi nedeniyle geçen yıl aynı dönemde 21,5 milyar lira fazla veren bütçe dengesi ilk çeyreğin ilk ayı olan Ocak’ı açıkla kapattı. Şubat ayında başta kurumlar olmak üzere doğrudan ve dolaylı tüketim vergilerinin artış hızıyla bütçedeki açık, 23,2 milyar lira fazlaya dönüştü.
Bütçeye TCMB katkısı
Aynı güçlü seyrini Mart’ta da sürdüren bütçe dengesi 23,8 milyar lira fazla ile ilk çeyrekte ekonomi için olumlu mesajlar verdi. Pandemi sebebiyle ekonomiye destek ihtiyacı, kapanma ile ilgili gelişmeler ve Merkez Bankası (TCMB) tarafından uygulanan sıkı para politikası bütçe dengesini olumsuz etkilemesine karşılık ilk çeyrek için yüzde 5 beklenen gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) ve imalat destekli sanayi üretimindeki hızlı artış vergi gelirlerini yükseltti.
Diğer taraftan Merkez Bankası’nın 34,5 milyar lira olan 2020 kârından alınan temettü ödemesinin de bütçenin fazla vermesine katkı sağladığı görüldü. Bütçe geçen yılın Mart ayında temettü geliri katkısı olmadığı için 43,7 milyar lira açık vermişti.
Geçen yıl yüzde 1,8 pozitif büyüyen Türkiye’nin 2020 son çeyreğinde yüzde 5,9 oranında büyümesinin de etkisiyle 2021 yılı ilk çeyreğinin yüzde 5’ten aşağı olmayacağı, söz konusu durumun Şubat ve Mart aylarında bütçe dengesinin fazla vermesinin önemli bir işareti olduğu gözleniyor.
Bütçe iyi görüntü sergiliyor
İlk çeyreğin son ayında bütçe gelirleri geçen yılın aynı ayından bu yana yüzde 184,4 artarak 134,9 milyar liraya ulaştı. Aynı dönemde bütçe giderleri ise yüzde 22 artışla 111 milyar liraya çıktı. Bütçedeki faiz ödemeleri aynı dönemde yüzde 25 artarak 14,2 milyar liraya çıkmasına karşılık Mart 2020’de 32,4 milyar lira olan faiz dışı açık, Mart 2021’de 38 milyar lira faiz dışı fazlaya dönüştü.
Ocak – Mart döneminde kümülatif 22,8 milyar lira fazla veren bütçenin geçen yılın 3 aylık dönemine göre daha iyi performans sergilediği gözleniyor. Bu yılın ilk çeyreğinde vergi gelirlerindeki artış yüzde 45 artışla 255 milyar liraya yükseldi. Yine bütçe giderleri de geçen yılın aynı döneminde yüzde 34,6 artışla 344 milyar lira olarak gerçekleşirken bu yılın ilk çeyreğinde bütçe giderleri yüzde 12,6 artarak 321,3 milyar liraya geriledi. Yine aynı dönemde faiz hariç bütçe giderleri yüzde 10 artmasına karşılık 272 milyar lira olarak ölçüldü.
Merkezi yönetim bütçesinde giderlerin artışında cari transferlerden oluştuğu görülüyor. Mahalli idarelere ve fonlara ayrılan paylar, hane halkına transferler ve devletin sosyal güvenlik katkısı cari transferlerde öne çıkan kalemler oldu.
Gelecek aylarda ne olacak
Son aylarda yayılan pandemi etkisinin ekonomiye yönelik riskleri artırdığı düşünüldüğünde kamu kesiminin borçlanma ihtiyacının artması, ekonomiye teşvik desteği, yüksek enflasyon sebebiyle faizlerdeki yüksekliğin bütçeye yansımasının önlenmesi noktasında mali disiplinin elden bırakılmaması bütçedeki iyimserliği ileri aylara taşıyacağı muhtemel görünüyor.
İlk çeyrekte ve özellikle Şubat ve Mart aylarında beklenti üstü performans gösteren bütçenin önünde daha çok pandemiye yönelik zorlukların ön plana çıktığı gözlenirken yılbaşından bu yana iktisadi faaliyetlerdeki ivmesi giderek artan güçlü seyrin ikinci çeyrekte de devam edeceğine dair tahminler moralleri düzeltiyor.
Kurumlar Vergisi’nde oran artışı konusunda kanun teklifi veren hükümetin pandemi kaynaklı ekonomik aktivitedeki bozulmaya karşılık 2021 için yüzde 25 ve 2022 yılı için yüzde 23 seviyesine çıkarılması teklifinin yasalaşmasıyla birlikte şirket kârlılıkları menfi olarak etkilense de bütçenin daha rahat edeceği tahmin ediliyor.
Halen Kurumlar Vergisi gelirleri toplam bütçe gelirleri içinde yüzde 10’una tekabül ediyor. Bu yıl Kurumlar Vergisi’nde oranın yüzde 25’e çıkarılmasıyla bütçeye 25 milyar liraya yakın artı bir gelirin geleceği düşünülüyor. Ekonomistler bütçedeki iyileşmeyi yılsonu açığını revize ederek yüzde 4,5’tan yüzde 4’e çektiler.
Hazine 9 milyar lira borçlandı
Bu arada Hazine ve Maliye Bakanlığı mali disiplin çerçevesinde borçlanmalarını sürdürüyor. Hazine dün gerçekleştirilen 2 ihalede toplamda 9,1 milyar lira borçlandı. 4 yıl vadeli 6 ayda bir sabit kupon ödemeli devlet tahvilini yeniden ihraç eden Hazine, 3,5 milyar liralık teklife karşılık 1,63 milyar liralık net satış gerçekleştirdi.
Diğer ihaleye de beklenti üstü teklif geldi. 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvili ihalesinde ise dönemsel faiz yüzde 7,28 oldu. Bu tahvile gelen 1,22 milyar liralık teklife karşılık 603 milyon lira net satış yapıldı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ihaleler öncesi kamudan gelen 5,05 milyar liralık tekliflerin tamamını karşılarken piyasaya yapıcı bankalardan (PY) gelen 1 milyar liralık teklife karşılık 650 milyon liralık satış gerçekleştirdi. Diğer taraftan 7 yıl vadeli değişken faizli 6 ayda bir kupon ödemeli devlet tahvilinin yeniden ihracı öncesinde kamudan gelen 700 milyon liralık tekliflerin tamamı karşılandı. Aynı tahvilde 705 milyon lira teklif sunan PY’lere 500 milyon liralık satış yapıldı.