Teknik açıdan öne çıkan 10.380 puana hızlı bir şekilde ulaşılmasının getirdiği yorgunluğun yanında yurt dışı piyasalarda gümrük vergisi kaygılarının devam ediyor oluşu ilk işlem gününde kâr satışlarına zemin hazırlayan unsurlar olarak çalıştı. Özellikle gelecek haftaki PPK toplantısından faiz indirimi beklentileri eşliğinde pozitif algı korunuyor olsa da kısa sürede gerçekleşen hızlı tepkinin soluklanma getirmesinin son derece anlaşılabilir olduğunu düşünüyoruz. Haftanın geri kalanında içeride varlık fiyatlarına yön verebilecek önemde bir konu başlığının bulunmaması kararsızlığın devam edebileceğine işaret ediyor. Bu süre zarfında yurt dışı piyasaların görünümü yön gösterici olarak çalışabilir. ABD TÜFE rakamı sonrasında küresel varlık fiyatlarında kırılganlığın arttığının ise altını çizmek gerekir.

TL: Makroekonomik veri tarafında günün öne çıkan yegâne konu başlığını merkezi yönetim bütçe dengesi oluşturuyor. 2024 yılı Mayıs ayında 219,4 milyar TL fazla veren merkezi yönetim bütçesi 2025 yılı Mayıs ayında 235,2 milyar TL fazla vermişti. Ancak son bir yıllık enflasyon oranı da göz önünde bulundurulduğunda geçen yıla göre daha güçlü bir rakam ile karşılaştığımızı söylemek güç. Ayrıca bu rakamda kurumlar vergisi ödemelerinin önemli etkisi olduğunun da altını çizmek gerekir. 2025 yılı Ocak-Mayıs döneminde merkezi yönetim bütçe açığı ise 650,3 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu da OVP’de 2025 yılı için öngörülen 1,93 trilyon TL’lik rakamın %34’üne ilk beş ayda ulaşıldığı anlamına geliyor. Temmuz ayında 316,6 milyar TL’lik iç borç servisine karşılık toplam 376,4 milyar TL’lik iç borçlanma yapmayı planlayan Hazine ise Pazartesi günü 2 ve 5 yıl vadeli sabit kuponlu tahvillerin yanı sıra 4 yıl vadeli TÜFE’ye endeksli tahvilin ihraçlarını gerçekleştirdi.

Borsa İstanbul: Hafta başındaki bültenimizde endeksin Perşembe günü boşluklu açılış yapmasının yanında RSI başta olmak üzere kısa vadeli indikatörlerin son gerçekleşen yükselişi teyit etmekte zorlandığına dikkat çekmiş ve bunların risk yarattığını belirtmiştik. Bu riskler yurt dışındaki zayıf görünümle birleşince endeksin kritik bir direnç olarak gördüğümüz 10.380 puandan uzaklaşmasına yol açtı. Söz konusu noktanın altında kalındığı bir senaryoda hisse senetlerinin soluklanmaya devam edebileceğini düşünüyoruz. Pazartesi günü ortalamada %3,5 oranında kayıpla özellikle bankaların zayıf performansı ise dikkat çekti. Endeksin direncini kırmak için bankaların desteğine ihtiyaç duyabileceğini düşünürsek sektörün haftanın geri kalanındaki seyri büyük resmin şekillenmesinde belirleyici rol oynayacaktır. Yurt dışında ise dün açıklanan ABD TÜFE rakamının ardından bugün ÜFE verisi açıklanacak. Fed ise iki hafta sonraki toplantısı öncesinde Bej Kitap raporunu yayımlayarak ekonomiye dair son durumu yansıtacak. 

BIST-30 EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI

Günü 11953 puandan kapatan BIST-30 kontratlarında 11885, 11816, 11695 destek olarak izlenebilir. 12075, 12196 ve 12265 ise direnç noktalarını oluşturuyor.

USD/TL EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI

Günü 40.826 seviyesinden kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 40.7956, 40.7653, 40.7336 destek olarak izlenebilir. 40.8576, 40.8893 ve 40.9196 ise direnç noktalarını oluşturuyor.