Bu harekât sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin elektronik harp sistemleri ve modern muhabere altyapısından yoksun olması, büyük zorluklara yol açmıştı. Türkiye’nin bu eksiklikleri gözler önüne serdikten sonra, ASELSAN kurularak savunma sanayisinde büyük bir boşluğu doldurdu.

50 yıl içinde büyük bir gelişim gösteren ASELSAN, dünyanın en büyük savunma sanayi firmalarından biri hâline geldi. 2024 yılı itibarıyla Defence News TOP 100 sıralamasında 42’nci sıraya yükseldi. ASELSAN’ın başarısının ardında, özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin son yıllarda gerçekleştirdiği sınır ötesi harekâtlar yer alıyor. Bu harekâtlar sırasında ASELSAN’ın elektronik harp sistemleri etkin bir şekilde kullanıldı ve bu sistemlerin başarısı harekâtların kritik başarılarına katkı sağladı.

ASELSAN sistemlerinin etkisi, sadece Türkiye sınırları içinde değil, dünya genelinde de hissedilmeye başlandı. Kıbrıs Rum Kesimi’nde yerel basın, ASELSAN Vural Elektronik Harp Sistemi'nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yerleştirilmesinin ardından Rum Millî Muhafız Ordusu’nun sistemlerini sürekli olarak kilitlediğini iddia etti. Benzer bir algı Hindistan’da da yer almakta. Hindistan Hava Kuvvetlerine ait Rafale savaş uçaklarının düşüşü, elektronik cihazların işlevsiz hâle gelmesi gibi olaylarla birlikte ASELSAN’ın adı, Hindistan’da da anılmaya başlandı. Bu tür iddialar, ASELSAN’ın uluslararası alandaki etkisinin arttığını gösteriyor.