ARTAN DIŞ TALEPLE HEDEFLER YENİLENDİ
Tekstil sektörü yıllık 30 milyar dolarlık ihracatını üst seviyelere yükseltmenin hesaplarını yaparken aynı alan içinde bulunan hazır giyim sektörü de yıllık ihracatını 16 milyar dolardan 20 milyar doların üzerine çıkarma ile ilgili yeni hedeflerini belirledi.
Sedat YILMAZ
Tekstil sektörü yıllık 30 milyar dolarlık ihracatını üst seviyelere yükseltmenin hesaplarını yaparken aynı alan içinde bulunan hazır giyim sektörü de yıllık ihracatını 16 milyar dolardan 20 milyar doların üzerine çıkarma ile ilgili yeni hedeflerini belirledi.
Sürdürülebilir üretim çerçevesinde kaliteye verilen önem, üretimi tüm süreçlerde etkin yönlendirerek verimliliğin artırılması, tasarım ve geliştirme ile İstanbul, Londra ve New York’taki yerli ofislerle trendlere uygun, tasarım alternatiflerinin hazırlanması, inovasyon ve teknoloji doğrultusunda yeni fikir ve teknolojileri üretimle buluşturup yenilikçi metotlarla katma değer oluşturulması amaçlı faaliyetlerini sürdüren İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) üretim ve ihracatta sınır tanımıyor.
İhracatın yaklaşık yüzde 71’ini Avrupa’ya gerçekleştiren, ABD başka alternatif pazarlardan gelen yüksek talepleri karşılamaya çalışan hazır giyim sektörüyle ilgili gelişmeleri anlatan İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, Analiz’e yaptığı açıklamada Avrupa’da mağazaların yeniden açılmasıyla dış talepte hızlı bir artış gördüklerini, aşılama, alınan tedbirle salgın sürecinde tekstil sektörünün hızlı bir dönüş yaptığını ve üretim kapasitelerinin hızlı bir şekilde yükseldiğini söyledi.
Siparişler Türkiye’ye
İHKİB Yönetim Kurulu Üyesi ve devlerin gömlekçisi Zevigas Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Paşahan, İHKİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Özak Tekstil Grup Başkanı Urfi Akbalık ve İHKİB yönetici üyelerinin katıldığı Malatya basın gezisinde soruları cevaplandıran İHKİB Başkanı ve Talu Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe, batıda birçok tekstil alanında faaliyet gösteren firma ve üreticinin pandemi sebebiyle taleplerini yakın coğrafyaya kaydırdıklarını ve bu gelişmeden Türk tekstil sektörünün önemli derecede istifade ettiğini bildirdi.
Artan siparişler üzerine Türk tekstil şirketlerinin yeni yatırımlar yaptıklarını ve yapmaya devam ettiklerini belirten Gültepe, eğilimin Avrupa’da oluşan taleple daha da büyüyeceğine inandığını, Avrupa Birliği’nin yüksek giyim tedarikçisi Türkiye’nin artan taleple ihracatını daha yükselteceğini dile getirdi. Mustafa Gültepe, hazır giyimin, son 12 aylık dönemde 19,5 milyar dolar ihracat ile ülkenin 3’üncü büyük ihracat sektörü olduğunu, tekstil ile birlikte yine aynı dönemde 28,6 milyar dolar ihracat ile de en fazla ihracat gerçekleştiren sektör olduğunu hatırlattı.
Dünyanın en büyük hazır giyim pazarı ABD’de Türkiye’den tedarikte artış eğiliminin hızlandığına dikkat çeken Gültepe, “Son dönemde ABD’ye hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı yüzde 23 artarak 794 milyon dolara ulaşmış, 2021 yılında ise yüzde 15 ile artış seyri devam ediyor. ABD pazarına hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının, ilk etapta kotalı dönemdeki ihracat seviyesi olan 1,5 milyar dolara, orta vadede ise 5 milyar dolara yükseltilmesini hedefliyoruz. Bunun için ABD ile çalışan firmaların kapasite ve ölçek büyütme ihtiyaçları var” dedi.
Tedarikte avantaj sağladık
“Çin ile ABD arasında süren ticaret savaşları ve ABD’nin Çin pamuğu kullanılan ürünlere getirdiği kısıtlama, pamuklu ürünler ihracatçısı olan Türkiye’yi tedarikte öne çıkardı” diyen Gültepe, Türkiye’nin anlık sipariş ve hızlı cevap verebilmenin öne çıkmasıyla yakından tedarikin önemli hale geldiğini, yakından tedarikte özellikle Avrupa Birliği pazarında Türkiye’ye büyük avantaj getirdiğini kaydetti.
Gültepe, hazır giyimde kapasite kullanım oranının yüzde 80 – 86 ile en üst seviyeye ulaştığını, dolayısıyla sektörün her durumda ilave kapasite yatırımlarına ihtiyacı olduğu bilgisini verdi.
Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ile birlikte sürdürülebilir ve standartlara uygun sertifikalı üretimde sektörün mevcut altyapısının rakiplerine göre daha ileride olması sektör için bir avantaj sağladığının altını çizen Mustafa Gültepe, “En büyük pazarımız AB’de, AB Komisyonu Başkanı tarafından 2019-2024 dönemini ihtiva eden ‘AB Politika Kılavuzu’ ve ‘Yeşil Anlaşma’ açıklandı. Yeşil Anlaşma’da AB dahilinde ‘Carbon Border Tax’ yani karbon sınır vergisi getirilmesi isteniyor. Bu nedenle artık yeşil enerji, susuz üretim, atık yönetimi, sürdürülebilir malzemelerin üretimi ve geri dönüşüm sistemlerinin geliştirilmesi gibi sürdürülebilir ve çevre dostu üretim proseslerine sahip yeşil fabrikalar yapmak zorunlu. İşte buna uygun yatırım teşvik mekanizmalarının geliştirilerek yeşil üretimi Anadolu’da yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yüksek katma değer
Türkiye’nin hazır giyim ve konfeksiyon ihracatında küresel yüzde 3,2 pay ile 5’inci ve Avrupa Birliği pazarında 3’üncü büyük ihracatçı olduğunun altını çizen Mustafa Gültepe, “Bugün itibariyle 200’ü aşkın ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Kilogram birim fiyatımız 16,6 dolar ve bu birim fiyatla en fazla katma değerli ihracat yapan üç sektörden biriyiz. Sektörde 15 bini ihracatçı olmak üzere 38 binden fazla firma faaliyet gösteriyor” dedi.
Pandemiye rağmen ilave 65 bin istihdam sağladıklarını belirten Gültepe, hazır giyimin halen 657 bin istihdamı ile Türkiye’nin istihdam deposu olduğunu söyledi. İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, tekstil sektörüyle beraber üretimde 1,14 milyon, perakende ve yan sektörlerle birlikte 2 milyonun üzerinde istihdam oluştuğunu anlattı.
Tekstil sektörünün az sermaye ile hızlı ve yaygın bir istihdam oluşturma kabiliyetinin olduğunu, 10 bin dolarlık küçük bir yatırımla 15 kişiye iş sağlanabildiğini vurgulayan Mustafa Gültepe, “Hazır giyim, ülkenin 81 vilayetinde üretim yapıp istihdam oluşturan ihracat ağırlıklı bir sektördür. Anadolu’da üretim İstanbul’u ticaret ve modanın başkenti yapmak temel hedefimiz” diye konuştu.
İHKİB’in üretim odaklı hedefleri
Hazır giyim sektörünün üretimde yeniden yapılanarak tedarik zincirinde zirve yarışında olduğunun altını çizen İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, üretim öncelikli bir yol haritası belirlediklerini söyledi.
Gültepe, “Hedefimiz değer zincirinin her aşamasında büyük oyuncu geliştirmek. Küresel olarak ilk 100’de 5 Türk markasının olması olmazsa olmazımız. Verimlilikte öncü üretici olmak, yeni tasarımcı – endüstri işbirliği modelinin sektöre tamamen yayılması, en dijital tedarik zinciri oluşturmanın yanında hızlı moda tasarımı ve katma değerli ürünlerde liderlik peşindeyiz. Made Fully In Turkey dediğimiz ‘Tamamen Türkiye’de Üretilmiştir’ modelini oturtmak ve perakende değer zincirindeki oyun alanını ve kapasitemizi sonuna kadar genişletebilmek” şeklinde konuştu.
Dış talebin artmasının bir fırsat olduğunu ve oluşan avantajın en iyi şekilde kullanılması gerektiğini dile getiren İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, bu nedenle bölgedeki illerin yatırıma elverişli bazı ilçelerinde 6’ncı Bölge destekleri uygulanacak şekilde teşvik sisteminde değişiklik yapılmasını istedi.
Gültepe, yatırım teşviklerinde istihdam teşviki uygulamaları yönünden avantajlı olan 6’ncı bölge teşviklerinin sektör için yatırım motivasyonu açısından önemli olduğunu söyledi.
İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe şöyle konuştu:
“6’ncı Bölge teşviklerinde sigorta primi işçi hissesi desteğinin 10 yıl süreyle uygulanıyor olması ve diğer bölgelerde olmaması, gelir vergisi stopajı desteğinin diğer bölgelerden farklı şekilde olması, sigorta primi işveren hissesi priminin organize sanayi bölgeleri içi ve dışına göre 10 – 12 yıl uygulanması sektörümüz için cazip şartlar oluşturacak.”
Yeni nesil teşvik önerisi
İHKİB olarak ihracat odaklı yeni nesil yatırım teşviklere yönelik önerilerde bulunan Mustafa Gültepe, yaptıkları çalışma kapsamında 6 farklı politika alanı altında, merkezinde ihracat olan 22 eylem geliştirildiğini söyledi.
Öncelikle nitelikli üreticilerin desteklenmesinin gerekliliğine vurgu yapan Gültepe, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ‘Nitelikli Üretici Sertifikasyon Programı’nın geliştirilmesi ile kamu hizmet sunumlarının ve destek mekanizmalarının sertifika seviyelerine göre farklılaştırılmasını teklif etti.
Dijital altyapı yatırımlarının, e-ihracat uygulamalarının ve bu alanlarda kapasite geliştirme faaliyetlerini destek verilmesini isteyen Gültepe, diğer taraftan firmaların sermaye ve mali yapılarının güçlendirilmesiyle ilgili çalışma yapılması gereğini dile getirdi.
Komple yeni yatırımlarda kurulacak güneş ve rüzgar enerjisi panelleri ile atık geri dönüşüm yatırımlarının yatırım bedeline dahil edilmesini öneren Gültepe, firmaların sürdürülebilirlik ve uyum çalışmalarına katkı verilmesini talep etti.
İHKİB Başkanı Gültepe, ayrıca 5 ve 6’ncı bölgelerde ‘Özel İhtisas Bölgesi’ uygulamalarına benzer oluşumlarla kümelenmelerin oluşturulmasını ve istihdam desteğinin yanında kadın istihdamına yönelik teşviklerin daha güçlendirilmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
Büyük firmalar Anadolu’ya çekilmeli
Teşvik sistemi kapsamında sağlanan desteklerin firmaların ihtiyaçlarına göre gruplandırılarak ‘esnek paketler’ halinde sunulmasının gerekliliğinin altını çizen İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, “Bu doğrultuda birlik olarak firmaların ihtiyaçlarına daha etkin bir şekilde cevap verilebilmesini ve sistemdeki etkinliğin artırılmasını hedeflediklerini söyledi. Gültepe, Anadolu’ya büyük ölçekli firmaların çekilmesi için de çalışmalar yapılmasını istedi.
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin sosyal yönü de ağırlıklı projelerinden Tersine Göç çalışmasını anlatan İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde binlerce gence devlet tarafından işsizlik maaşı verildiğini hatırlattı ve “İTKİB tarafından hazırlanan Tersine Göç Projesi ile bölgede yatırımların arttırılarak söz konusu gençlerin istihdama kazandırılması hedefleniyor. Sektörümüz istihdama giden en kısa yol” dedi.
İstihdama yönelik projeler
Tersine Göç Projesi çerçevesinde bölgedeki atıl durumdaki kamu binalarının tekstil ve konfeksiyon üretim atölyelerine dönüştürülmesi ve istihdam edilecek gençlerin işsizlik maaşının üzerindeki diğer maliyetlerinin işveren tarafından karşılanmasının önerildiğini dile getiren Mustafa Gültepe, “TOKİ desteği ile Anadolu’da fabrika binalarının yapılmasını öneriyoruz. Sektörümüzün üretim kapasitesinin ve yatırım kabiliyetinin artırılması için istihdam potansiyeli olan ilçe ve illerde TOKİ’nin konfeksiyon atölyelerine uygun modern binalar yapıp, küçük konfeksiyon işletmelerine satılmasını ya da kiralanmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Diğer yandan İHKİB’in 2013 yılında Şanlıurfa İkinci Organize Bölgesi yönetimi işbirliği ile başlatılan HOSAB Projesi’ne değinen Mustafa Gültepe, hazır giyim ve konfeksiyon alanında yatırım teşvik programından yararlanılarak firmalar arasında ortaklık anlayışıyla rekabet sağlamak üzere bir kümelenme modeli oluşturulduğunu, yatırım yapmak isteyen firmalar için mimarlık ofisi ile anlaşılarak geliştirilmiş standartlarda ve teknik yapıda bütünlük sağlayacak projeler hazırlandığını hatırlattı.
Projenin en önemli ayağından birinin bölgesel istihdamı desteklemek olduğuna vurgu yapan Mustafa Gültepe, Şanlıurfa İkinci Organize Bölgesi yönetimi ile imzalanan protokol ile İHKİB tarafından 3 bin kişilik istihdam taahhüt edilirken sektöre de 350 bin metrekare alanın tahsis edildiği bilgisini verdi. Gültepe, “Böylece yatırım alanları haricinde küme koordinasyon merkezi ve sosyal alanları ile birlikte sektör özelinde ülkenin ilk kümelenme modeli oldu” ifadelerini kullandı.