118 yıllık geçmişiyle mücevher sektörünün köklü ve öncü markası olan ve dört
nesildir pırlantanın sonsuz ışığından aldığı ilhamı aşkla, sanatla, ustalıkla
birleştirerek fark yaratan Ariş Pırlanta, 12 Haziran 2024 günü Feriye
Rıhtım’da “Ariş ile 1906’dan Bugüne Evet” konsepti ile bir cemiyet ve basın
toplantısı gerçekleştirdi.
Sanat ve cemiyet dünyasından ünlü isimlerin de katıldığı, Ariş Yönetim Kurulu
Başkanı Kerim Güzeliş ve Ariş Satış - Pazarlama Direktörü Eda Güzeliş’in
evsahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda, asırlık düğünlerin hikayeleri ve nesiller
boyu düğün takıları ilginç ve keyifli etkinlikler eşliğinde paylaşıldı. Toplantıda yılın
genel değerlendirmesi ve gelecek yıl ile ilgili öngörüler, mücevherde trendler ve
moda, Ariş Pırlanta tasarım ve koleksiyonları, ‘Zamansızlık’ ve ‘Sürdürülebilirlik’
kavramları da paylaşıldı.
Sektörde Tescilli İlk 100 Yıllık Marka
Kuyum sektöründeki yolculuğu 1900’lü yılların başına uzanan ve 100 yıllık bir
marka olduğu Yüz Yıllık Markalar Derneği’ne yapılan başvuru çerçevesinde resmi
olarak tescillenen Ariş Pırlanta bu etkinlikte, insan hayatlarını birleştiren ve
toplumlar için çok değerli olan düğünleri ve bu düğünlere eşlik eden takıları ele
aldı.
Türkiye’de sayısı çok az olan bir kategoride yer alan Ariş Pırlanta, sektörde de
yüzyılı devirmiş olan ilk ve tek tescilli firma. Bir asırdan fazla bir zaman önce
Mardin’in kültürel zenginliğinden güç alarak doğan Ariş Pırlantanın bugün dünya
markası olma hedefine emin adımlarla ilerlediğini belirten Ariş Yönetim Kurulu
Başkanı Kerim Güzeliş, 2030 yılına kadar dünyaca bilinen bir marka olmayı
hedeflediklerini belirtti. Güzeliş sözlerine şunları ekledi: ‘’Köklü markaların kendi
itibarlarının yanı sıra bulundukları ülkenin de marka değerine ve itibarına değer
katarlar. Marka olarak başarılı olmak yanında ülkemize de değer katmak ana
misyonlarımızdan birisidir. Yüzyıl öncesine imza atmış bir marka olarak yüzyıl
sonrasını da düşünüyor, hayal ediyor ve planlıyoruz. İnancımız odur ki markamız,
gelecek yüzyılda da geçmişinden aldığı gücü çağın gerektirdiği yeniliklerle
birleştirerek başarıyla varolacak ve ülkemize de değer katmaya devam
edecektir.’’
Piyasalar hareketlenmesiyle dolar bazında yüzde otuzluk artış
Geçtiğimiz yıl deprem dolayısıyla yaklaşık 3-4 aylık bir süreçte durağanlaşma,
daralma yaşandığını belirten Kerim Güzeliş geçen yıl ertelenen alımların bu yıl
başladığını ve piyasalardaki genel hareketlenme sebebiyle dolar bazında yüzde
30’luk bir performans artışı olduğunu belirtti. Geçen yılın durağanlığındaki sakin
modu değerlendirerek koleksiyon, dijital yapılanma, mevcut mağazaların yeni
konsepte dönüştürülmesi, büyütülmesi gibi altyapı hazırlıkları yaptıklarını belirten
Güzeliş, bunun bir yansıması olarak Yılbaşı, Sevgililer Günü, Anneler Günü gibi
dönemleri Türk Lirası bazında yüzde 80’e yakın bir artışla geçirdiklerini söyledi.
Hedef 25 mağaza, 10 bayii, 100’ü aşkın satış noktasına ulaşmak
Ariş Pırlanta’nın 2024 – 2025 hedefleri arasında iç piyasada planlanan
lokasyonlarda 25 mağaza, 10 bayii, 100’ü aşkın satış noktasına ulaşmak
var. Yurtdışı hedefi ise 3 mağaza, 7 bayii, 20-25 satış noktasına ulaşmak. Kerim
Güzeliş konuyla ilgili şunları söyledi: ‘’Dünyada dijital dönüşümün hızlandığı,
ekonomik düzenin, şirketlerin, iş yapma modellerinin online dönüşüme hizmet
edecek şekilde evrildiğini görüyoruz. Pandemi, yaşamlarımızda, çalışma
hayatımızda kalıcı değişikliklere neden oldu. Tüketici davranışlarında ve iş
süreçlerinde değişim trendlerini hızlandırdı. Dijitalleşme artarak devam edecek.
Her şeyden önce buna yönelik çalışmaların devam etmesi hızlandırılması
gerekiyor. Şirket olarak uzun yıllara dayanan deneyimimizi vizyoner bir bakış
açısıyla harmanlayarak yenilikçi bir yaklaşımı esas alıyoruz. Dolayısıyla geleceğe
yönelik planlarımızda dijitalleşme, sürdürülebilirlik, verimlilik, çevre duyarlılığı gibi
başlıklar ilk sıralarda yer alıyor. Dijitalleşme yatırımlarımızı hemen hemen
pandemi döneminden bu yana kademeli bir şekilde zaten artırıyorduk ve
önümüzdeki iki yıl içinde yüzde 50 oranında artırmayı planlıyoruz.’’
Nihai hedef yurt dışı markası olmak
Ariş Pırlanta olarak tüm marka yolculuğumuzun nihai hedefi dünya markası olmak
diyen Güzeliş bunu 2030 yılına kadar gerçekleştirmeyi planladıklarını belirtti.
Güzeliş sözlerine şu şekilde devam etti: ‘Dünyada üst segment mücevherciler ile
alt segment kuyumcular arasında orta segmentte, birçok ülkede boşluk var.
Girmeyi planlandığımız pazarlar, yoğunluklu olarak bu pazarlar. Orta segmentte
kaliteli ürün, iyi hizmet ile konumlanmak istiyoruz. Yurtdışında yatırım
yapacağımız hedef pazarları, önden çok iyi analiz ederek adım adım ilerliyoruz.
Ariş dünya markası olma vizyonu kapsamında, çok hızlı ve yanlış adımlar
atmaktansa, yavaş ama sağlam adımlarla ilerlemeyi tercih ediyoruz. Hem yurt
içinde hem de yurtdışında doğrudan yatırımlı perakende ağımızı güçlendirmeye
devam ediyoruz. Yurtdışında başta ilk yurtdışı mağazamızı açtığımız Almanya
olmak üzere mağaza ve satış noktalarımızı, Hollanda ve Avusturya’da da mevcut
satış noktalarımız ve bayilerimizi arttırmak hedeflerimiz arasında. Bulunduğumuz
yerlerde genişlemek, farklı ülkelerde bulunmak gibi hedeflerimiz var. Almanya’da
bir mağaza daha ve Hollanda, Romanya gibi Avrupa ülkelerinde mağazalar
açmak planlarımız arasında. Satış noktalarını artırma çalışmalarımız, Avrupa’da
(Almanya, Hollanda, Avusturya, Romanya vb) şubeleşme planlarımız devam
etmekte. Hazırlık çalışmalarımız, araştırma süreçlerimiz devam ediyor.
Önümüzdeki dönemde ikincil hedef bölgemiz olan Amerika pazarı için
çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. Erbil’de 2022 yılında açtığımız mağazamız
memnuniyet yarattı, ikinci ve hatta üçüncü mağaza için görüşmeler var’’.
Türkiye kuyumculuk alanında dünyanın en büyük 5 pazarından birisi
Kerim Güzeliş sözlerine şöyle devam etti: ‘’Kuyumculuk dünyanın en eski
mesleklerinden biri ve yaşadığımız topraklarda 6 bin yıllık bir tarihe sahip. Türk
Kuyumculuk sektörü gerek köklü tarihi gerekse üretim konusunda stratejik bir
değere sahip, dünyanın en büyük 5 pazarından biri. Üretimde Çin, Hindistan ve İtalya ile birlikte ilk dört arasında. Sektörümüzün özellikle son 15-20 yılda önemli
yol kat ettiği muhakkak. Gelinen nokta iyi ancak elbette daha yapılması gereken
şeyler var. Güçlü ve zengin kültürel mirasımız, ustalığımız, bunlar hepsi bizim
avantajlarımız. Bu avantajları daha etkin bir şekilde kullanmalıyız. Gelinen nokta
iyi ancak elbette daha yapılması gereken şeyler var. Sektörümüzün tüm
avantajlarını daha etkin bir şekilde kullanabilmek adına sektörel kurumların,
elbette firmaların etkin çalışmalar yapması gerekir. Sektör olarak üzerimize
düşen güçlü yanlarımızı geliştirmektir.
Altın ithalatındaki kota sebebiyle mücevher ihracatçısı altına dünya
piyasalarına oranla 3-5 bin dolar daha pahalı ulaşır hale geldi. Müşteriler
de Dubai, Çin, İtalya’ya yönelişler oldu. İhracat gelirinin yüzde 40 kaybı -ki şimdi
yüzde 30 oldu- bir direnç var ihracatla ilgili. En kısa zamanda gerekli
düzenlemelerle normal düzene dönebilirsek daha iyi olacağına inanıyorum’’.
Farkedilen tasarımlı ve makul fiyatlı ürünler rağbette
Müşteriler minimal, şık, fark edilen tasarımlı ve aynı zamanda makul fiyatlı
ürünlere rağbet ederken hikayesi olan, anlam taşıyan ve hatta kişiselleştirilebilen
mücevher, takı arayışı da gündemde. Asıl alıcı her ne kadar erkek olsa da son
yıllarda mücevher alışverişi söz konusu olduğunda kadın istihdamı ve gelirindeki
artışın tüketime yansımaya başlaması da önemli.
Özellikle pandemi dönemi sonrası insanların sadece özel günlerde değil,
kendilerini değerli hissetme, özel olduğunu hatırlama, kendini şımartma
içgüdüsüyle alışveriş ediyor olması satın alma davranışlarını da oldukça
değiştirdi.
Ariş Satış ve Pazarlama Direktörü Eda Güzeliş ise şunları söyledi: ‘’118 yıldır
ve 4 kuşaktır devam eden başarılarımızla, Türk mücevher sektörüne ‘ilk’lere imza
atarak yön veren Ariş Pırlanta’nın sektörün en köklü kuruluşlarından birisi
olmasından dolayı çok mutluyuz. Bazı markaların bir yaşam döngüsü vardır ve
canlılar gibi yaşlanır. Bazı markalar zamansızdır ve asla ölmez, yeniden doğar
veya yeniden keşfedilir. Ariş olarak bir asrı geçen tarihimize bakıldığında
üzerimizdeki değerli mirası taşıyarak her zaman yeniden doğduk, yeniden
keşfedildik. Bu markamızın DNA’sında var, markamızın geçmişine baktığımızda
hep ilklere imza attığımızı görüyoruz. Tarih boyunca taşıdığımız değerlere,
tasarımlara, geleneklere, kültüre paralel ve tutarlı şekilde ilerledik ve bunları hem
kurumsal kültürümüze hem de tasarımlarımıza yansıttık. Ancak şunu da hiçbir
zaman unutmadık: Geleceğe hazırlık yenilik ile gerçekleşir. 118 yıllık bir marka
olmamızdan kaynaklı geçmiş değerlere verdiğimiz önemle birlikte günümüz ve
gelecek gelişim alanları bizim için her zaman önemli olmuştur. Uzun yıllar
mücevher ile özdeşleşmiş olan markamızı geleceğe taşımak için kapsamlı
araştırmalara yer veriyoruz. Dijitalleşme, teknolojik gelişim ve Arge çalışmalarımız
her zaman işimizin odağında. Gelecek kuşaklar ve bütün ekibimiz bu kültür ile
işini yapıyor ve her zaman gelişime açık olarak ilerliyor. Geçmiş ile geleceğin
entegrasyonundaki başarımız bizi zamansız kılıyor.’’
Gelin takılarında son 10 yıl hakkında bilgi veren Eda Güzeliş, gelin
mücevherlerinin son yüz yılda toplumun ve moda trendlerinin değişmesine paralel
olarak önemli değişimler geçirdiğini belirtti ve bu dönemde gelin
mücevherlerindeki bazı belirgin değişikliklerden ve evlilik mücevherlerinde 2024
trendlerinden bahsetti. Toplantı Eğitmen ve Araştırmacı Yazar Meltem Reyhan’ın ‘’Düğün
Ritülleri’’ başlıklı keyifli sohbetiyle sona erdi.