ANALİSTLER MEDYUM DEĞİL
Temel analizleriniz yüzde 100 doğru olsa da ya da teknik analizlerinizdeki tüm göstergeler yüzde 100 geçerli olsa da piyasadaki fiyatlar her zaman temel analizleri ve teknik analizlerin gösterdiği yolu izlemezler. Bu göstergelerin hiçbiri sihirli küre değildir, finansçılarda birer medyum değildirler. Eğer öyle olsaydı finansçılar dünyanın en zengin insanları olurlardı. Eğer eşinizden, dostunuzdan duyduğunuz haberlere göre borsada hisse alıyor ya da sosyal medyada okuduğunuz tüyolara inanarak borsadan kısa zamanda zengin olacağınız hayaline kapılıyorsanız, ayrıca temel ve teknik analizlerin ne olduğu hakkında hiçbir fikriniz yoksa, evet borsa sizin için bir kumardır. Bunun yerine size tavsiyem rulet masasında kırmızı ya da siyah karesine oynamanız olacaktır. Bu sayede en azından yüzde 48,6 kazanma şansınız vardır diyebilirim.
Borsalar dayanağı olmayan tüyolara göre şansınızı deneyebileceğiniz bir rulet tahtası değildir. Amaç olarak borsalar uzun vadeli finansal yatırım araçlarının el değiştirdiği piyasalardır ve ekonominin olduğu gibi borsada kazanan başarılı bir yatırımcı olabilmenin de bazı kuralları vardır. Bunlardan en önemlisi elbette ki borsanın işleyişi hakkında bilgi sahibi olmaktır. Bilgi olmaksanız yapılan kısa vadeli yatırımların büyük çoğunluğu hüsrandır.
2018’de yayınladığım bilimsel bir çalışmama göre Amerikalılar yatırım yaptıkları hisse senedinin çoğu kez adını bile bilmeden profesyonel finansal analizlere göre yatırım yaparken, Türkler ise çoğunlukla bu finansal analizlerden haberi bile olmadan sosyal medyadaki söylentilere veya başkalarının tavsiyeleri üzerine yatırım yapmayı tercih ediyor.
Peki yatırım yapılacak bir hisse senedi hakkında nasıl bilgi sahibi olunur? Bunun için öncelikle bilgi sahibi olunacak hisse senedi ile ilgili temel ve teknik analizler yapılır ve bunlardan çıkan analizlere göre de o hisse senedinin yatırım yapmak için uygun olup olmadığına objektif ve rasyonel olarak karar verilir.
Temel ve teknik analizler nedir?
Temel analizler piyasanın içinde bulunduğu konjonktüre, siyasi gelişmelere, şirketin içinde bulunduğu ekonomik duruma, bilançosunun rasyonel analizlerine, kamuya açıkladığı haberlere kadar çok geniş bir çerçeveyi kapsar. Örnek olarak, merkez bankalarının piyasa faiz oranlarını düşürme kararı, borsada fiyatların yükseleceği beklentisini oluşturur. Veyahut şirketlerin bilançolarında kâr açıklama beklentisi hisse senedinin birim fiyatlarında yükseliş beklentisine yol açar. Ülkenin bir savaşa girme veya siyasi bir huzursuzluk beklentisinin ise hisse senetleri üzerinde negatif etki yaratması beklenir. Yatırımcılar bütün ekonomik koşulları bunun gibi temel analizler çerçevesinde değerlendirdikten sonra hisse senedine yatırım yapıp yapmayacaklarına karar verirler.
Teknik analiz nedir?
Teknik analizler, geçmişteki fiyat hareketleri üzerinden yapılan istatiksel hesaplamalar ile gelecekteki fiyat hareketlerinin tahmin edilebilmesi için yapılan analizlerdir. Örnek olarak hissenin şu anki fiyatının son 5 günlük fiyat ortalamaların altında kalması hisse senedinin fiyatının ucuzladığı, hissenin son fiyat hareketinin bu ortalamayı aşağıdan yukarıya doğru kırarak yükselmesi de hisse senedinin yükselme eğiliminde olduğunun göstergesidir.
Başka bir bilinen teknik analizindikatörü göreceli güç indeksidir (RSI). Burada ise hisse senedinin yüksek olan kapanış fiyatlarının ortalaması düşük olan kapanış fiyatlarının ortalamasına bölünerek göreceli güç elde edilir. Bu orana göre hisse senedinde çok fazla alım olduğunda RSI hisse senedinin fiyatının çok şiştiğini ve ilerde düşüş hareketinin başlayacağını erkenden yatırımcıya gösterir.
Ya da bir başka indikatör olarak hisse senedinin fiyatları yükseldiğinde işlem hacimleri yükselmiyorsa buradaki fiyat hareketlerinin yapay olduğunu hisse senedinin birkaç yatırımcı tarafından manipüle ediliyor olabileceğini, yatırımın riskli olduğunu bize Hacim (Volume) indikatörü göstermektedir.
Temel analiz sihirli küre değil!
Diğer taraftan (on theotherhand), her ne kadar temel analizleriniz yüzde 100 doğru olsa da ya da teknik analizlerinizdeki tüm göstergeler yüzde 100 geçerli olsa da piyasadaki fiyatlar her zaman temel analizleri ve teknik analizlerin gösterdiği yolu izlemezler. Bu göstergelerin hiçbiri sihirli küre değildir, finansçılarda birer medyum değildirler. Eğer öyle olsaydı finansçılar dünyanın en zengin insanları olurlardı. Buradaki amaç temel ve teknik analiz sayesinde borsadaki kazanma olasılığınızı artırmak, borsayı kumar olmaktan uzaklaştırmaktır. Hatta Amerika Birleşik Devletleri’nin 33. Başkanı Harry S. Truman’ın bütün ekonomistlerin “on theotherhand” (bir elden şöyle) bir yandan böyle diğer yandan şöyle şeklinde olasılıklı ihtimaller üzerine konuşmasından sonra (“Give me a one-handed Economist. Allmyeconomists say 'on hand...', then 'but on theother...”) “Bana tek elli bir ekonomist bulun” diye ünlü bir söylemi vardır. Yüksek getirinin olduğu her yerde elbette ki yüksek de risk vardır. Kısacı temel ve teknik analizden elde edeceğiniz bilginiz size yüzde 100 kazanma getirisi sağlamayacak olsa da riskinizi minimize etme, kârınızı da maksimize ihtimalini artıracaktır.
Piyasalar seçimi bekliyor
Piyasalardaki son duruma bakacak olursak; sokaktaki vatandaş ve piyasalar seçim ekonomisine girmiş durumda. Herkes seçimden sonraki süreci merak ediyor ve piyasada ağırlıklı olarak bekle gör mantalitesi hâkim. Endeks Şubat ayı başından beri ki 101 bin ile 105 bin bandı arasında gidip geldiği seçim ekonomisi trendine uyarak dar koridordaki yatay seyrini korumaya devam ediyor
Dolar TL’ deki son durum ise Aralık 2018 ayından beri 5,16 ile 5,50 arasında sıkışıp kaldığı dar bantta gidip gelmeler yaşamaya devam ediyor.
Seçimden sonraki süreçte enflasyon ve büyüme rakamları çok önemli. Ekonomideki pivot değişkenler seçimden sonra Türkiye’nin ekonomisi üzerinde etki etmeye devam edecek.
Dr. Gerçek ÖZPARLAK