Bochum Savcılığı, Alman şirketi ThyssenKrupp ile İsrail ordusu arasında imzalanan denizaltı ve savaş gemisi satış anlaşmasına yolsuzluk ve rüşvet karışmış olma ihitmaline karşı soruşturma başlattı.

Anlaşmaya göre ThyssenKrupp şirketi İsrail ordusu için üç adet "Dolphin" sınıfı denizaltı ve dört korvet gemisi üretecek. Söz konusu anlaşma Temmuz 2017'de Alman hükümeti tarafından onaylanmıştı.

İki milyar dolarlık anlaşmanınn perde arkasında yaşananları soruşturan savcılar, ismi ülkesinde yolsuzluk soruşturmalarına karışan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun çevresindeki isimleri de mercek altına aldı. Ancak Netanyahu'nun ismi söz konusu soruşturma kapsamında doğrudan geçmiyor.

Bochum Savcılığı soruşturmanın ayrıntılarına ilişkin bilgi vermezken, uluslararası medyada çıkan haberler üzerine harekete geçtiklerini belirtmekle yetindi.

 

İsrail'deki soruşturma üzerine başladı

 

Denizaltı ve korvet anlaşmasının İsrail tarafındaki isimlerin rüşvete karıştıkları ve kara para akladıkları şüphesi barındıran İsrail polisi, son iki yıldır konu hakkında benzer bir soruşturma yürütüyor.

 

Bu doğrultuda Netanyahu'nun aile avukatı David Shimron da rüşvet suçlaması yöneltilen altı isimden biri. Shimron aynı zamanda ThyssenKrupp adına İsrail'de faaliyet gösteren Michael Ganor'un da avukatı.

 

Rüşvet verdiği suçlamalarından dolayı halihazırda cezaevinde tutulan Ganor cezasının azaltılması için bilgi karşılığı tanık olmayı kabul etmiş, ancak geçen hafta ifadesini değiştirmişti. İsrail'de yayın yapan Haaretz gazetesinin haberine göre Ganor rüşvet iddialarını reddetti.

 

ThyssenKrupp'tan açıklama

 

Almanya'da başlatılan soruşturma ile ilgili olarak ThyssenKrupp şirketinden bir temsilci Deutsche Welle'ye açıklamada bulundu.

 

Yürütülen soruşturma kapsamında şirketin isminin geçmediğini belirten temsilci, İsrail'deki soruşturma başlatıldığı zaman Ganor ile iplerini kopardıklarını ve şirket içinde yürütülen soruşturmada da herhangi bir yolsuzluğa rastlamadıklarını hatırlattı.

 

Netanyahu faydalandı mı?

 

İsrail'deki tartışmalara göre ise ismi doğrudan söz konusu yolsuzluk iddialarına karışmasa da, Başbakan Netanyahu anlaşmadan çıkar sağlamış olabilir.

 

İsrail'de yayın yapan Channel 13 televizyonunun iddiasına göre Netanyahu 2007 yılında kuzeni tarafından yönetilen ABD şirketi Seadrift Coke hisseleri satın aldı. Bu şirket daha sonra çelik üreticisi ve ThyssenKrupp'a tedarikte bulunan GrafTech International isimli başka bir şirkete devredildi. Ancak Netanyahu hisselerini Başbakan olduktan bir yıl sonra, 2010'da kuzenine sattığını söyledi.

 

Yine İsrail'de yayın yapan Channel 10 televizyonununiddiasına göre ise Alman şirketi ve İsrail ordusu arasındaki anlaşma 2017 yılında gündeme geldiğinde Netanyahu'nun avukatı Shimron, İsrail Savunma Bakanlığı'ndaki yetkililerle görüşerek ihalenin ThyssenKrupp şirketine verilmesi yönünde telkinde bulundu.

 

Daha sonra ise Netanyahu ve Milli Güvenlik Konseyi ihalenin ThyssenKrupp'a verilmesi girişiminde bulundu. Bu iddia ise Netanyahu ve Shimron tarafından reddedildi.