Toplamda çeşitli suçlardan hüküm giymiş 28 Afgan vatandaşı ülkeden gönderildi.

Bu sınır dışı kararından bir hafta önce Solingen’deki bir sokak festivalinde toplu bıçaklama olayı yaşanmış, üç kişi öldürülmüştü.

Saldırıyı gerçekleştiren kişinin 26 yaşındaki bir Suriyeli mülteci olduğunun ortaya çıkması sonrası, ülkede göçmenler konusu yeniden tartışılmaya başlandı.

Bu tartışma devam ederken Cuma günü sabah saatlerinde Leipzig'den kalkan uçak, Kabil’e doğru hareket etti.

Sınır dışı kararlarıyla ilgili konuşan hükümet sözcüsü Steffen Hebestreit, “Hepsi Afgan uyrukluydu ve haklarında sınır dışı emri çıkarılan hükümlü suçlulardı” açıklamasını yaptı.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz Mayıs ayında Mannheim'da bir polis memurunun öldürüldüğü bıçaklı saldırının ardından Afgan ve Suriyelilerin sınır dışı edilmesine izin verileceğini söylemişti.

Bu saldırıyla ilgili 25 yaşında bir Afgan erkek tutuklanmıştı.

Geçen hafta üç kişinin öldürüldüğü, sekiz kişinin de yaralandığı saldırı ile ilgili de 26 yaşındaki bir Suriye kökenli erkeğin IŞİD ile bağlantısı araştırılıyor.

IŞİD, Solingen saldırısının sorumluluğunu üstlenmiş ve saldırıdan bir gün sonra şüpheliyi gösterdiği iddia edilen bir video yayımlamıştı. Bu videodaki kişi maskeliydi.

Alman medyası, İsa isimli bu erkeğin geçen sene Bulgaristan’a sınır dışı edilmesi kararının “bulunamaması” nedeniyle uygulanamadığını bildiriyor.

Bu saldırısı sonrası Solingen’e giden Başbakan Scholz "Almanya'da kalmaması gerekenlerin sınır dışı edilmesini" sağlamak için elinden gelen her şeyi yapacağını söyledi.

Hangi önlemler açıklandı?

İktidar koalisyonunu oluşturan üç parti, Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve Liberal FDP, Solingen saldırısına yanıt olarak çok kapsamlı önlemler alacaklarını duyurdu.

Buna göre festival, maç ve pazar yerleri gibi toplu etkinliklerde ile toplu taşıma araçlarında bıçak taşımak yasaklanıyor.

Bıçaklı saldırı suçundan hapis cezasıyla karşı karşıya olanların hızlı bir şekilde sınır dışı edileceği kaydediliyor.

Haklarında sınır dışı kararı çıkarılan yabancıların ülkeden gönderilmesinin de hızlandırılacağı açıklandı.

Bu önlemlerle birlikte radikal İslamcı akımlara karşı bir polis gücünün kurulması da önerildi. Şüphelilerin tespiti için biometrik yüz tanıma kullanılacağı da kaydedildi.

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, başka bir Avrupa Birliği ülkesinde daha önce kayıt yaptırmış olan sığınmacıların da sosyal yardım haklarını kaybedeceklerini duyurdu.

Batıdaki Düsseldorf şehrinde gözaltında tutulan bir şüpheli Almanya'dan sığınma talebinde bulunmuştu ancak AB topraklarına ilk kez Bulgaristan'da bastığı için bu talebi reddedildi.

Ülkenin doğusunda seçimler

Alman hükümetinin önlem paketi, ülkenin doğusunda Pazar günü yapılacak seçimler öncesi açıklanması ile de tartışılıyor.

Pazar günü Thüringen ve Saksonya'daki yapılacak seçimler öncesi yapılan anketler, hükümeti oluşturan üç partiyi yüzde 10’un altında gösteriyor.

Ülkenin doğusunda aşırı sağcı Almanya için Alternatif partisi birkaç seçimdir yüksek oy alıyor.

Thüringen'de, aşırı sağcı AfD'nin, Hristiyan Demokratlar’ın önünde birinci olması bekleniyor, Saksonya'da ise kamuoyu yoklamaları iki partiyi birbirine yakın gösteriyor.

Yüksek oy oranına karşın, göçmen karşıtlığı ile bilinen AfD’nin bu eyaletlerin yönetimini almasına zor bakılıyor. Çünkü başka hiçbir grup AfD ile eyalet meclislerinde çoğunluk için işbirliği yapmak istemiyor.